Rus Mavisi 'ChanBaek

1'0

Baekhyun gözlerini açtığında kendisini yabancı bir yatakta bulmuştu. Biraz gergin bir şekilde dikleşip etrafına bakmıştı. Evin kokusunun Chanyeol gibi olması ve yanında da Elisin, yani Chanyeolün uzanıyor olması ip uçlarını birleştirip onun evinde olduğu kanısına varmıştı.

Hâlâ kedi olmasından dolayı merakla saate bakmıştı. Biri yirmi üç geçiyordu. Yeniden bildiği Chanyeol olmasına pek kalmamıştı. Yataktan dikkatlice inip yatak odasından çıktı, koridordaki ışığı zar zor bularak açtı. Buraya ilk kez geldiği için oldukça heyecanlıydı aslında ama hem biraz uykulu olmasından hem de gece olduğu için ses çıkarmak istememesinden dolayı sakin davranıyordu.

Mutfağa ulaştığında etrafı biraz karıştırıp bardakları bulmuş ve kendisine su doldurmuştu. Su içtikten sonra ise uyumak yerine salona geçmeyi tercih etmişti. Salonda ki kitaplıkların birisinin aksiyon figürleri ile dolu olduğu görünce gülmesini tutamamıştı. Animelerden gözünün aşina olduğu bir kaç karaktere bakmış ardından daha üst raflarda dizili olan Marvel figürlerini incelemişti.

Biraz yan tarafta masa oyunu kutuları görmüştü. Biraz da onlara baktıktan sonra daha önce girmediği bir kapıya yaklaşıp açtı.  Ofis olduğunu anladığı bu oda evin diğer yerlerine göre oldukça renksiz ve sadeydi. Ancak bayağı da dağınıktı. Duvarda gördüğü saate gözleri kayan Baekhyun saatin biri elli iki geçtiğini görünce yeniden odaya dönmeye karar verdi.

Yatağa oturduğu sırada Chanyeol de uyanmıştı, bu yüzden onu kucağına alıp okşamaya başladı.

Ancak aniden onun altında kalıp ezilmek istemediği için kısa sürede geri bıraktı. Chanyeol yeniden insana döndüğü zaman kollarını Baekhyuna dolayıp onu kendisiyle beraber yatağa yatırdı. Baekhyun gülmeye başlayıp vücudunu ona çevirdi. "Evin çok güzelmiş ama keşke ben uyanıkken beni evine atsaydın, böyle pek olmadı sanki?". Chanyeol kapalı gözlerini hiç açmadan cevap verdi. "Sana sordum sen de karşı çıkmadın.".

"Uyuyordum ama.".

"Olsun.". Öyle sessizce yatmaya devam edince Baekhyun da ağırlaşan göz kapaklarını kapatıvermişti.

Sabah kalktığında hâlâ Chanyeolün kolları arasındaydı. Uzun olan hâlâ uyuyordu. Ancak o dikkatlice kollarından kurtulmaya çalışırken onu da kaldırmıştı.

"Günaydın Baekhyun.". Chanyeol kollarını sıkılaştırıp Baekhyunun kafasına bir kaç öpücük bıraktı. "Saat kaç?".

"Ben de şimdi uyandım ama kalksak iyi olur.". Küçük olan böyle diyince Chanyeol kollarını çözmüştü. Yataktan kalkan Baekhyun banyo olduğunu tahmin ettiği kapıyı açıp doğru bildiği içinden içinden sevinerek banyoya geçmişti. Bu sırada Chanyeol de kendine gelmiş ve saate bakmıştı. İşe gitmesine üç saat kadar vardı. Yataktan kalkıp banyonun kapısına yaklaştı. "Duş almak istersen benim bornozumu kullanabilirsin.". Ardından odadan çıkıp diğer banyoya gitmişti.

Baekhyun Chanyeolün söylediği üzerinde duş almış ve ferahlamış bir şekilde çıkmıştı. Bu gün dersi yoktu bu yüzden bütün gün boştu. Üstüne Chanyeole ait bir şeyler geçirmişti ancak neyin nerede olduğunu bilmediği için işi biraz sürmüştü. Odadan çıkıp adını seslendiğinde Chanyeol mutfaktan karşılık vermişti. Adımlarını oraya ilerleten Baekhyun karşılaştığı kahvaltı ile büyük bir şaşkınlık yaşamıştı. "Bunları hazırlayacak zamanı nereden buldun?." Arkası dönük olan Chanyeol ocaktaki krep ile ilgileniyordu. "Seni neden duş alman için teşvik ettim sanıyorsun.". Baekhyun bir sandalye çekip oturmuştu bu sırada Chanyeol de krepleri koyduğu tabağı alıp arkasına dönmüştü ve tabağı masaya koymuştu. Gözleri Bakehyunu bulunca onu baştan aşağı inceledi. Kendi kıyafetleri içinde çocuk gibi gözüküyordu ve saçları hâlâ ıslaktı. "Sen yemeye başlayabilirsin." diyerek kısa olanı yalnız bıraktı. Baekhyun onun dediğini dinlemiş ve karnını doyurmaya başlamıştı.

Chanyeol elinde bir havlı ile gelmiş ve Balehyuna arkadan yaklaşıp havlu ile saçlarının ıslaklığını almaya başlamıştı. Baekhyun bundan hoşnut olsa da böyle bir ilgiye alışkın olmadığı için heyecanlanmıştı. Tabii ki uzun olanın ondan bin kat daha heyecanlı olduğundan haberi yoktu.

İşi bitince Chanyeol havluyu götürmüş ve neredeyse doymak ğzeremolan Baekhyunun karşısına geçip kahvaltısını yapmaya başlamıştı.

Baekhyun son kez suyundan bir yudum almış ve arkasına yaslanıp Chanyeolü izlemeye başlamıştı.

Her yaptığının izlendiğini bir kaç dakika sonra fark eden Chanyeol anında kızarmıştı ve lokması boğazına takılmıştı. Anında öksürmeye başladı. Bakehyun hemen ona suyunu uzattı. "Teşekkürler.". Chanyeol bunun ardından biraz utanmış olacak ki hafiften somurtmaya başlamıştı. Bunu fark eden nişanlısı belki yüzü güler diye bir şeyler düşünmüştü, en sonunda karar verdiği şeyi söylediğinde Chanyeolün tekrar boğulacağını bilmiyordu.

" Biz evlenmeden ölsen kötü olurdu.".