"Bir kehanet var."
Kollarımı dizlerime yaslamış, günlerdir plan yapmaktan ağrıyan kafamı öne eğmiş düşünürken konuşmasıyla ona baktım.
"Çok eski bir kehanet. Solux'un varlığından beri kendini tekrarladığı söylenir."
"Yani gerçek?" diye sordu Alya.
"Kimse emin değil. Sadece yüzyıllardır tekrarlanmadığı biliniyor. En son tekrarlandığı zamandan bile sadece efsanelerde bahsedilir."
Alya'nın gözlerinde yanan umut ışığının solduğunu gördüm. "Neymiş bu kehanet?" diye sordum. Derin bir nefes aldı.
"Karanlık çöktüğünde üstüne
Yön değiştirecek Alesya
En değerliyi bile yitiren güç
Gömecek onları sonsuzluğaKalbi alevlendiğinde ulaşacak kendine
Yükselecek Güneşin Asil Kızı
Geceye Güneşi getirecek
Ve parlatacak Alesya'yı."Güneşin Kızı dediğinde Yalım'ın bir anlığına bana baktığını gördüm. Ona saçmalama, der gibi bakarak Boreas'a geri döndüm.
"Ne yani, Güneşin Kızı'nı mı bulmamız gerek?" diye sordu Yalım. Alya kafası karışmış bir şekilde abisinin sorusuna ekledi. "Onu nasıl bulacağız?"
"O kendi ortaya çıkacak." diye cevapladı Boreas.
"Oturup hiçbir şey yapmadan onun ortaya çıkmasını mı bekleyeceğiz?"
"Hiçbir şey yapmadan oturmayacağız elbette. Bu yüzden günlerdir plan yapıyoruz. Ancak onu bulmalıyız. Beldona çok güçlü. Bize ona denk birisi lazım yoksa kazanamayacağımız bir savaşa gireriz."
"Tüm umudumuz daha ortada bile olmayan bir kız mı?" Yalım başını iki yana salladı. "Ya ortaya çıkmazsa?"
"Çıkacak. Solux'un koruyucusu olduğu söylenir. Beldona'nın yolunun sonu iyi değil. Solux'u korumak zorunda."
"Harika, tahtta olan hakkı için savaşacağımız ve karşımızdaki güç manyağı kardeşini herkesten iyi tanıyan prensimiz kazanmak için tek yolun bir peri masalı olduğunu söylüyor!" diye söylendi Yalım. Bir noktada haklıydı.
"Kardeşimi herkesten iyi tanıdığım için bunları söylüyorum ya! Onun gücüne denk bir güce ihtiyacımız var. Bize karşı yollayacağı orduyu bir şekilde yenebilecek olsak bile Beldona meydana çıktığında ona karşı ne yapmayı planlıyorsun Yalım?" diye konuştu sesinde anlık bir yükselmeyle. Yalım cevap vermedi. Sıktığı dişlerinden dolayı gerilen çenesi sinirlendiğini belli ediyordu.
"Aksi halde tabii ki de başka bir yol bulunuyor ancak oldukça tehlikeli ve başarısız olma ihtimali var."
"Başarısız olma ihtimali en mükemmel planda bile vardır Boreas." diyerek girdim araya.
"Öyle değil," sıkıntılı bir nefes aldı "Solux'a gitmem gerekecek, saraya. Beldona'nın bunları yaparak gerçek hükümdar olabileceğini düşünmüyorum. Eğer gerçek hükümdar değilse Solux'a tam olarak bağlanamamıştır. Bu durumda Solux'a gidersem ona ben bağlanabilirim. Belki de savaşmadan bile bunu bitirebiliriz. Ancak Beldona bizi değil Solux'a, sarayın yanına bile yaklaştırmaz."
Sıkıntıyla ağrıyan başımı ovaladım. "Solux'a tamamen bağlanamazsa ne olur?"
"Güçleri tutarsız olur, onları tamamen kullanamaz. Bu durum uzun süre devam ederse bu yarım güçler onu tüketmeye başlar. Ve," Boreas'ın gözlerine endişeli bir bakış düştü. "Solux ölür."
***
Sabah her zamanki gibi gün doğumunda tepedeydim. Boreas'ın ortaya çıkışından bu yana 1 haftadan fazla olmuştu. Bu geçen süreçte sadece plan yapmış, Beldona'yı nasıl yenebileceğimiz hakkında konuşmuştuk. Hala kehanet ve Solux seçeneklerinden farklı bir çözümümüz yoktu. Tamamen çıkmazdaydık ve zaman hızla akıyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Alesya
FantasíaKaranlık çöktüğünde üstüne Yön değiştirecek Alesya En değerliyi bile yitiren güç Gömecek onları sonsuzluğa Kalbi alevlendiğinde ulaşacak kendine Yükselecek Güneşin Asil Kızı Geceye Güneşi getirecek Ve parlatacak Alesya'yı