BOLUM-3

9.8K 477 115
                                    


♥♦♥♦♥♦♥

Sesindeki tiksindirici soğukluk tüylerimi diken diken ediyordu.Ensemdeki soğuk terler beni rahatsız ederken nefeslerimi olabildiğince düzenli tutmaya çalışıyordum.Kurumuş dilimden sert bir yumru boğazıma gönderirken arkamdaki bileklerimi daha çok sıktı.

Dişlerimi birbirine bastırırken ona belli etmedim.Karanlıktaki diğer kişiyi ancak duvara yasladığı adamı bırakmadan bana dönüp sokak ışığının yüzünü üstünkörü aydınlatmasıyla gördüm.

Kalbim deli gibi çarparken korkunun üzerine eklenen heyecan elimi ayağıma dolaştırdı.Kütüphanedeki çocuğun gözleri beni süzerken çatık kaşları ve sert tavrından bir an olsun taviz vermiyordu.Yüzünde bir anlık şaşkınlık gördüğümü sansam da bu pek uzun sürmedi.

Yavaş bir baş hareketiyle çocuğun beni bırakmasını söyledi ve adamı artık o değil diğer çocuk tutuyordu.

"Defol buradan!"Zoraki sakin çıkan sesine karşın tepki vermeden bileklerimi ovmaya devam ettim."Sana diyorum.Defol!"Aynı dönütü alınca bakışları benimkileri takip etti ve benim odak noktama baktı.

Artık korku ya da heyecandan değil,sinirden titriyordum.Tırnaklarımın derime ne kadar derin geçtiğini önemsemeden yumruklarımı sıktım.Ailemin katili tam karşımda duvara zorla yaslı halde duruyordu.

"Git buradan!"Yarım yamalak duyduğum havadaki seslere bu iki kelimede eklenmişti."Sen."Dişlerimin arasından tıslıyordum ve çenem kasılmıştı.Doğru zamanın bu olduğunu biliyordum.Ondan öcümü alacağım,kendi ellerimle öldüreceğime yemin ettiğim doğru zaman.

Herhangi bir tereddüt göstermeden ona doğru geniş adımlar atarak ilerledim fakat çocuk beni durdurdu."Bırak beni."Kolumu kurtarmaya çalıştıkça beni daha sıkı tuttu.İnleyerek "Benim ailemi öldürdün.Sen benim ailemi öldürdün."Çocuğu es geçip tıslayarak laflarımı katile gönderdim.
Bir yandan kurtulmaya çabalıyor diğer yandan da umursamaz bir şekilde bağırıyordum.

"Evet çok zevkliydi."dedi yarım ağız gülerken fakat diğer çocuğun onu duvara sert bir şekilde çarpmasıyla sözleri yarım kaldı."Gitmelisin."

"Hayır,hayır,hayır.Onu öldüreceğim.Belli ki sizin de amaç...."Fazla devam edemeden yüksek uğultu ile birlikte boğuşma ve gürültü etrafı kapladığında kendimi yerde buldum.

Her şey o kadar hızlıydı ki şaşkınlık içinde tanık olduğum yeni yüzlerden birinin Can olduğunu zor anladım.

Etrafı inceleyen bir bakış attığımda meçhul katili-belliki eline geçen fırsatı değerlendirip tüymüş- tutan çocuğun kolundan vurulduğunu öbürünün de sağlam bir yumruk yediğini -En azından tahminim öyle.-görebildim.Peşinden gidecektim fakat olaylar kadar hızlı ve ani bir şekilde duvara itildim.

"Senin yüzünden.Ne vardı git dediğimde gitmedin?Geri zekâlı.Aptal."Sonlara doğru cümleye taşıdığı hakaretlere aldırmadan "O adamla alakan ne?"diye sordum.Dışarıya hayli yüksek bir kahkaha koyarken ondan ciddi bir yanıt beklemek saçmalıktı."Sana ne?Her şeyi mahvettin.Onu yakalamıştık ve meraklı bir aptal geldi ve o çirkin burnunu bu işe sokmaya çalıştı."

Sinirli nefes alışlarını duyarken arkadan acılı bir inleme ile dikkatlerimizi oraya çevirdik."Anıl."Beni bir kez daha iterken çocuğun yanına koştu.Adının Anıl olmasını öğrenmeme garip bir şekilde takılmıştım ve bu rahatsızlık vericiydi.

"Bir daha karşıma çıkma!"Anıl ve diğer çocuk giderken arkalarından baktım.O adamın ölmesini her şeyden çok istiyorum,Pekâlâ onun ölümünü de izleyebilirdim fakat bunu kendi ellerimle yapmak istiyorum.İlk girişimimde her şeyi batırmış olsam da ve bir diğerinde de batıracağımı bilsem hikayenin sonunda o adam benim ellerimden ölecek.

PARANOYAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin