Bölümle alakasız ama bu fanarta çok aşık oldum biri çabuk yazsın bunu ÇABUK
@/astrobob6 -TwitterShouto, şu anki haliyle araba kullanmasına asla izin verilmemesi gereken Katsuki'yi yanındaki koltuğa itmiş, İzukuyla Ochako arkaya yerleştikden sonra arabayı çalıştırmış ve neredeyse anayola varmıştı, fakat Ochako hâlâ "Kirishima'ya inanamıyorum ya!" diye söylenmeye devam ediyordu.
"Uraraka-san, Bakugou bugün yeterince yoruldu bence, sakin olur musun?" diye homurdandı, bir kavşağa girdiğinden nazikçe sağa sinyal verirken. Şoförüne eve dönmesini, arkadaşlarıyla gideceğini söylemişti, Katsuki'yi ne olur ne olmaz gözünün önünde tutmak istiyordu. İnsan ilişkilerinden pek anlayan biri olmayabilirdi fakat arkadaşı için en azından bunu yapabileceğini düşünmüştü. Sinirli Ochako ve şaşkın şaşkın oturan İzuku'ya bakınca doğru kararı verdiğini anlıyordu.
Uzun süredir araba kullanmamıştı, çünkü uzun süredir kişisel bir sebepten ve bir şoförü olmadan dışarı çıkmamıştı. Ama bütün kuralları hatırlıyor, hatta hepsine gereğinden fazla uyuyordu. Trafikte gelene geçene küfretmesi ve sürüşlerini eleştirmesiyle ünlü Katsuki'nin yola çıktıkları on dakikadan beri her şerit değiştirişinde sinyal veren kendisiyle hiç dalga geçmemiş olması ise ayrı bir endişe kaynağıydı.
Shouto kalabalığı ve yüksek sesleri o kadar da sevmezdi, fakat konserin başlarında eğlenmediğini söylese yalan olurdu. Ne var ki konser dönüşünde hepsi müzikten nasibini almış, arabanın radyosunu açmaya kimse cüret etmemişti. Açılmayan radyoya ve öldürücü bir sessizliğe bürünen Katsuki'ye rağmen arabayı gerici bir sessizlik kaplayamıyordu, çünkü Ochako, "Sakin makin olamam, Bakugou'ya söylediklerini duymadın mı? Hep böyledir o, her şey çok iyi, her şey çok güzel, hiçbir şey değişmesin, hiçbir şeye uğraşmayalım, olur mu öyle?" diye durmadan söylenmeye devam ediyordu.
O işin en başından beri Katsuki'nin yanındaydı, onların birlikte ne kadar eğlendiklerini, birbirlerine iyi geldiklerini görmüştü. Anlaşmazlığı aklı almıyordu. İzuku'nun da aklı almıyordu, ama onun sebebi farklıydı.
"Ben taa öpüştükleri kısımda koptum Ocha, ne zaman sevgili oldu bunlar- şey yani noluyo-" diye mırıldandı ama dedikleri Ochako'nun dağınık saçlarının altında kaybolmuş minik kulaklarının birinden girip öbüründen çıkıyordu.
"Hayır yani, herkes burda hayatıyla bir şeyler yapmaya çalışıyor. Jirou-chan çok ders çalışıyor, ben biraz para biriktirebilmek için götümü yırtıyorum, Bakugou babasının mirasını en iyi şekilde değerlendiriyor; ama Kirishima hazretlerine hayatını iyileştirebilmek için bir şeyler yapabileceğini kabul ettiremiyorsun ki!"
Shouto gözlerini yoldan ayırmak istemediğinden dikiz aynasından Ochako'ya bıkkın bir bakış attı, lakin konuşurken ellerini hışımla sağa sola sallayan kızın ruhu duymuyordu.
"Sonra Bakugou kuzum geliyor ona altın tabakta sunuyor, yok, aynı inat. Adam hayatının kötü olduğunu kabullenmiyor ki iyileştirmeye bir adım atsın."
"Ben nerden düştüm buraya ya." İzuku ayakkabılarını çıkarıp bacaklarını kendine çekti. Shouto'nun hız limitine ne kadar dikkat ettiğine bakarak yollarının uzun süreceğine kanaat getirmişti.
"Tamam yani Bakugou-kun'un dediği de yanlıştı ama altındaki iyi niyet çok belli! Şu herif ben tanıyalı ilk defa biri için bir şeyler yapmaya çalışmış, kör olmak lazım ne kadar çabaladığını görmemek için!"
"Oğlum olayların öncesinde de yoktum ki, ben niye bu sahnedeyim şu an?"
Ochako İzuku'nun karnına dirseğini geçirip "Ballı çöreğim çeneni kapamazsan ağzını burnunu kıracağım şimdi." diye hırladı. Katsuki'den hâlâ çıt çıkmıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İstasyon İnsanları
FanfictionSıkıcı ve monoton bir hayatın pençesine takılmış, zengin iş adamı Katsuki'nin hayatı, bir gün kullanmak zorunda kaldığı metro istasyonunda gördüğü ilginç bir sokak sanatçısının nezaketiyle tamamen değişir. Lüks ısıtıcılarla çevrelenmiş şaşalı evini...