ŞANS/8

159 20 5
                                    

Sabah gine alarm sesiyle uyandım. Nolur bi kere de öperek uyandırılsam. Kalktım ve aynanın karşısında kendime baktım. Beynim ezilmişti sanki. Boktan gözüküyordum. Makyajım dağılmıştı ve gözlerim kızarıktı. Üzerimdekilerden kurtulup siyah bir pantalon ve beyaz üstünde kocaman "THE PALE EMPEROR" yazan tişörtümü giydim. Direkt banyoya koştum ve yüzümü yıkadım. Dağılmış makyajımıda çıkarınca iyice rahatladım. Hafif bir makyaj yaptım. Mutfak gibi ayrılmış küçük bölüme geçtim, buzdolabını açtım ve kendime bir süt doldurdum. Sonra pastırma, ekmek, portakal suyu, yumurta ve bir kaç dometesi çıkartıp tezgaha koydum. Pastırmalı omlet yapıp tabağa yerleştirdim. Domatesleri doğrayıp tabağın kenarına düzgünce dizdim. Ekmekten üç dilim kesip onu da tabağın diğer köşesine nazikçe yerleştirdim ve portakal suyunun kapağını açıp kocaman bir bardağa içindekini boşalttım. Kendi sütümü de bir dikişte bitirdim, hazırladığım şeyleri masaya koydum. Sonra da Marilyn hazretlerini uyandırmak için rahat yatağın yanına gittim. Yanağına öpücük kondurdum. Ahh bu beni çok rahatlatmıştı. Gözlerini hafifçe araladı ve beni görünce içten bir şekilde gülümsedi. Kolumu tuttu ve hızlı bir hareketle beni yanına çekti.

"Günaydın" ses tonu harkuledeydi. Onun için çıldırıyordum ve onun gözlerine her baktığımda bunu daha fazla hissediyordum.

"Sana da" gülümsemeye çalıştım. Yanağımı okşadı. İstemsizde titredim. Bana her dokunduğunda bütün hücrelerimin dans ettiğini hissedebiliyordum. Yataktan kalktım ve kolunu çekerek onu da kaldırmaya çalıştım (ve tabii ki başarısız oldum)

"Kalk hadi kahvaltın hazır" bu sefer daha da içtenlikle gülümsedi.

"Hemen kalkıyorum" berbat gözüküyordu. Onun da makyajı akmıştı ve kıyafetleri buruşmuştu. Umrunda bile olduğunu sanmıyorum. Yavaş hareketlerle masaya gitti ve kahvaltıyı görünce (yine) gülümsedi.

"Muhteşem gözüküyor."

"Biliyorum"

"Sen yemeyecek misin?"

"Bir bardak süt içtim bu bana yetti."

"Ah hiç sanmıyorum. Diyet falan mı yapıyorsun?" Sahte bir kahkaha attım.

"Saçmalıyorsun. Dün içkiyi biraz fazla kaçırdığım için midem yanıyor ve yemek yersem bu yanma daha fazla artacak." Bana aramızda en fazla 5-6 parmak mesafe kalana kadar yaklaştı.

"Eğer bu kahvaltıyı keyifli geçirmemi istiyorsan bana eşlik etmen gerek küçük kız." Senin keyifli zaman geçirmen için herşeyi yaparım mükemmel adam.

"Pekala"  kalktı ve bir tabak daha çıkardı. Onu durdurdum.

"Kahvaltını etmeye devam et"

"O zaman kendine doğru düzgün şeyler hazırla." Kafamı tamam anlamına gelecek şekilde salladım. Kendime de sıradan ama beni doyuracak kadar şeyler hazırladım ve onun yanına oturdum. Beraber kahvaltı ettik ve bu beni gerçekten çok mutlu etti.

"Çok lezzetliydi. Teşekkürler."

"Önemli değil. Her zaman" Ben mutfağı (veya mutfağa benzeyen girintiyi) toparlarken o da hazırlanıyordu. Yattığımız odaya girdiğimde saçlarının ıslak, 0 makyajlı ve üzerinde sadece bokserı olduğunu farkettim. O da bir yandan havluyla saçını kurulayıp diğer yandan tepkime bakıyordu. Bir elimi belime koyup vücudunu iyice süzdüm. Gözlerimle tecavüz ettim de denilebilir.

"Ee ne düşünüyorsun"

"Kilo aldığını" Kahkaha attı.

"Seksi olduğumu sende biliyorsun"

"Pff burda ben varken sen de kimsin?"

"İlk tanıştığımız gün bana aşık olduğunu söylüyordun"

ŞANSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin