Bazı Sükunetler Fısıldamaz

12 2 1
                                    

Rutubetli tavanı izlerken açlıktan midemin belime yapıştığını hissediyordum ama önceliğim yemek bulmak değil babamı bu durumun içinden yarasız kurtarmaktı. Bana annemi sorduğunda -ki bunu daha önce hiç yapmamıştı-  2 sokak arkada oturan Sema yengelerde kahve içtiğini söyleyecektim. Sanırım vakit gelmişti çünkü kapı zili bile endişe ile çalıyordu ama benim kapıyı açmaya cesaretim yoktu. Saklanmalıydım kimseye görünmeden annemin geniş yatağında derin bir uyku çekmeliydim. Babam zili çalmakta ısrarcı olmadan anahtarlarını kapının kilidinde döndürdü. Evimizin alanı kare şeklinde olduğundan salonu ve TV odasını görebiliyordum. Kısık gözlerle babamın ellerinde torbalarla tekli koltuğa ilerleyişini izledim. Her zamanki gibi tombik şişelerden 2 tanesi sehpanın üzerine kalanları da buzdolabına yerleştirildi. 15-20 dakika sonra biraz gerinerek yeni uyanmış rolümü oynadım. Evin içerisinde biraz dolaştım saat 21.50 civarıydı. Artık babamın bana annemi sormasını beklemeye başlamıştım hatta sorması için bir süre onunla beraber TV izledim ama sormadı, sadece içiyordu. Babamın yüzüne bir karanlık çökmüş ten rengi zifiri karanlık , gözleri kısık ve kanlı TV izliyor kanalda oynayan sitcoma mimik dahi oynatmıyor  aklını seyahate çıkarmış gibi görünüyordu. Sadece bir ara buzdolabına gidip farklı bir şişe ve su ile birlikte geri döndü. İstinasız her gün bu manzarada babamın düşünceli tavırlarını izledim. Ne okulumu ne arkadaşlarımı ne de Sadığı düşünebiliyordum. Babam bazen çok geç saatlerde geliyor bazı günler gelmediği zamanlarda oluyordu. Bir keresinde üstü başı yırtılmış dirsekleri ve kaşının üzerinde yaralar ile soluk soluğa geldiği de olmuştu. Teyzem annemin kaçtığını bildiği için ara sıra eve uğruyor mutfağı dolduruyor cebime üç beş kuruş sıkıştırıp gidiyordu. Artık komşularımız da her şeyden haberdardı ve teyzem kendi evine giderken gözünün arkada kaldığını bu işin böyle olmayacağını söylüyordu. Bir kaç hafta aradan sonra teyzem babamla konuşmuş olmalı elinde iki valiz ile gelerek bana eşyalarımı toplamamı artık onlarla birlikte yaşayacağımı söyledi. Seçim şansım yoktu olsa dahi kesinlikle teyzemle yaşamayı seçerdim. Hemen dolaplarımı boşalttım zaten fazla eşyam yoktu. Arkadaşlarımla bile vedalaşmadan içimde koca bir sevinçle evin kapısını kilitleyip çıktık. Onlarla yaşamayı istiyordum nedendir bilinmez teyzemlerin çocuğu olmamıştı eniştem 2.evliliği olmasına rağmen mutlu bir hayat sürüyorlardı ve bana çok değer veriyorlardı. Onların desteği olmasa bu yaşıma kadar ayakta kalabileceğimi düşünmüyordum. Yaşadıkları 3 evin biri İzmit'te fakat yılın çoğunu Balıkesir Erdek'te şirin bir evde dingin hayatın tadını çıkartarak geçiriyorlardı. Her şeyden önce bana gösterdikleri küçük bir ilgi bile benim ayaklarımın yerden kesilmesine neden oluyordu zaten beklediğim gibi annemin kaçışından sonra, babam tarafından ilgi görmemiştim. Şehrin ılık esintisini hissettiğimde tüm dertlerimi unutmuş bir an önce arabadan inip evin demir bahçe kapısını açıp yeni dünyama koşmak istiyordum fakat eve girmeden önce köşedeki süpermarketten hayatımda görmediğim kadar uzun bir fişe sahip alışverişimizi gerçekleştirdik. Fişin 3/1'i teyzemin bana sunduğu ödüllerden oluşuyor bu ödüllerin içinde sadece bayramlarda mahallemizin zenginlerinden Türkan yengenin dağıttığı çikolatadan tutun, türlü türlü dondurmalar, çeşit çeşit cipsler, daha önce hiç olmayan ev terliğim, suluboyalarım vardı. Sonunda bahçe kapısına ulaşmıştım. Kapıyı araladığımda beni ilk olarak teyzemin kedileri karşıladı. Biri sarı-siyah diğeri ise renkli gözlü gri tüyleri olan yavru sayılabilecek nitelikte birbirinden tatlı kediler ayaklarıma dolanmaya başladığında kendimi cennette hissediyordum bunlar bizim sokağımızdaki hırçın kedileri hiç benzemiyordu. Eniştem eve hiç girmemiş bahçedeki barbekü alanında ateşi yakmış burnumuza mis gibi balık kokularını ulaştırıyordu. Güzel bir akşam yemeğinden sonra benim için hazırladıkları odaya uyumak için girdim. Sanırım hayatımın en güzel uykusuna hazırlıyordum kendimi. Karanlıkta uyumaya alışık olduğum için odanın köşesinde bulunan şaşaalı lambaderi kapattım bir kaç dakika babamı düşündükten sonra uyumuştum. Her şey bu kadar mükemmel olamazdı kafamın içinde gezinen obsesyonlar beni bulunduğum durum içerisinde rahatsız etmeye başlamıştı. Her günüm birbirinden güzel geçiyor fakat babama duyduğum acıma hissi onu daha fazla düşünmeme neden oluyordu. Hele ki son zamanlardaki sessizliği, karanlık depresif tavrı sürekli gözümün önüne geliyor bir insanın eşinin  kaçmasına nasıl bu kadar kayıtsız kalabildiğini görmek beni hayretlere düşürüyordu. Annem aklıma geldiğinde ona olan nefretimin büyüklüğü özlemimi bastırıyordu. Bunlara rağmen iyi düşünüyor ve gündelik hayatımda yaşadığım ilklerin tadını çıkarıyordum. Aradan 3-4 ay geçmiş teyzem eski okulumdaki öğretmenleri bir şekilde ikna ederek girilmeyen sınavlar nedeniyle sınıfta kalmamı engellemiş, kaydımı eski okuluma göre yaşadığımız bölgedeki daha nezih bir okula aldırmıştı. Artık normal bir birey olduğum için yeni arkadaşlarımla tanışmak için can atıyor birileri beni bu tekrar doğmuş halimle tanısın istiyordum. Teyzem bir kaç gün önce kayıt için lazım olan evrakları istemek için babamı aramış ulaşamayınca gün boyu süren resmi kurum çilesini çekip halletmişti. İhtiyacım yoktu ama evde kalan bir kaç parça okul eşyası için aynı zamanda babamı da görebileceğimi düşünerek teyzeme eve gitmemiz gerektiğini söyledim. Eniştem benim için çalıştığı şirketten bir günlük izin aldı ve yola çıktık. Arabanın penceresinden dışarıyı izlerken belki beni görünce saçımı okşamasını ya da güzel bir söz söylemesini umut edip babamı düşünüyordum. Söylediklerimden birini yapsa ömür boyu babamla yaşamaya razıydım. İçimi kaplayan kasvetle beraber mahalleye girdiğimizi anlamıştım  kurtulduğum çukura geri bırakılıyor gibi hissediyordum. Oturduğumuz binanın önüne geldiğimizde Sadığın annesi balkonda çamaşır asıyordu. Konuşmaya hasret tavırla teyzeme hal hatır sormaya başlamıştı sanki çamaşır asacak başka zaman yokmuş gibi geleceğimiz saati denk getirmişti. Onlar laflarken eniştem zile bir kaç kez bastıktan sonra parmağını zile sabitlemiş hiç çekmiyordu fakat kapıyı kimse açmadı. İşe gitmiş olamaz çünkü çarşamba günleri  çalışmazdı. Nihayet teyzem lafın arasına zar zor girip Sadığın annesine babamı sorabilmişti. En son 3-4  gün önce eve girerken gördüğünü fakat  günlerdir ayak sesi duymadığını belki de eve geç gelip erken saatlerde çıkabileceğini söyledi. Eniştem pes etmeden zile basmaya devam ediyordu ama benim kapının açılacağına dair bir umudum kalmamıştı. Sadığın annesi dış kapıyı açtıktan sonra merdivenleri çıkmaya başladık. Hepimiz endişeliydik son umut iç kapıyı da 15-20 dakika kadar çaldıktan sonra eniştem cüzdanından kredi kartını çıkardı. İkiye katlayıp kapı ile kilidin olduğu ince aralığa sokup yukarı aşağı hareket ettiriyordu. Hepimiz şaşkın gözlerle onu izliyor kimse yaptığına anlam veremiyordu. 5 dakikalık uğraşın ardından su içinde kalmış kaşlarının üzerinden ter damlaları akıyordu. Kartı teyzemin eline tutuşturup ayakkabılıkta duran 2.5 litre boş şişeyi ortadan kesti bir parça alıp katladı. Sert plastik ile aynı işlemi uyguladığında ikinci bir hamleye gerek kalmadan kapı açıldı. Eniştem ses çıkartarak tedirgin adımlarla içeriye yürüyor ben de teyzemin arkasından ilerliyordum fakat burnuma garip kötü bir koku geldi. Bir anda eniştem odanın içine girmeden kulaklarımdan asla silinmeyecek o çığlığı attı. Sadığın annesi beni evden çıkardı ne olduğunu anlayamadan içeriden gelen teyzem ve eniştemin çığlıkları kulaklarımı inletiyordu. Teyzemin şuuru kaybolmuş nutku tutulmuştu. Eniştem tek eliyle burnunu kapıyor diğer eliyle telefonda acil servisi arıyordu. Beni binadan çıkardılar çok geçmeden tüm ahali binanın etrafına toplanmış gelen sağlık ekipleri ve polisler kalabalığın anlamlanmasını sağlıyordu. Sarı bir bant ile çevrelenmiş olan evimize değişik kıyafet ve eldivenler giymiş insanlar giriyordu. Kalabalıktan duyduklarıma göre babamın sükuneti artık sonsuzluğa kavuşmuştu. Ben sessizliğin fısıldamasını beklerken beynimin içinde hiç durmayan çığlıklarla yaşıyordum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 27, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

intiharın öncesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin