ŞANS/29

247 28 28
                                    

Yatakta doğruldum, yanımda yatan Marilyn'e baktım. Esnedim ve banyonun kapısını açıp usulca içeri girdim. Saçlarım dağılmıştı, göz altlarım morarıktı. Gece çok geç uyumuştuk. Eve geldiğimizde arka arkaya 2-3 tane film izledik, öyle yattık. Göz altlarımı umursamadan saçlarımı taradım ve at kuyruğu yaptım. Aşağıya inip televizyonun karşısındaki koltuğa yayıldım, müzik kanalını açtım. Korn çalıyordu. Bütün kaslarımın gevşediğini hissettim. Yaklaşık on dakika sonra vücudumdaki bazı yerler kasılmaya başladı. Sanki bütün damarlarım patlıyordu, beynimdeki kıvrımlar hareket ediyordu. Titremeye başladım. Kokaine ihtiyacım vardı. Lanet olsun bu boktan şeylere neden başlamıştım ki? Hayatımın en büyük hatasıydı. Aceleyle çantamdaki küçük kutunun içindeki poşete koyduğum kokainleri mutfak masasının üstüne döktüm. Küçük parçalara bölünmüş pipetlerden birini aldım ve pipetin yardımıyla kokaini ciğerlerime doldurdum. Bittiğinde maddeyi çantama geri koydum. Koltuğa geri oturdum. Beynimin sızlamasının geçmesi için dua ediyordum. Derince bir nefes alıp kendime gelmeye çalıştım. Bir saat kadar yatıp uyuşturucunun etkisinin gitmesini bekledim. Marilyn'in ayak seslerini duyunca ayağa kalkıp mutfağa yöneldim.

"Günaydın bebeğim."

"Günaydın Marilyn. Kahvaltıda ne yemek istersin?" Beni kucağına aldı ve salona götürdü. Bir dakika. Siktir?! Kalan kokainleri temizlemeyi unutmuştum.

"Hemen geliyorum." Tezgahın üstündeki karbonata benzeyen tozu tek hareketle elime topladım.

"Ne yapıyorsun?"

"Hiç, hiç bir şey." Kalkıp yanıma geldi ve kollarını belime doladı. Sanki bana ilk defa sarılıyormuş gibi, kalp atışlarım hızlandı.

"Elindekini bana da gösterecek misin?"

"Elimde bir şey yok."

"O zaman avuç içini bana gösterebilirsin?" Kollarının arasından kurtulup ellerimi arkamda birleştirdim.

"Bunu yapmayacağım." Kaşlarını çattı.

"Ellerini aç." Kafamı olumsuz anlamda salladım. Arkasından dolanıp banyoya koştum ve kapıyı kilitledim. O da arkamdan koştu fakat bana yetişemedi. Kapıyı yumruklamaya başladı.

"Linda, kötü bir şey olduğundan şüpheleniyorum." Kokaini klozete atıp sifonu çektim.

"Imm ne olduğunu söyleyeceğim ama bana kızmayacaksın?"

"Bakarız."

"Söz verecek misin?"

"Kapıyı açacak mısın?" Kapıyı açtım ve boynuna sarıldım. Nefesimi boynuna üfledim.

"Linda! Konuyu değiştirmeye çalışma."

"Saçını kesmiştim." 2 saniye içinde bu kadar iyi bir yalan bulmak gerçekten kolay değildi.

"Neden bunu yaptın ve ne kadar kestin!"

"3-5 tutam bir şey işte."

"Peki neden?" Ona büyü yaptıracağımı falan düşünmemiştir diye umuyordum.

"Bilmem, bir nedeni yok. Artık yemek yiyebilir miyiz? Çok acıktım."

"Peki, yiyelim." Aslında aç değildim. Bu boğucu sorularla çok üstüme geldiği için böyle söylemiştim. Mutfağa geçip geniş tavayı çıkardım ve 3 yumurta kırdım. Sırtımda bir sıcaklık hissettim, Marilyn arkamdan sarılmış, kafasını omzuma yaslamıştı.

"Bugün babamla tanışmaya ne dersin?" Birden donup kaldım. Bir şey söyleyemedim.

"Bi-bilemiyorum ki. Yani açıkçası birazcık korkuyorum, ya beni sevmezse?" Saçımı öptü.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 28, 2015 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

ŞANSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin