《 Kalbine Söz Geçiremezsin 》

224 25 45
                                    

𝐾𝑇

İrkilerek uykumdan uyandım. Etrafıma baktım, herkes ya uyuyor ya da sesizce oturuyordu. Kook'un telefonuna baktım, saat 01.10'du. Gecenin köründe uyanmaktan nefret ediyordum.

Kapının olduğu yere şöyle bir göz gezdirdim, sabaha kıyasla daha az ses çıkarıyorlardı. Bir an için bütün bunların bir kabus olmasını diledim, gözümü açtığım anda son bulsaydı keşke...

Bizimkilere baktım, hepsi uyuyordu...Bir dakika, Jimin nerede?

Hızlıca etrafa bakınmaya başladım, tabi karanlık olduğu için çok da bir şey göremiyordum açıkçası. Tuvalete mi gitmişti acaba? Tam o sırada büfenin bulunduğu yerden bir ayak sesi geldi. Sesin geldiği yöne doğru baktım, gelen Jimin'di. Yavaşça yanıma çöktü ve fısıldayarak konuştu.

Jimin: ''Niye uyanıksın?''

''Kabus gördüm sanırım.''

Jimin: ''İyi misin peki?''

''Evet. Sen ne yapıyordun büfede, acıktın mı?''

Jimin: ''Ha, yok. Ben...Şey uyku tutmadı da biraz spor yapayım dedim.''

''Gece gece?''

Jimin: ''Evet, fark eder mi?'' dedi gülerek.

''Hayır tabi ki, sporu bu kadar çok sevdiğini bilmiyordum.'' ben de gülerek karşılık vermiştim.

Jimin: ''E tabi, formumu korumam gerek.''

Konuşma bittiğinde sessizlik oluşmuştu. Dudaklarımı yaladım ve konuşmaya başladım.

''Yanlış anlamazsan bir şey sorabilir miyim?''

Jimin: ''Seni dinliyorum.''

''Yetimhaneden bahsetmiştin ya hani, kurallara uyulmadığında ceza verildiğini söylemiştin.''

Jimin: ''Evet?''

''Jungkook'un sorusunu hatırlıyor musun?''

Jimin: ''Onun cevabını mı merak ediyorsun?''

''Ehh...Evet.''

Jimin: ''Neden bu kadar çok öğrenmek istiyorsun Tae?''

'' Sadece seni daha iyi tanımak istiyorum.''

Jimin: ''Niye özellikle beni, peki?''

Sorduğu soruyla heyecanım daha da artmıştı. Açıkçası bunun cevabını ben de bilmiyordum ama bu çocukta beni çeken bir şeyler vardı.

''Ben de bilmiyorum.''

Kafasını duvara yaslayıp derin bir nefes aldı. Gözlerini kapatarak yutkundu.

Jimin: ''Peki öyleyse.''

Cidden mi? Açıkçası anlatacağını düşünmemiştim.

Jimin: ''Yetimhanedeki tek bela sadece görevliler değildi, zorbalar da vardı.''

''Zorbalar mı?''

Jimin: ''Evet, genelde bizden daha büyük olurlardı ve sürekli bizle uğraşırlardı. Onların da görevlilerden aşağı kalır yanı yoktu zaten. Orada herkes en az bir kere zorbalar tarafından dövülmüştür.''

Dediği şeyle gözlerim şaşkınlıktan açılmıştı. Bu nasıl bir ortamdı böyle?

''E peki görevliler? Onlar bir şey demiyor muydu zorbalara?''

Hafifçe tebessüm etti. Daha çok acı dolu bir tebessümdü bu.

Jimin: ''Görevlilerin bizi umursadığını mı düşünüyorsun gerçekten? Zorbalara hiç engel olmadılar...''

𝗦𝘂𝗿𝘃𝗶𝘃𝗲Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin