Chapter 25

3.1K 181 47
                                    

Kapısı çalınan Jimin giymek için aldığı pijamalarını yatağa bırakmış ve kapıyı açmıştı.

"Hey alkol getirdim kafa dağıtırız diye" diyerek elindeki şişeleri sallamıştı kapıdaki beden.

Jimin sayısız kez Alex ile içmiş olduğu için çekinmeden onu içeri davet etmiş ve iki kadeh bulmuştu odasında.

Kadehlere doldurulan ve durmadan yenilenen alkol ve tatlı bir müzik eşliğinde hoş bir sohbet ile 6. kadehi devirdi.

"Dans etmeye ne dersin müzik çok hoş." Jimin ne kadar damarlarında gezen alkol ile kafası bulanmış olsa da daha önce ondan hiç böyle bir şey duymadığı için kaşlarını çatıp uyumak istediğini mırıldanmıştı.

Ama şuanki işleyişi değiştirmek isteyen Alex elinden tutarak kaldırmış ve odanın ortasına götürmüş ellerini belinde birleştirmiş sağa sola salınmaya başlamıştı.

Jimin ellerini iki yanda  sallandırıp ne olduğunu anlamaya çalışıyor iken ellerine dolanan eller uzun boylunun boynuna koyuldu ve geri eski yerlerini aldı.

Bir süre onun alışmasını bekleyen Alex ellerini Jimin'in kalçasındakı kıvrıma dayadı. Jimin sızmak üzereydi algılayamıyordu pek çok şeyi ama kalçasındaki yabancı elleri algılmayı başarmış ve  "Hyung, uykum geldi uyuyacağım" diyerek kendini geriye atmaya çalışmıştı.

Ama kalçasına dolanan eller onu yukarı kucağına kaldırmış ve savrulmasına yol açmıştı.

"Birazdan uyuyacağız Jiminie" diyerek burnunu burnuna sürterek gülümsemişti. Alex fazla ileriye gitmeyecekti sadece Jimin'in sarhoş iken bir şeyleri hatırlayacğını biliyor ve bunlar için Jungkook'tan uzak duracağını düşünüyordu.

Ellerini Jimin'in kalçasında gezdirdi ve birazdan sızacak bedeni bir kere zıplattı

Hiç hoşuna gitmiyordu  vücüdundaki eller Jimin'in. Olduğu yerden kendini yere atıp 3 oda yanındaki odaya giderek onun kucağında olmak teninde gezinmesi gereken  dudakların sahibinin yanında olmak istiyordu.

Bu tepkisizliğinden güç alan Alex belinden daha da çekip dudaklarına yönelip onları buluşturunca hayatında belki asla sahip olmadığı bir güç ile onu sertçe ittirmişti. Aniden yere basan ayakları yalpalayarak ondan uzaklaşmıştı.

İşte o an Alex ne yapacağını şaşırmıştı.

"Jimin sakin ol sanırım çok içtin gel üstünü değiştirip yatalım." sarhoş jimin az önce olan olayı anlamlandıramamış ama sarhoşluğunun etkisiyle boşverip karşısındaki adama yönelmişti gözleri.

"Jungkook'u istiyorum beni ona götür lütfen" diye mızmızlanmıştı.

"Tamam şimdi uyuyalım sonra götüreceğim" diyerek huyuna gitmiş ve az önceki şeyleri unutması ile çok rahatlamıştı Alex.

"Ben onunla uyumak istiyorum beni ona götur lütfen." diyerek dudaklarını büzdü.

"Tamam yatalım o da gelecek" diyerek  ağlamaya yakın olan bedeni yatağa götürüp kafasını yastığa koymasını sağladı.

Sonrada bardakları ve kadehleri almış hiç bu gece olmamış gibi göstermeye karar vermişti.

Kafasını koyduğu gibi uyuyan Jimin'in  yanına uzanıp derin bir uykuya daldı.

-
Gece serinliği çok hoşuna giden Jungkook derince havayı koklamş ve gelen uykusu ile esnemişti

Yatağına geçip bir elini kafasının altına alarak uyumaya hazırlandı.15 dakika sonra sağa sola dönse de uyuyamamış ve aklına gelen fikir ile ayağa kalkıp menajerin odasına gelmiş ve kapıyı çalmıştı. Saat oldukça geç olduğundan uykusundan uyanarak  kapıyı açan adamdan azarlar eşliğinde oda kartını aldı ve Jimin'in odasına geldi.

Into Your ArmsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin