1'4

291 32 0
                                    

Baekhyun kendisini papazın yanında durarak bekleyen Chanyeole hayranlıkla baktı. Beyaz takımı üstüne çok güzel oturmuştu. Eğer düğünde olmasalar orada yere yatar genç kız gibi çığlıklar atardı.

Sanki bir filmden fırlamış gibi gözüküyordu. Kendisi de siyah takımının içinde fena değildi ama Chanyeol bir dergi kapağı için çekim yapılıyormuş kadar güzeldi.

Başının dönmesini engellemeye çalışırken Chanyeolü ebediyen hayatına almak için babasının kolundan çıkıp Chanyeolün karşısına geçmişti.

Chanyeol hayatında hiç bu kadar gergin olmamıştı. Basın açıklamaları yapmıştı. Çok önemli kişilerle toplantılar yapmıştı. Ancak hep soğukkanlı kalmıştı. Ancak orada evlenmek için Baekhyunu beklerken daha önce hiç hissetmediği bir şekilde heyecanlanmıştı. Bacakları feci halde uyuşmuştu.

Baekhyun şahane gözüküyordu. Ona bakan her gözü kaşıkla yerinden oymak istemişti. Ya da Baekhyunu eve saklamak ve kendisiyle ölene dek evden çıkmadan yaşamayı.

Tören bittikten sonra Chanyeol yere devrilecekken onu Kris yakalamış ve bir sandalyeye oturmuştu. Baekhyun endişeyle onunla ilgilenmişti. O kendisine geldikten sonra kalkıp bir kaç önemli konuk ile konuşmaları gerekiyordu. Jongin de yanlarında durmuş kıs kıs gülüyordu. “Sen aramızdan ilk Chanyeol evlenecek dediğinde seninle hepimiz dalga geçmiştik Hyung.”. Kris anıları canlanınca gururla göğsünü kabarttı. “Ben sizin gibi salak olmadığım için çözmüştüm bu işi çünkü.”. Chanyeol ise çemkirmeye başlamıştı. “Benim o zaman bir ilişkim yoktu bile. İyi bir tahminde bulundun sadece sen.”. Baekhyun Chanyeolün arkadaşları ile şakalaştığını görünce kendi arkadaşlarının yanına gitmişti.

Jongdae, Minseok ve Luhan hasret giderdikleri için onlara yaklaşmamış, tek başına dikilip gergince etrafa bakan Sehunun yanına gitmişti. “Senin sorunun ne? Chanyeol ile evlendiğim için üzüldün mü?”. Sehun yüzünü ona çevirmiş yüzüne de üzgün bir gülümseme yerleştirmişti. “Hayır canım benim. Çok mutluyum evlendiğin için. Hatta eve gidince ağlayacağım büyük ihtimalle. Ama şöyle bir sorunum var.”.  Baekhyunu omzundan yakalayıp kendi yanına çekmiş ve Chanyeol ve arkadaşlarının olduğu tarafa çevirmişti. “Esmer olanı görüyor musun?.”.

“Jongin mi?”.

“Evet. O benim lisedeki sevgilim olan Jongin işte.”. Baekhyun biraz düşününce hatırlamış gibiydi. Üniversitede tanıştıkları zaman Sehun feci bir depresyonun içindeydi. Daha sonra öğrenmişlerdi ki sevgilisi onu terk etmişti. Yurt dışında okuyacaktı. “Evet bu bayağı önemli ama, en yakın arkadaşımın evlendiğim gün bu halde olmasını istemiyorum.”.

“Özür dilerim. Kötü hissediyorum sadece onu gördüğüm için.”. Baekhyun anlayışlı davranmak istemişti. Bu yüzden arkasını dönüp onun yüzünü kavradı ve yanağını okşadı. “Sorun yok. İstersen Jongini kovabilirim bile. Chanyeol canını bile vermeye hazır benim için. En yakın arkadaşını düğününden kovmak bir şey bile değil.”. Sehun bunu duyması ile birlikte gülmeye başlamıştı. “Teşekkür ederim Baekhyun. Ben Jongdae ve diğerlerinin yanına gideceğim. Umarım o da beni görmez.”.

Chanyeol Baekhyun geri dönünce ayağa kalkmış Baekhyunun girmesi için kolunu hafifçe kaldırmıştı. Baekhyun kendi kolunu onun koluna dolarken konuşmaya başladı. “Şimdi önemli konukları gezmemiz lazım.”.

“Tamam sevgilim. Biliyorum.”.

“Evlenmek çok zahmetliymiş. Şimdiden ölü gibiyim.”.

“Ben de yorgunum ama sonunda sen benim eşim olduğun için çok enerjitik hissediyorum ben.”.

“Ben hâlâ ayakta dururken sen oturup arkadaşlarınla takıldığın için olmasın o?”.

“Biraz o da olabilir.”.

Yavaşça Chanyeolün iş ortaklarından, Baekhyunun okulunda çalışan diğer profesörlere kadar herkesi gezmişlerdi. Arkadaşlarının yanına geri döndüklerinde Jonginin Sehun ile konuşmaya çalıştığını görmüşlerdi. Baekhyun henüz durumu eşine açıklamış değildi. Bu yüzden onu bir an çekip kulağına doğru “Jongin, Sehunun eski sevgilisiymiş.” Dedi kısaca.

“Lütfen benimle yeniden görüş, en azından bir geceliğine akşam yemeğine çıkalım.”. Jongin Sehuna yalvarıyor gibiydi. Sehun ise kafasını çevirmiş cevap vermeden duruyordu. “En azından biraz konuşalım. Kendimi açıklamama izin ver.”. Chanyeol yavaşça Jongine yaklaşıp onu geriye çekti. “Jongin düğünümde neden birisini rahatsız ediyorsun. Jongin gözlerini Sehundan çekip ona bakmıştı. Chanyeol dolu gözlerini görünce onu durdurmaktan neredeyse vazgeçiyordu. Ancak Sehun masadan kalkıp gidince bir karar vermesine gerek kalmamıştı. Jongin kendi köşesine kıvrılırken masadaki diğerleri, Jongdaeler, Kyungsoolar ve Kris, kaynaşmaya başlamıştı.

Baekhyun kollarını Chanyeolün boyununa sarmıştı. Chanyeol de belinden ona destek veriyordu. Alnını kısa olanın alnına yaslamıştı. “Bu gün sadece bizim mutluluğumuza odaklanmak istiyorum ama arkadaşlarımız bu haldeyken ne yapmalıyız bilmiyorum.”. Baekhyun onlar için çok üzülmüştü. Ama keşke daha önce karşılaşsalardı bu gün böyle olmasaydı diye düşünüyordu. “Bundan sonra seni her gün bir önceki günden daha da mutlu bir güne uyandıracağım o yüzden endişelenmene gerek yok birtanem.”.

Düğün bittikten sonra hayatlarının geri kalanını geçirecekleri eve gelmişlerdi. İki katlı ve onlar için biraz büyük olan bir evdi. Chanyeol Baekhyunun bahçesiyle uğraşmayı sevdiğini bildiği için arka bahçesi ferah olan bir ev istemişti. Ancak onun seçtiği evlerin mütevazi bir bahçesi değil devasa bir arazisi oluyordu. O yüzden ipleri Baekhyun eline almıştı. Sonuçta Chanyeol onu memnun etmek istiyordu.

Kapıdan girer girmez Chanyeol Baekhyunun rahatlaması için bu gün olanları boşverip sadece birbirlerine odaklanmaları gerektiğini söylemişti. Çok yoruldukları için üstlerini bile zar zor değiştirip kendilerini direkt yatağa atmışlardı. Uyumadan hemen önce sohbet ediyorlardı. “Keşke duş da alsaydık.” Diye yakınıyordu Baekhyun. Chanyeol ise ona sarılırken gülüyordu. “Her tarafım ağrıyor, yarın bana o güzel ellerinle mesaj yapsan güzel olur.”.

“Bütün günümü seninle ilgilenerek geçireceğim.”.

“Sadece kafamızı dinleriz değil mi?”.

“Evet bebeğim öyle yaparız.”.

Sabah uyandıklarında dün ağrımayan yerleri de ağrıyordu. Ancak beraber “sıcak” bir duş aldıktan sonra ikisi de rahatlamış gibiydi. Baekhyun salonun ortasında bornozu ile uzanmış bir şekilde Chanyeolün kahvaltıyı hazırlamasını bekliyordu.

Kahvaltı yerken bu gün için planlar yapmışlardı. Masayı toplarken de mutfakta oynaşmaya devam etmişlerdi. Oynaşmaları daha büyük bir şeye dönüşürken Chanyeol Baekhyunu yatak odalarına doğru taşımaya başlamıştı. Baekhyun evlenmenin bu kadar güzel bir şey olduğunu bilmiyordu. Chanyeol ile tanışmış olduğu için tanrıya şükretti.

Rus Mavisi 'ChanBaekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin