Ondördüncü Bölüm

241 29 15
                                    

O an onun sözleri kulaklarımda çınlıyordu adeta. Bizi o şekilde gören komşular ayıplamaya kınayama başlamışlardı.

"Rezil kepazeler, hiç utanmıyor musunuz siz?"

"Cehennemde yanacaksınız, bunlar hiç aile terbiyesi almıyorlar mı?"

"Pü utanmazlar şunların haline bak"

Bizi o şekilde gören konu komşu laf etmeye başlamıştı. O an yerin dibine girmek istedim. Deren elimden tuttu ve dışarda bağırmaya başladı.

"Siz kendi halinize utanın cahil kadınlar" dedi ve beni evinin içine aldı.

İnsanların sözleri yüzünden utanmıştım. Deren omuzlarımdan tutup kendisine bakmamı sağladı.

"Bana bak güzelim. Tamam ikimizde bir birimizi seviyor olabiliriz ama eğer benimle bir ilişki içerisine gireceksen bu gibi durumlara maruz kalmaya katlanacaksın. Bizim ilişkimiz öyle herkes gibi normal karşılanmayacak. Yeri gelecek dışlayacaklar yeri gelecek kınayacaklar. Eğer bunları göze alıyorsan benim sevgilim ol. Yok yapamam ben diyorsan hiç başlamayalım" dedi ciddi bir şekilde.

Ben bu kız için her şeyi göze alırdım. Ellerini tuttum ve gözlerinin içine en derinlerine baktım.

"Senin için her şeyi yaparım. Her şeye katlanırım. Hem diğer insanların ne önemi var ki. Benim hayatımın anlamı sensin bundan sonra diğerleri umrumda değil" dedim.

Deren tekrardan yaklaştı ve dudaklarımı öptü.

"Seni hak edecek ne sevap işledim ben" diyerek kulağıma fısıldadı ve kulak mememi öptü.

Hani insanin ait olduğu yer olur ya işte benim ait olduğum yer Deren'in yanıydı. O an anladım, ben dünyaya Dereni sevmek için gelmiştim. Hayatımda ilk defa bu derece güçlü bir duygu yaşıyordum.

Benim yaşamım artık Derenden önce ve Derenden sonra diye ikiye ayrılmıştı. Gözleri nefesim dudakları ise benim kalbimdi.

Tek yaptığımız şey sadece sarılmaktı. Saatlerce bir birimize sarılıp oturmuştuk. Sanki ona dokunmak benim yıllardır beklediğim bir ilaç gibiydi. Onun sıcak elleri benim kalbimin atmasını sağlıyordu.

Ne o bir şey dedi ne ben sadece bir birimizin sevgisini hisler ile algılıyorduk.

Annesi bize gelip baktı ve ağlayıp yanımızdan gitti. İkimizde hiç bir tepki vermedik. Aniden ayağa kalktım.

"Saat kaç" dedim.

"Dokuz olmuş" dedi Deren.

"Ben gideyim annem ağzıma sıçacak" dedim endişe ile.

"Bekle yalnız gitme, berber gidelim" dedi.

Ona tamam dedikten sonra el ele bizi eve gelmiştik. Deren beni bıraktıktan sonra kendi evine gitti.

"Anne, anneannem ne dedi?"

"Beni dövdü terlikle" deyip güldüm.

"Şaka yapıyorsun" dedi Efsun endişe ile.

"Yok kız azıcık popişime vurdu sonra koşarak kaçtım. Anneannen kıyamazdı bana Efsuncum" dedim.

"Bende dövdü diyince çok şaşırdım çünkü anneannem hiç öyle bir kadın değil yani" dedi.

"Ee ama evden koşarak gidip geç kalınca kadın endişelendi. Hem o zamanlar telefon felan da o kadar yaygın değildi. Haliyle endişelendi" dedim. 

"Anne Deren'in annesi niye ağladı?"

"Kızının lezbiyen olmasından hiç memnun değildi. Hastalıklı olarak düşünüyordu. Ama engel olmaya da çalışmıyordu. Çünkü seviyordu Dereni. Beni de iyi bir dostu olarak görüyorlardı ama işte onların orda öpüşünce öyle olmadığımızı gördü. Bu yüzden güveni kırıldı" dedim.

"Kadına üzüldum bak şimdi" dedi Efsun.

"O zamanlar Deren'in aşkından hiç kimseyi önemsemiyordum" dedim.

"Sen çok aşık olmuşsun annem" dedi.

"O zamanlar çok aşıktım" dedim üzgünce.

"Sonra ne oldu peki?" dedi ince sesiyle.

~Bölümü beğendiyseniz yorum, oy ve beni takip ederseniz çok mutlu olurum. Hani okuduğunuzu en azından oy vererek bile belli etseniz benim yazma hevesim artar💙~

Mazi [Tamamlandı] (GxG)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin