Kapıdan içeri Louis girdi ve kapıyı arkasından kapatıp kilitledi. Tam ona bir şey söyleyecekken eliyle beni susturdu. Elleri boynuma gitti ve beni öpmeye başladı
A: sen sarhoş musun ?
L: önemi var mıEllerini boynumdan çektim
A: tabiki var
Üzülmüş gibiydi
A: bak Millie ile aramı düzelttim ve sen işi zorlaştırıyorsun
L: özür dilerimYüzüme bile bakmadan kapıyı açıp çıktı. Öylece baka kaldım. Neydi bu şimdi? Bende lavabodan çıkıp aşağı inecekken arkamdan biri seslendi
M: ciddi misin sen !? Daha yeni benimle aranı düzeltiyorsun ve yaptığına bak
A: Millie bir şey olma-
M: palavralarını kendine sakla artıkOmzuma çarpıp yanımdan geçip gitti. Duygularım sinir ve üzüntüyle karışıkken partiden çıktım. Eve doğru yürürken olanları sindirmeye çalıştım. Eve girdiğimde ses yapmadan odama çıkmaya çalıştım ama annem bana seslendi
K: parti nasıldı
Ona bu olayları anlatmak istemiyordum. Üzüntümü ona çaktırmadan gülümsedim
A: çok iyi
Odama çıkıp kapımı kapattım ve kendimi yatağa attım. Uzun bir süre tavanla bakıştım. Bundan sonra ne yapacağım hiç bilmiyordum
1 hafta sonra **
1 hafta boyunca hastayım bahanesiyle okula gitmedim. Hasta değildim ama kendimi kötü hissediyordum. Sanırım ömrümün sonuna kadar bu bahaneyi kullanacaktım. Gözlerimi açıp tekrar tavanla bakıştığım sırada annem odama girip perdelerimi açtı. Gözlerime ışığın vurmasıyla rahatsız olup yorganı iyice kafama çektimK: güzel bir haberim var
Kesin kötü bir haberdi
A: ne ?
K: Partridge ailesiyle yemeğe gidiyoruzDediğim gibi kötü bir haberdi
A: ne? Neden ?
K: bayadır birlikte bir şey yapmıyorduk onları özledim
A: yürüyemeyecek kadar hastayım
K: bana o yalanların sökmezAnneme her şeyi çoktan anlatmıştım
K: kalk bir toparlan
Odamdan çıktığı sırada kapıya baka kaldım. Hayatımdan nefret ederek yataktan kalktım ve kafam dağılsın diye odamı topladım. Üzerimi değiştirip aşağı indim
A: hazırım
K: çuval giyseydin birdeGözlerimi devirip kapıdan çıktım annem ve babamda peşimden çıktı. Arabaya bindim ve yol boyunca telefonumla oyalandım. Aşırı gergindim ama belli etmiyordum. Araba durunca kapıyı açıp indim. Annem ve babamın arkasından restoranda girdim. Tam karşı masadan tüm ailenin bakışı bize döndü. Başımı yere eğdim. Yanlarına gittiğimizde Louisin anne ve babasıyla sarılıp sandalyeye oturdum. Millie tuhaf bir şekilde bana gülümsüyordu. Yemeklerimizi yedikten sonra sohbet etmeye başladılar. Annem söze girdi
K: ee Louis üniversite kabul sonuçların açıklandı mı
Tamamen unutmuştum. Merakla Louisi dinlemeye başladım
L: evet New York üniversitesinden kabul aldım 2 ay sonra gidiyorum
İçtiğim su boğazımda kaldı. Kendimi tutamayıp sordum
A: okulların açılmasına daha çok var neden 2 ay sonra ?
İmalı bir şekilde cevap verdi
L: burda yapacak bir şeyim yok
Kendi kendime bir şeyler düşünürken Millie bana seslendi
M: andrea benimle gelir misin
Anlamamış gibi ona baktım sonra yerimden kalkıp Millie'yi takip ettim
M: birazcık fazla tepki gösterdiğimi fark ettim. Daha doğrusu annem bana bunu söyledi. Dediğim hiç bir şeyi haketmedin. Özür dilerim
Uzun zaman üstüne ilk kez yüzüm gülmüştü. Cevap olarak ona sarıldım
M: eğer Louisle birlikte olmak istiyorsan bunu kabul ederim dediğin gibi ,düşündüğüm şey saçmalıktı
A: hahaha nasıl farkına vardın bari
M: annem aramıza kimsenin giremeyeceğini bir kez daha hatırlattıTekrar birbirimize sarıldıktan sonra yanımıza Louis geldi
M: sizi yalnız bırakayim
Louis yüzüme öylece bakıyordu. Bu sessizlikten rahatsız olup söze girdim
A: demek Millie bizi kabullenmiş
L: biz ?
A: yani-
L: andrea biz emily le barıştıkBaşımdan aşağı kaynar sular dökülmüştü
A: ne !?
L: ama seninle halâ arkadaşızArkasını dönüp gidecekken bağırdım. Gözlerimden yaşlar süzülmeye başladı
A: yaşadığımız bunca şeyden sonra halâ arkadaşız deme bana Louis
Bileklerimden tutup beni duvara yasladı ve gözlerimde ki yaşları eliyle sildi. Yüzünde boş bir bakış vardı. Gözlerime uzun uzun baktı sonra kafasını sallayarak
L: haklısın değiliz, biz hiç bir şey değiliz
Ağlamamı durduramadım
L: emily'le olmadığım zaman ki boş zamanımı doldurdun neden bu kadar çok üzüldün anlamadım
Bunu dediğine gerçekten inanamadım. Tüm gücümle ona bir tokat attım ve göz yaşlarımı silip annemlerin yanına döndüm. Kendimi toparlamam lazımdı. Gülerek konuştukları konuya dahil oldum. Louis de geldiği sırada bakma bile bakmadım ona.
A: Millie bugün bizde kalabilir misin uzun zaman oldu özledim seni
M: tabiMasadan kalkıp arabaya bindik. Annem babam Millie ve ben yol boyu konuştuk. Eve gelip odama çıktık
M: ne konuştunuz anlat
A: önemli bir şey değildi ya
M: tekrar masaya döndüğünde berbat haldeydin demek ki önemliKonuştuğumuz şeyleri Millie'ye anlattım
M: Louis cidden bunları söyleyebildi mi
A: maalesefMillie bile sinirlenmişti
A: neyse boşver geçti artık film izleyelim mi
M: olurBilgisayarımı açıp bir film seçtik ve izlemeye başladık
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Louis Partridge | En yakın arkadaşımın abisi
Teen Fiction- " Yaşadığımız bunca şeyden sonra halâ arkadaşız deme bana Louis" dedim gözlerimden yaşlar süzülürken Bileklerimden sertçe tutup beni duvara yasladı ve gözlerimde ki yaşları eliyle sildi. Yüzünde boş bir bakış vardı. Gözlerime uzun uzun baktı sonr...