Gece.

Huzur.

Gece'nin fotoğraf ve videolarına bakmaya döndük tekrardan.
"Bak burada ilk adımlarını atıyor tek başına"
"Burada ağzı yüzü çikolata olmuştu o yüzden çekiyordum ama ilk kelimesini söyledi"
"Ne dedi?"
"İzle."
Video da Gece'nin baba demesiyle Serkan mutluluk gözyaşları dökmeye başlamıştı.
"İlk kelimesi baba mıydı?"
"Evet"
İkimiz de hafif güldükten sonra devam ettik.
"Burada dans ediyor"
"Burada oyuncağının saçını bağlamazsa ceza alacağını anlatıyor."
"Burada şarkı söylüyor"
"Burada bana anneler günü için çiçek veriyor"
"Burada doğum günümü kutluyor"
"Burada 3. yaş doğum gününü kutluyoruz arkadaşlarıyla ve anneleri babalarıyla falan"
"Burada hediyesini açıyor"
"Burada balkondan yıldızları izliyor"
"Burada twister oynuyor. En yakın arkadaşıyla aslında Türkiye'de yaşıyorlar ama yazın bir kaç ay İtalya'da kalıyorlar adı da Lalin"
"Burada yine Lalin'le defile yapıyorlar"
"Burada prenses kostümü aldırmıştı onunla oynuyor"
"Burada okul gösterisinde arkadaşıyla vals yapıyorlardı galiba"
"Bu kim"
"Arkadaşı dedim ya dowöfpw"
"Vals mals dedim ne oluyor"
"Burada tatile gidiyoruz İspanya'ya"
"Burada ilk defa ben tutmadan yüzüyor"
"Bu da aynısı ama bu su altı"
"Burada tekne tatilindeyiz dans ediyor"
"Burada Antalya'dayız... Şelale'de yüzüyoruz beraner"
"Burada Kuş Adası'ndayız takla atarak havuza atlıyor"
"Burada Mikonos'tayız poz veriyor bana... Oy tipe bak kuzum benim."
"Çocuğu niye kekliyorsun Eda video çekip fotoğraf çekiyorum diye ahaha"
"Fotoğraf da çektiim"
"Haa, e siz tatile geldiniz buraya?"
"Evet"
"Burada da kumdan kale yapıyor burada Kıbrıs'tayız"
"Eda ne kadar gezmişsiniz."
"Dur daha var, Burada Phuket'teyiz burada Maldivler'de."
"Beraber de gideriz değil mi? Gerçi sizin görmediğiniz yer kalmamış ama."
"Gezmediğimiz bir kaç ülke kaldı gitmek istediğimiz. Yeniden gitmek istediklerimiz de var tabii de"
"365 gün gezdiniz mi Eda maşallah"
"Son bir yıldır bu kadar gezmiyoruz yine gezecektik çünkü okulu yaz tatiline girdi zaten ilk senesiydi ondan öncesinde de ben
telefondan halledebildiğim için işleri baya zamanımız oldu zaten Gece de okula gitmiyordu"
"İşine çok takmıştın buradayken"
"Hiçbir şey kızımla geçirdiğim en sıradan anımdan bile önemli değil Serkan Bolat. Zaten halledebiliyordum"
"Burada kardan adam yapıyor. Burada kayak yapıyor burada ilk defa iki tekerlekli bisiklet sürüyor. Burada Paris'teyiz"
"Ayıp. İnsan bir çağırır."
"Hahaaha çağırırım bir dahakine"
"Bi zahmet. Ee başka neredesiniz"
"Norveç'teyiz kuzey ışıklarını izliyoruz ve fotoğraf çekiliyoruz burada. Burada akrabalarımın yanındayız Almanya'da kar topu oynuyoruz"
"Oh oh maşallah maşallah."
"Burada Mardin'deyiz"
"Hani gitmiyordunuz?"
"Umurumda değil o kadın, kızımı gezdiriyorum"
"Bulmadı mı sizi?"
"Bulmaz olur mu hiç"
"E yani, nasıl anlat"
"Ya biz geziyorduk birden önümüze çıktı"
*FlashBack*
"Vayy Vayy Eda Yıldız. Sizin buralara yolunuz düşermiydi"
"Düşürdük diyelim"
"Bu küçük hanım kim?"
"Sizi ilgilendirmez"
"Kızın var demek... Kimden?"
"Seni ne ilgilendirir. Gece gel güzelim gidiyoruz."
"Demek Gece."
Gece pekte hoş şeyler olmadığını anlamış olacak ki arkama saklandı.
"Pekte anneci. Bir kahve içmez miydik Eda'cığım?"
"Teşekkürler, uçağımız var."
Gece'yi elinden tutup yavaşça ilerlediğimiz de arkama dönüp.
"Hiç utanmıyorsun değil mi"
Neden utanayım. Hayır der gibi bir ifade takınıp arabasına bindi.
*FlashBack*
"Sonra da başka yerlerde gezdik zaten 2 günlük gelmiştik akşam uçağımız vardı."
"Hmm, en azından çocuğun yanında bizle konuştuğu gibi konuşmamış"
"Boşver"
"Allah'tan Gece varmış olmasa daha salmazdı seni sanki ha?"
"Evet evet. Gece'ye bin kere şükrettim"
"Eda bir şey sorabilir miyim? Neden Alisa Gece? Yani çok güzel beğendim de"
"Alisa onu kucağıma aldığımda öyle aklıma geldi ve çok beğendim"
"Peki Gece?"
Gece'nin tablette ki fotoğrafına dalmış bir şekilde cevapladım.
"Doğduğunda onu kucağıma aldığımda şöyle demiştim; Gece... Adın Gece güzel kızım. Babanla en saf olduğumuz en aşka düştüğümüz en kendimiz olduğumuz dünya da sadece ikimiz olan saatlerdir gece. Ruhumu teslim edip dert, tasayı bir kenara attığım saat gece. Alisa Gece... Yıldız."
Hem yavaşça kurumuş gözleri yeniden dolarken ve aşık aşık baktı bana.
"Değişmesi gerek... Soyadının."
Diyip uzun uzun gözlerime baktı sonra yutkunup kafasını gökyüzüne döndürdü ve yeniden bana döndü.
"Demek babasıyla en aşka düştüğünüz en saf ve en kendiniz olduğunuz saatler"
Başımı aşağıya eğip;
"Hıhı"
"Yanakların kıpkırmızı oldu"
"Senin yüzünden!"
"Ahahaha, Alisa Gece... Çok güzel adı"
"Bence de"
"Videolarını gösteriyordun en son"
"Ha evet"
Bir çok videosunu ve fotoğraflarını daha gösterdim sonra;
"Uyusak mı artık"
"Olur"
"Tamam hadi iyi geceler"
"Derken?"
Eğilip Serkan'ı yanağından öptüm.
"Oldu mu?"
"Eda başka yere gidiyor gibi dedin de ondan"
"Gece'nin yanına gidiyorum."
"Gece annesinden ayrı yatabildiğini söyledi."
"Ee başka nerde yatacağım ki"
"Gece sen olmadan yatabiliyor olabilir ama ben yatamıyorum. Benimle yatar mısın"
Çocuksu bir şekilde yüzüme bakıyordu.
"Of hadi ağlama yürü"
Yukarı çıkıp yatağa geçtikten sonra Serkan'ın göğsüne kafamı koydum ve birbirimize sarılıp uyuduk.

To be continued...