《 Elveda Sevgilim 》

218 23 42
                                    

𝐾𝑁

Jungkook: ''Yarrağı yedik.''

Yoongi: ''Hem de en büyüğünden.''

Jungkook: ''Çatıya ulaşamayacağız.''

Yoongi: ''Buradan çıkabilir miyiz ondan bile emin değilim.'

Jungkook: ''Bağırarak öleceğiz.''

''Bir susar mısınız artık? Ortamı daha da geriyorsunuz.''

Yoongi: ''Ekranı görmüyor musun Namjoon? Buradan sağ çıkmamızın imkanı yok.'' kafamı tekrar kamera görüntülerine çevirdim.

Jongin: ''Doğu koridoruna baktın mı?''

Hoseok: ''Evet, batıya da baktım. Her yer onlarla dolu Jongin, hem de her yer.'' sıkıntılı bir nefes verip oturduğu koltukta geriye yaslanmıştı. Diğerleri ise öylece yerde oturuyor, boş boş ekrana veya duvara bakıyordu. Çoktan pes etmiş gibilerdi.

''Mutlaka bir yolu olmalı, yani, olmak zorund-''

Yoongi: ''Ne yolundan bahsediyorsun sen? Bitti işte, buraya kadar. Geberip gideceğiz.''

Seokjin: ''Aslında buraya kadar gelmemiz bile bir mucizeydi.''

Jungkook: ''Doğru söylüyorsun, fazla bile dayandık.'' Jin burukça gülümseyerek kafasını yana çevirdiğinde, gözünden bir damla yaş süzüldüğünü gördüm. Hızlıca yanına çöküp elini tuttum.

''Hey, ağlamana gerek yok Jin, buradan çıkacağız.'' elinin tersiyle göz yaşını silmişti hemen.

Seokjin: ''Bundan nasıl bu kadar emin olabiliyorsun? O şeyler etrafta kol gezerken çatıya ulaşmamız mümkün değil.''

''Bu kadar çabuk pes edeceksin yani?''

Seokjin: ''Pes etmesem ne değişecek? Onlarla savaşabileceğimizi mi düşünüyorsun Namjoon? Kabul et işte, bitti artık.'' diyerek başını öne eğmişti.

''Jin, yapma böyle.'' yüzünü ellerimin arasına almıştım ama hala bana bakmıyordu.

''Bana bak, gözlerimin içine bak.'' hafifçe sarstığımda gözlerini gözlerime sabitlemişti.

''Sen böyle biri değilsin, anladın mı? Benim tanıdığım Jin böyle biri değil.''

Seokjin: ''Yoruldum artık Namjoon, yoruldum. Sandığın kadar da güçlü b-biri değilim b-ben.''

''Sence güçsüz biri olsan, başına gelenlerden sonra hayatına normal bir şekilde devam edebilir miydin, hm? 'Kimse benim yaşadıklarımı yaşamasın' diye çabalayıp kendini insanlığa adadın. Bunun ne kadar güç gerektiren bir şey olduğunun farkında mısın sen?'' gözleri dolmaya başlamıştı.

''Her ne olursa olsun, dik durmayı başarabilen bir yapın var ve bu bana ilham veriyor. Sen Kim Seokjin, tanıdığım en güçlü insansın.'' gözünden süzülen yaşı başparmağımla sildim. Birden kollarını boynuma dolayıp bana sarıldığında ben de karşılık vermiştim. Ciddi anlamda hayranlık beslediğim biriydi ve onu böyle yıkılmış görmek istemiyordum. Geri çekilip gülümsediğini gördüğümde, ben de gülümsemeye başladım.

Seokjin: ''B-Ben, böyle düşündüğünü bilmiyordum. Teşekkür ederim. Senin de gamzelerin bana ilham veriyor.'' dediğinde gülümsememi genişletmiştim. Ondan böyle bir şey duymak hoşuma gitmişti, aynı zamanda da anlam veremediğim bir şekilde heyecanlanmama sebep olmuştu. Yüzlerimizin yakınlığını fark ettiğimde boğazımı temizleyip geri çekildim. Diğerleri hala aynı şekilde oturmaya devam ediyordu.

𝗦𝘂𝗿𝘃𝗶𝘃𝗲Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin