AŞK olsun... ✅ [Tamamlandı]

7."Elleri, Ellerimde."

7."Elleri, Ellerimde."

''Ya tamam.'' dedim okuldan beraber çıktığımız arkadaşıma.
''Görüşürüz Azra.'' dediğinde ben de ona aynı şekilde karşılık verip adımlarım eve doğru atmaya başladım.
Yarışmaya fazla yakın kalmıştı ve heyecanım giderek artıyordu.
Ne kadar çalışsam da bazen aşırı stres yapıyordum.
Nasıl olacağını çok merak ediyordum.

Telefonumu açıp ekranı kaydırdığımda karşıma çıkan adam ile gülümsedim.
Kıvançı en son 3 gün önce görmüştüm ve en son görüşmemizde ben onu öpmüştüm. Ondan başka hiç görmemiş hiç konuşmamıştık.
Onu aramaya ve mesaj atmaya utandığım için aramakmış, mesaj  atmamıştım.
Ama çok merak ediyordum. Onu özlediğimi hissettiğimde ellerimin numarasının üzerinde gezindi.

Telefonu kulağıma götürdüm ve heyecan ile sesini duymayı bekledim.

"Merhaba." dedi sakin ama kısık bir sesle.

"Merhaba, nasılsın?" dedim onu aksine heyecanlı ve sevinçle.

Hafifçe gülümsediğini duyduğumda "İyiyim. Sen nasılsın?" dedi sesini daha yüksek çıkarmaya çalışarak.
Hasta mıydı acaba?

"Sen hasta mısın? Sesin bir tuhaf geliyor." dedim merakla ve endişeyle.

"Yok yok değilim. Sadece biraz yorgunum. Bu aralar fazla yoğunum." dedi.

"Ha iyi o zaman." dedim ve ardından derin nefes aldım. "Hastasın sandım bir an. Korktum..." dediğimde kararsızca bir süre bekledim. İçimden geçenleri demeli miydim bilmiyordum ama gözlerimi kapatıp açtım.

"Ben seni biraz özlemiş olabilirim." dedim kısık sesle.

Yaklaşık 5 saniye ses gelmedi ama sonra keyifli sesini duydum.
"Neredesin?"

Ne yapacağımı bilmeyerek çevreme baktığımda eve çok yaklaştığımı gördüm.
"Evimin iki üst sokağındağım. Yani market olan tarafında." dediğimde kapı kapanma sesi geldi.
"Bekle beni orada." dediğinde neden olduğunu soracaktım ki telefonun kapandığını duydum. Telefonumu kapatıp kaldırımın kenarına geçtiğim de kollarımı göğsümde birleştirdim.

Bir süre sonra önümde duran siyah jeep -yani modelini görebildiğim kadar- yavaşça cami açılırken gözlerime değen gözlerle genişçe gülümsedim.
Kolunu cama koyup biraz arabanın dışına doğru eğildiğinde "Birileri beni özlemiş sanırım." dedikten sonra göz kırptı.

Kendimi tutamayarak güldüğümde
"Hadi gel." dedi yanındaki koltuğa göstererek.

Şaşkınlıkla ona bakarken "Ne?" dedim.

Yanındaki koltuğa tekrar gösterirken "Hadi gel. Sorma." dedi.

Gözüm istemsizce üstüme kaydı. Beden eğitiminden çıkmış siyah taytım, mor bol tişörtüm ve mor converselerimle harikaydı cidden(!)
Cidden ilk defa bir yere gitmemiz için acayip kötü idim.

Sanırım ne düşündüğümü anlamış olacak ki "Hadi ama..." dedi ve kapısını açtı. Gözlerini üstümde gezdirdiğinde "Doğal ve güzelsin... Hadi." dedikten sonra arabasının ön tarafından dolaşıp yan kapıyı açtı.

Yavaş adımlarla yanına yürüdüğümde keyifli sesiyle "Demek kapının açılmasını bekliyordun... Prenses." dediğini duyduğumda gözlerimi ona çevirdim.
Keyifle yüzüne bakıp gülümsediğimde açtığı kapıdan koltuğa oturdum.
"Teşekkür ederim." dedim kapıyı kapatırken.

Hızlıca ön taraftan dolanıp kendi tarafına geçtiğinde arabayı çalıştırdı.
Kemerimi taktığımda başımı ona çevirdim.
"Nereye gidiyoruz?" dedim, sesimde merak ve mutluluk vardı.