"Neyse hadi gidelim"
"Aynen kesin gidebiliriz daha horon teperler burada"
"Hahaha beklerim ben"
Dediğim çıkmış olacak ki davul zurna eşliğinde herkes dans ediyordu.
"Gel biz de edelim"
"Ne Eda beni o duruma sokma sakın"
"Serkan Bolat bir kere evleniyorsun rezil olmazsın bu bir ikincisi hayatını yaşa, eğlen"
"Ben bilmem ki"
"Ayak uydur kimse bir şey yapmıyor ki sağ sol adım atıp parmak şıklatıyor"
"Sokma beni bu duruma"
"Yürüüü"
Serkan'ı kolundan tutup çekiştirdim sonra biz de oynamaya başladık.
"Of Eda beni soktuğun durumlara baak"
"Of bir yerin çatlamaz Serkan Bolat merak etme"
"Öyle mi peki"
Bir süre herkes oynadıktan sonra düğün alanına gitmek için herkes yola çıktı. Kır düğünü olacaktı fazlasıyla büyük bir alandı. Alanı vardıktan bir süre sonra herkes gelmeye başladı, yüzlerce hatta belki bin kişi olduğuna emindim bir süre sonra halay ve sayre müzikleri başladı damat halayı, sirtaki ve sayre bir çok oyun oynandı. Her şeyi bir kenarac bırakıp hayatımda bir kere yaşadığım düğünümde hiçbir şeye aldırış etmeden her oyunda oynadım neredeyse Serkan bilmese bile öğrenirsin diye akrabalarım tarafından onlarca sefer halaya sokulmuş hatta öğretilmişti en son beni kaldırmaya çalışıyordu çok eğleniyoruz diye. Halaylar çekildikten sonra ara verilip yemek yenildi daha sonra ilk dans edilmesi gerektiği söylendi biraz utansam da halamların uzun tutturuşları sonunda... Dans ettikten bir süre sonra diğer çiftler de dans etmeye başladı ilerleyen saatler yine halay ve sayreyle geçti
ve işte o an...
"Sağlıkta, zorlukta iyi günde kötü günde Serkan Bolat'ı eşliğe kabul ediyor musunuz?"
"EVETT!"
"Peki siz Serkan Bolat, Eda Yıldız'ı sağlıkta, zorlukta iyi ve kötü günde eşliğe kabul ediyor musunuz?"
"Evet!"
Alkış, ıslık sesleri ve kıyamet kopuyor gibisine seslerle beraber
"Ben de İstanbul büyükşehir belediyesinin bana verdiği yetkiye dayanarak sizi karı koca ilan ediyorum. Gelini öpebilirsiniz"
nikah memuru evlilik cüzdanımızı bana verdi ve herkes Serkan'ın ayağına basmam için protesto edercesine bağırıyordu.
"Ahh Eda niye ayağıma basıyorsun"
"Adet sevgilim özür dilerim"
"Ben böyle adete de neyse"
"Payshwkdjwıns"
Serkan belimden çekip dudaklarımızı birleştirdi. Bir sürü ooo sesleri yükseliyor biz sadece öpüşüyorduk, saat gece yarısı 1.30/2 gibi yavaş yavaş dağılınmaya başlanmıştı. Sadece yakın arkadaşlarımız ve sayre kalmıştık ve istediğimiz şarkıları açıp after party'e başladık sabaha karşı 4 gibi after party'nin bitmesiyle herkes dağılmaya başladı. Bugün ilk günümüz olduğu için Gece çoktan halamla halamlara gitmişti biz de evimize gittik. Kapıyı açıp içeri girdiğimiz de ikimiz de deli gibi gülmeye başladık.
"Bu neydi ya"
"Hala inanamıyorum hayatta yapmam dediğim düğünü tam olarak herşeyiyle yaptım neredeyse"
"Eğlendim ama şahsen"
"Bir de bana sorr asla böyle bir düğün istemedim ama kuzenleriminkini görürken bir yandan da canım çok istiyordu"
"Pyahjssnsşcps senin akrabalar da iyimiş kalk damat öğretiriz damat gel damat"
"Valla anladık damat olduğunu bir susun nolur ya"
"Ğıawlpdwöğfwö olsun olsun iyi insanlar"
"Hahahah ben eğlendim valla ölene kadar unutmam bu günü"
"Kim unutur ki, ayağıma bastın çok acıdı"
"Ay çok acımış o kadar hafif bastım ki"
"Baya baya evlendik farkında mısın"
"Yo rüya değil miydi"
"Hahaha yok gerçek galiba ya, öpsene bi beni gerçek mi değil mi anlayalım"
"Fırsatçısın"
"Yo ne alakası var, öper misin"
"Ohoo ben ne diyorum"
"Öp beni"
Eğilip Serkan'ı kısacık öptüm ancak ayrılırken beni yeniden kendine çekip öpmeye başladı, amacı belli olmuştu. Sabaha karşı 5 gibi uyuduktan sonra sabah 10'da kalktım. Serkan hala uyuyordu aşağı inip kahvaltı hazırlamadan bir duş aldım sonra kahvaltı hazırladım. Galiba Serkan kalkmış olacak ki yukarıdan sesler geliyordu.
"Pıştt uyandın mı"
"Pıştt uyandım"
"Gelsene kahvaltı hazırladımmm"
"Geleyim"
"Ya böyle mi gelinir deli bir şey giyseydin üstüne"
"Gel dedin"
"Ohoo"
"Ayrıca belimde havlu var"
"Baya giyimliymişsin o zaman pardon ya"
"Ne oldu sen niye çağırdın"
"Kahvaltı dedim ya"
"Haa tamam dur ben giyinip geleyim"
"Bir zahmet"
Serkan giyinip geldi ve yanağıma bir öpücük kondurdu.
"Bu gömlekler benden daha çok sana yakışıyor sanki"
"Haa dalga geçme"
"Hahaha evet açım yemek yiyelim"
"Yiyelim"
"Seni de"
"Sabah sabah kes kes hadi"
"Of off napıcaz biz böyle"
Kahvaltı ederken bir yandan düğünümüzden konuşup gülüşüyor bir yandan yemek yiyorduk.
"Eline sağlık karıcığım"
"Ha"
"Hahaha"
"Ne komik mi tıkanmam, ayrıca sen ne öyle birden"
"Karım değil misin"
"Bilmem"
"Evlendik ya dün Eda"
"Ha doğru"
"Unuttun?"
"Aklım başka yerde kalmıştır"
"Benim de başka yerde kaldı düğünden sonrası gibi bir şey neyse"
"Anca o zaten sana neyse"
"Evet Eda Bolat neler yapıyoruz bugün"
"Yaşıyoruz"
"Vay be ciddi misin"
"Eda Bolat... Değişiğime gitti"
"Eda Yıldız mı diyeyim hala"
"Fark etmez hala Eda Yıldız'ım sonuçta"
"Eda Yıldız Bolat demeye üşeniyorum kısaca Eda Bolat diyelim"
"Olur"
"Bence de"To be continued
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gece.
Fanfiction"Dibe battığım da bulduğum nefes, adapte olması zor ama kocaman yaşama sebebim... Seni seviyorum güzelim, beni seçtiğin için çok şanslıyım anneciğim."