21 || come with the wind

501 35 5
                                    

"Dövme yaptırmak istiyorum dediğinde işin bu kadar ciddi olduğunu söylememiştin."

Dikkatlice izlediğim ve muhtemelen son kez tertemiz görebileceğim koluna bakakalmam onu pek bir eğlendirmişti.

"Vaz mı geçsen? O kadar acıya nasıl dayanacaksın, kalk gidelim."

Jungkook ceketini çekiştiren kolumu yakalamış ve ayağa kalkmamla gıcırdayan deri koltuğa geri oturtmuştu. Elimi cesaret verircesine sıktığında dövme yaptıracak olan benmişim gibi benim için endişelenmesi komikti. İlla yanında olmam gerektiğini söylemesi üzerine onunla birlikte dövmeciye gelme kararımın yavaş yavaş kendini pişmanlığa bırakmakta olduğunu hissetmiştim. Her an onu iğnenin altından çekip eve sürükleme ihtimalim vardı.

"Acırsa devam etmeyeceğim, söz."

Güven vermek amacıyla söylediği şeyin gerçek olmadığının, acısa bile inadının inat olduğunu bildiğimden uyduruktan söylenmiş bir cümle olduğunun pek tabii farkındaydım. Jungkook'a dövme yapacak kişi odaya girmişti, son hazırlıkların bittiğini anladığımızda ikimiz de ayaklanmıştık. Saçları griye boyalı, şık bir tarzı olan biriydi kendisi, geldiğimden beri üzerimdeki gerginliği hissedercesine Jungkook'u değil beni rahatlatmaya çalışıyordu. Jungkook'a geniş koltuğa oturması için eliyle işaret yaptığında Jungkook siyah deri koltuğa oturmuş, üzerindeki ceketi çıkartıp sıfır kollu tişörtüyle kalmış ve kolunu da destekliğe yaslamıştı.

Birkaç temizleme işleminden sonra makinenin güçlü metalik sesi kulaklarımıza dolmuştu, bu sesi duymamızla Jungkook'un gözleri benimkileri bulduğunda yüzündeki gülümser ifade içimi rahatlatmıştı, ilk başlarda dövme yaptırma fikrinden kendisi de pek emin olmasa da zihinsel olarak buna hazırlanmıştı ve şu an oldukça rahat görünüyordu.

Bir süre sonra omzundaki ilk dövmesinin başlangıç kısmı bitmişti, kendisine tutulan aynadan hayran hayran omzuna bakıyordu.

"Nasıl buldun?" Meraklı gözlerini kocaman açmış ne düşündüğümü soruyordu.

Başlangıç olmasına rağmen hayal ettiğimden daha fazla yakışacağı belli oluyordu, pamuk gibi teninin üzerine yapılacak siyah resimler ilk başta gözümü korkutsa ve içimi cızlatsa da oldukça güzel durduğu bir gerçekti.

"Çok yakışacak."

Kurduğum cümleden memnun olurcasına bir gülüş attığında işleme devam edilmişti, Jungkook buraya aklında bir sürü dövme tasarısı ile geldiğinden dolayı hepsinin tamamlanması oldukça uzun sürecek gibi görünüyordu. Jungkook'a dövme yapılan odadan çıkıp girişteki geniş bekleme alanına girdiğimde, bu mekanda çalıştığını bildiğim aynı içerideki adam gibi gri saçları olan bir kadın elindeki karton kahve bardağıyla karşıma çıkmıştı.

"Sıkılmış olmalısın."

Omzumu silkerek "Biraz." diye cevaplandırmıştım onu. Girişte bulunan ikili koltuklardan birine oturduğunda yanına oturmam için pat patlamıştı. Yapacak daha iyi bir işimin olmaması sebebiyle yanına oturduğumda ben bir şey demeden kendisi konuşmaya başlamıştı.

"İlk seferinde bu kadar dövme yaptıranı çok görmedim, cesaretli bir arkadaş." dediğinde başımı sallayarak "Öyle." demiştim.

"Sen de yaptırmayı düşünmez misin? Masanın üstündeki tasarımları uzun süre inceledin, aklında bir şeyler var mı?"

"Hayır hayır, buraya benim için gelmedik. Aniden olmasını istemem." dediğimde beni onaylarcasına başını sallamıştı.

Bir buçuk saattin sonunda her türlü işlemin bittiği haberini almamla Jungkook'un bulunduğu odaya doğru adımlamıştım, yalnızca omuz dövmesinin başlangıç kısmını gördüğümden geri kalanı için olan heyecanımı bastıramıyordum. Ona doğru attığım her adımda merakım ufak bir gerginlikle harmanlanırken büyük bir sabırsızlıkla tabiri caizse odaya dalmıştım.

healing | jungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin