Gece.

Gece yok.

Bir süre daha sohbetle karışık gülüşmelirimizden sonra uykunun bastırmasıyla içeri geçip kendimizi uykuya bıraktık. Daha doğrusu Serkan bıraktı, uyku yerine onları izlemek benim için daha dinlendiriciydi bir süre onları izledikten sonra uyudum.
"Hadi gezmeye çıkalım ben uyandım siz de uyanın anne babaa"
"Ya kime diyorum uyanır mısınız"
"Dünyanın ennnn güzel anne babası beni gezdirir misin"
"Yoksa kendim mi çıkayım istersiniz"
"Hmm size bir şaka yapma zamanı geldi o halde"
Yavaş yavaş gözlerimi açıp uyandım Serkan'a bakıp yanağından öptükten sonra Gece'yi öpmek için döndüğümde Gece'yi göremedim. Hemen fırlayıp balkona banyoya ve girebileceği her yere baktım.
"SERKAN"
"SERKAN UYAN"
"N'oluyor, ayrıca sana da günaydın sevgilim"
"Ne günaydını GECE YOK"
Serkan'da birden yataktan fırlayarak;
"Ne demek Gece yok Eda? Ne saçmalıyorsun haa anladım anne kız bana şaka- Hiç komik değ-"
"Değil Serkan şaka falan değil kalktım seni öptüm işte sonra Gece'yi öpmek için döndüm yoktu"
"Burda bir yerde olmasın"
"Sence bakmamış gibi mi duruyorum"
"Tamam gel aşağı falan soralım kameralara baktırırız hiç görmüşler mi"
"Tamam"
Aşağı indiğimizde Serkan durumu açıkladı ve müdürle kamera kayıtlarına bakmaya başladık hiçbir şey duymuyor görmüyordum sadece Gece.
"Eda telefonun çalıyor güzelim"
"Ne yapayım?"
"Aç Eda"
Telefonu aldığımda bilinmeyen bir numaranın aradığını gördüm ve açtım.
"Eda"
"Evet?"
"Attığımız konuma gelin istersen sözde sevgilinle kızınız özlemiş"
"NE"
"Eda n'oldu güzelim, ver şu telefonu bana"
Serkan elimden telefonu aldı ve;
"Ne oluyor?"
"Hah Serkan Bolat demek... Sözde sevgilin Eda'yla attığımız konuma gelmek istersiniz belki diye düşünmüştüm. Kızınız özlemiştir sizi hem Semiha hanım da özlemiş.
"NE, kızımı derhal bırakın! Onun tek bir kılına zarar gelirse size dünyayı dar ederim. Duyuyor musunuz beni!"
"Konuma gelin dedim"
Serkan telefonu kapayıp konuma baktı sonra telefonu elime verdi.
"Teşekkürler müdür bey, gel güzelim gidiyoruz."
Arabaya bindikten sonra konuma doğru gitmeye başladık, Serkan yaklaşık 120'yle gidiyordu ama bana sanki 5'le gidiyoruz gibi geliyordu. Muhtemelen ona da ne kadar hızlandığının farkında değildi.
"Eda iyi misin sen"
"Sence, o kadını öldürücem"
"Şş sakin. İstedikleri de sinirlenmen seni delirtmeleri falan. Onlara istediklerini verme"
"Ben kızıma sahip çıkamadım dünyanın en kötü annesiyim"
"Saçmalama bebeğim yok öyle bir şey. Sen uyurken olan bir şeye el kol geremezsin ki. Üzme kendini alacağız Gece'yi. Her neyse geldik gel."
Arabadan indiğimizde babaannemin adamları bizi karşılayarak yönlendirdi. Yönlendirdikleri eve gidip salona girdik. Gece koltukta oturuyodu. Serkan'la ona koşup sarıldık.
"Gece iyi misin anneciğim, ben çok özür dilerim kızım sana sahip çıkamadım"
"İyiyim anne. Özür dileme burada sohbet ediyorduk, kötü bir şey yoktu"
Serkan sessizce;
"Olsaydı da gebertseydim onları gebermek istememişler ondan"
"Şş sakin"
"Gel anneciğim gidelim"
"A a a kimler gelmiş ya siz kendinizi böyle tehlikelere sokar mıydınız"
"Saçma sapan konuşma beni delirtme Semiha hanım. Bunun hesabını sonra soracağım"
"Şş Eda. Kendi torunuma neden zarar vereyim sana ya da ona, zarar verebileceğim tek kişi sevgili Gece'nin babası ve senin de sevgilin sevgili Serkan"
"Sıkıyorsa dene! Bir kaşık suda boğarım seni!"
"Hah tabii, sana onca şey yaşatıp hamile bıraksın sonra kolayca affedilsin üstüne evlenmesin falan gayet güzel değil mi kızım"
"Bir seni hiç ilgilendirmez iki azıcık yüzün olsaydı çağırırdım düğünümüze ama hak etmiyorsun"
"Olmayan düğüne?"
"9 Gün sonra ki düğüne"
"Anlayacağınız Eda'ya evlenme teklifi ettim. Evleniyoruz zaten, gayette mutluyuz sakin sakin yaşıyoruz ama aileme zarar vermeye kalkan benimle sıkıntısı olduğu için onları kullanan insanlar olursa sakinliğimi pek koruyamayacağım. Bir kaşık su da boğarım anlayacağın. Sen de anlarsın belki zamanında ki görüyorum hala çok sevdiğin birini korumaya çalışıyorsun. Ha senin ki hırs meselesi o ayrı"
"Vay vay vay Serkan Bolat gözlerim yaşardı. Çok mu seviyorsun sen aileni oyy"
"Gel Gece gidiyoruz babacığım. Yürü Eda. Bir daha karşımıza çıkarsın seni öldürürüm"
"Olur olur bakarız"
Serkan Gece'yi kucağına alıp elimden tuttu ve evden çıktık. Sonrasında arabayı bindiğimizde zaten eşyalarımızı da bagaja yerleştirdiğimizden havalimanına doğru yola çıktık.
"Anne baba, siz o teyzeyle niye öyle konuştunuz"
"Şaka yaptık bebeğim. Aramızda bir şaka"
"Haa anladım. Çok komikmişş"
"Evet güzelim"
"Dönüyor muyuz İstabul'a"
"Evet bebeğim. Düğün falan geçsin sonra bir tatil yaparız daha uzunca"
"Yaa tamam o zaman!"

To be continued...