•Bölüm 13

738 53 10
                                    

Keyifli Okumalar..
________

Karaca  / Boston - ABD

Elimdeki kahveden bir yudum alıp pencereden dışarıya baktım. Yeni doğmak üzere olan güneş yepyeni bir günün habercisiydi. İçime çektiğim derin nefeste mahvolmuş hayatım aklıma gelmişti. İstemsizce gözleriminden akan yaşları hızla sildim. Elimi karnıma götürüp pencereye yaslandım. Tam 4 ay önce düşük yapmıştım. Doktor sebebinin fazla stres ve üzüntü olabileceğini söylemişti. Bu yola çıkarken en başında verdiğim sözü tutamayarak kendime ve hayata birkez daha yenilmiştim.
Bebeğimi koruyamamıştım. Dünyanın öbür ucuna gitmiştim ama geçmişim peşimi bırakmamıştı. Yalnız kalmıştım. Hayatım boyunca hep tek başıma olmuştum ama O bunu bir daha yaşamayacağıma o kadar çok inandırmıştı ki. Hiç çıkamayacağım bir boşluğa düşmüştüm. Ona gelicek olursak boşanamamıştım. İstanbul'dan gitmeden önce dava açmıştım. Ama O kabul etmemişti. Hakim de benim orada olmamam ve karşı tarafın istememesi sebebiyle davayı belirsiz bir tarihe ertelemişti. 2 gün sonra da tekrardan mahkemeye çıkacaktık. Burada bir mimarlık ofisinde çalışıyordum. Çocukken mimar olmak güzel bir hayal olarak duruyodu. Okulu bitirdikten sonra çalışmamıştım zaten. Burada işe yarayacağını da hiç düşünmemiştim. Gerçi neyi düşünmüştüm ki. 2,5 yıl geçmişti. O kadar çok acı çekmiştim ki. Bu süreçte yanımda olan tek bir insan vardı.

Ceren...

Boston'a geldiğim ilk andan itibaren asla beni bırakmamış hep yanımda olmuştu. Burada bana bir iş ve ev bulmuştu. Bebeğimi kaybettikten sonra beni kendi elleriyle beslenmiş herşeyim ile ilgilenmişti. İlk 1 yıl hep yanımda kalmıştı. Daha sonrasında dikkat çekmemek için İstanbul'a dönmüş ama her hafta mutlaka yanıma gelmişti. Dikkat çekmemek için bunu yapmak zorundaydık çünkü hiç kimse benim Ceren'le olduğumu bilmiyordu. O 2 yıl boyunca heryerde beni aramıştı. Ama bulamamıştı, bunun için çok büyük bir çaba sarf etmiştik. Boston'a geldikten 18 ay sonra Gökhan'da ben Ceren ile telefonla konuşurken bizi duymuş ve herşeyi öğrenmişti. Onlar da Ceren ile barışmışlardı. İkisi adına çok seviniyordum. En azından onlar mutluydu. Gökhan öğrendikten sonra birkaç kez O'nun haberi olmadan yanıma gelmişti. Bana bu kadar iyi davranması kardeşi dediği insan tarafından kandırılmam mıydı yoksa bebeğimi kaybetmiş olmam mıydı bilmiyordum. Çünkü neredeyse her gün 1 dakika bile olsa arıyor nasıl olduğumu soruyordu. O da Ceren gibi iyi ki vardı. Birilerinin beni düşündüğünü bilmek ve görmek bunca yaşadığım şeyden sonra beni mutlu ediyordu. Bugün dönüyordum İstanbul'a. Neden döndüğüme gelecek olursak. Boşanmak istiyordum. Ve bunun benim oraya geri dönmeden olmayacağını avukatımdan gayet iyi bir şekilde öğrenmiştim. Nereye kadar kaçabileceğimi bilmediğim gibi böyle yaşamaktan da sıkılmıştım. Ceren'de benim gibi düşünüyordu. Korkuyordum. Çok korkuyordum. Dünyamı başıma yıkan şehire geri dönmek nefesimin kesilmesine sebep oluyordu. 2 kişi çıktığım o şehire tek başıma dönüyordum. Başıma daha ne kadar kötülük gelebilir diye düşünüyordum bazen. Daha ne olabilir diye. Cevabını bulamıyordum. Derin bir iç çekip saate baktım. 2 saat sonra uçağım kalkacaktı. Buradan gitmeden önce görmek istediğim bir yer vardı. Kahvemi bırakıp üstümü değiştirdim. Bavullarımı kapının önüne getirip evime baktım. İyisiyle kötüsüyle 2,5 yıl geçirmiştim burada. Evden çıkıp kapıyı kapattım. Koltukta saatlerce sevdiği adam için ağlayan perişan Karaca'yı geride bıraktım. Yemek yerken bebeğinin ultrason fotoğrafına bakan anne adayı Karaca'yı geride bıraktım. Balkonda nefes almaya çalışan ve onu güldürmek için olağanüstü bir çaba sarf eden Ceren ve Karaca'yı geride bıraktım. Kapının yanında kanlar içinde yığılan artık yalnız olan Karaca'yı geride bıraktım. Çağırdığım taksiye binip gideceğimiz yeri söyledim. 11 dakika sonra kumsala geldiğimde taksiden inip denizin kenarına yürüdüm. Boston'a ilk geldiğimde bu kumsala oturup çaresizce ne yapacağımı düşünmüştüm. İlk buraya gelmiştim. Gitmeden önce de en son buraya gelmek istemiştim. Kim bilir belki tekrardan gelirdim. Geçmişimi unutmuş geride bırakmış yarınlarıma umutla bakan biri olarak yeniden gelirdim. Telefonuma gelen bildirim ile çantamdan çıkardım. Ceren'in fotoğraf gönderdiğini görünce mesaj bölümüne girip fotoğrafı açtım.

Mᴜ̈ᴘᴛᴇʟᴀ  (AᴢKᴀʀ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin