Bölüm 18 = Kriz

1.8K 174 501
                                    

Song - Emilia Rydberg = Big big world
(Şarkıyı kesinlikle dinleyin. Ne zaman açılacağını anlayacaksınız.🌸)

'Ve bazen bir felaket anında tutunacak dalım ol isterim. Nefes bile alamadığımda beni tutup çeken, kollarına alan ve kulağıma fısıldayan o ses ol isterim.'

/////----/////

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

/////----/////

Lucius gergince odada bir sağa bir sola yürüyordu. Endişeden midesi kasılıyor, kusacak gibi hissediyordu.
Eli yüzü buz kesmişti.

"Bebeğim, sakin olur musun?" dedi oturduğu yataktan kalkan Rodolphus.
Lucius'un düzgün şekilli kaşları çatıldı.

"Olamam, babam geliyor. Babam. Okula. Geliyor!"

Uzun boylu siyah saçlı sevgilisi iç çekerek yanına yaklaştı ve yüzünü elleri arasına alıp dudaklarına uzun, güven verici bir öpücük kondurdu. "Hadi ama Lu," dedi gülümseyerek. "Kimse senden ayrılmamı sağlayamaz. Kimsenin de seni incitmesine izin vermem. Şimdi otur, tamam mı güzelim?"

Lucius başını sallayıp derin bir nefes alarak kendini sakinleştirdi ve omuzlarını dikleştirdi. Rodolphus'un yatağa oturmasını izleyip onu itti ve sırtüstü yattığında üzerine doğru uzanıp başını boynuna gömdü. Anında sevgilisinin bir eli beline sarıldı, diğeri de nazikçe saçlarını okşamaya başladı.

"Sorun olmayacak Lucius. Ben bir Lestrange'im. Malfoy'lar kadar saf bir kana ve devasa bir kasaya sahibim. Ayrıca zaten Black varisi Regulus. Black mirasının büyük bir bölümü onun olacak. Narcissa veya Bellatrix'e ise sadece çeyiz parası ve kasalara sınırlı erişim verilecek. Ben ise varisim. Kasadaki tüm paranın ve mülklerin %60 veya %65'i benim olacak. Her açıdan çok daha iyi ve mantıklı bir eş seçimiyim."

Lucius güldü. "Zengin koca tavladım yani?"

Rodolphus güldü. "Bütün paramı harcayabilirsin bebeğim. Keşke biraz daha büyük olsaydım."

"O niye be?" dedi bir sırıtmaya direnen sarışın.

"Sugar Daddy'in olurdum."

Lucius kahkaha attı. "Aptal," bir anda bütün moralini böyle yükseltebiliyordu işte.

"Lucius," dedi altında hiç de iyi bir anlam olamayan bir şekilde seslenerek.

"Hmm?"

"Baban en az iki saat gelmez..."

"Ee?" dedi Lucius gözlerini devirerek.
Rodolphus bir anda dirseğini yatağa yaslayıp doğruldu ve Lucius'u sırtüstü yuvarlayıp üzerine çıktı.

"Zamanı değerlendirsek mi?"

Lucius elini suratının tam ortasına koyup itti. "Saçma saçma konuşma."

Ikigai (𝑺𝒏𝒂𝒎𝒆𝒔)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin