"Sadece herkes gibi hayatta kalmaya çalışmak, ki çoğumuz bunu başaramaz."
Winters kalede dolaşırken büyük bir not defteri buldu. Sol eliyle sayfaları incelemeye başladı. Üç tane kadın resmi vardı. Yazılmış notları sırayla okumaya başladı. "Tedaviden bu yana 1 gün geçti. Üç kızda kıpırdamayı kesti, ölü gibiler... En büyük olanın ağzından bir böcek çıktı. Sıradan bir sineğe benziyordu."
Dehşet içinde diğer notu okumaya geçmişti. "Tedaviden bu yana 2 gün geçti. Üç cesette sineklerle kaplı. Görünüşe bakılırsa cesetleri yiyorlar. Pencereyi açtığımda sineklerden bazıları yere düştü. Görünüşe göre soğuk onları donduruyor. Böceklerin daha fazla zayıflamasını önlemek için pencereyi hemen kapattım." Ethan bu yazanları ilk başta iğrenç bulmuştu ama okudukça kafasında bazı şeyler oluşmaya başladı.
"Tedaviden bu yana 4 gün geçti. Üç cesette sinekler tarafından neredeyse tüketildi. Geriye sadece insan figürlerini andıran karanlık yaratıklar kaldı. Saat öğleni geçti ve böcekler renk değiştirmeye başladı. Yüz tarafında olanlar beyaza, dudak tarafında olanlar kırmızıya döndü." Winters'ın aklına bu kızlar onun etrafında her olduklarında bir güve görmesini açıklıyordu. Soğuk onların zayıf noktasıydı. Son notuda okudu Ethan "Tedaviden bu yana 6 gün geçti. Böceklerin kütlesi tekrar insan vücuduna dönüştü. Üçüde sanki yeni doğmuş bebekler gibi bana bakarak uyandı. Onlarla aramızda bir tür bağ hissediyorum. Sanki ben anneyim onlarda kızlarımmış gibi. İsimlerini çoktan seçtim bile: Bela, Daniela ve Cassandra."
Winters şimdi her şeyi anlamıştı. İlk başta kızlar onu ellerinden asarken 'Tabii ki anne' demişlerdi. Ethan sonradan babalarını merak etmişti ama merakının boşuna olduğunu şimdi öğrenmiş oldu. Odadan çıkarken diğer odanın köşesinde onu bir Moroaica bekliyordu. Winters korksada silahıyla hemen ateş etti. Yaratık biraz sendeledi ama genede Winters'ın boynundan bir ısırık almaya çok meraklıydı. Sarışın adam yaratığın tam şakağına silahı dayadı, canavarın kötü kokusunu iliğine kadar hissedebiliyordu, ve son kalan kurşununu da sıktı.
Dışarıya çıktı. Soğuk gerçekten ürkütücüydü. Winters hemen Büyük Salona girdi. Ama onu bir misafir bekliyordu. Tam büyük merdivenleri çıkarken etrafını güve böcekler sardı. Adam önünü göremediği için merdivenin bir basamağına ayağı takıldı. Cassandra bir kahkaha attı. Kurbanlarının perişanlığını izlemek ona her zaman pahabiçilmez bir haz verirdi.
Adam hızla ayağa kalkıp merdivenleri çıktı. Balkonlarda yürürken Cassandra birden adamın üzerine atladı. Ethan hareket edemezken, Cassandra bir ısırık aldı. Winters acıyla bağırdı. Sızlayan vücudu gözünün dolmasını sağlamıştı. Winters son kalan gücüyle kızı ittirdi. Ortanca Dimitrescu gülümseyerek. "Annem lezzetini kaybettiğini düşünüyor, ama bence çok lezzetlisin!" Winters böyle bir itifatı geri çevirip kaçmaya başladı. O kadar hızlı koşuyordu ki Cassandra onu kaybetmişti. Sinirle yere bir tekme attı kız.
_
O sırada Winters bir kapının kilidini açıp içeri girdi. Kapıdan girer girmez etrafını tekrar haşereler sardı. "Tekrar mı? Sokayım böyle işe!" Diye söylendiği sırada bir kahkaha duydu. "Demek sonunda beni görmeye geldin!" bir kıkırdama ve "Kimse bana o kadar süre karşı koyamaz zaten." Kızın bedeni tam ortada belirdiği zaman. Winters cam ararken yukarıyı gördü. Tam kızın üstünde. Güvelerden önünü göremediği için ateş etmesi zor oluyordu. Etrafta güveler kaçarken sonunda camı görebildi ve ateş etti. Ama bir sorun vardı... kurşunlar işe yaramıyordu.
"Hadi biraz eğlenelim!" Winters bir ipucu ararken Daniela adamın üzerine atladı. İştahla adamdan bir ısırık aldı. Ethan yeter dercesine kızı ittirdi. Omzu çok acıyordu. Her yeri sızlıyordu. Acıdan bacaklarının gücü kesilmişti. Onlara hareket etmelerine dair bir komut veremiyordu. Birkaç göz yaşı düştü gözlerinden tam şuan sonunun geldiğini düşünmüştü ki bir kol gördü. Bu kol yukarıdaki camı açıyordu. Bacağından kanlar akmasını umursamadan koştu adam. Kolu kaldırdığında Daniela acıyla haykırdı. Winters'a doğru koşmaya başladığı zaman Tüfeğinni çıkarıp sıkmaya başladı adam. "Agh! Oh, bu çok acımasızca!"
Kız odanın arkalarına kaçtı. "Bunu neden yapıyorsun!?" Daniela ağlamaya başlamıştı. "Neden!?" Ablasını öldürmüştü şimdi ise sıra kendisindeydi. Belki de onun sonu böyleydi, Alcina Dimitrescu onu evlat edindiği için çok mutlu olmuştu. Güzel anlar geçirmişti. Ve günün birinde bunları mahveden bir adam çıkagelmişti. Kız sinirlendi birden, bağırdı. "Çok soğuk!" adamın ona böyle bir işkence çektirmesinin cezasını ödetecekti. "Bu bir rüya, bir rüya!" Winters bir 'tıh' sesi çıkardı ve ekledi. "Asıl gerçekler şimdi başlıyor!" Kızını bu pisliklerin elinden kurtaracaktı, ne olursa olsun.
"Herkes çok mutluydu ama!" gözyaşları içinde ekledi Daniela. Winters'ın tüfeğindeki mermi bitmişti. "Siktir!" diye bağırdı. Kız kahkaha attı. Winters çantasını yoklarken küçük bir tüfek buldu. Zaferle gülümsedi. Kız tam ona atıldığı sırada çantasından küçük siyah tüfeği çıkarttı. Daniela bir an korkuyla duraklasa da bir süre sonra kaşlarını çatıp hırladı. Tam kaçmaya yeltenmişti ki bir şey onu yavaşlattı... Bir kurşun. Soğuk canını yaksada adama doğru koşmaya başlamıştı şimdi. Eğer o ölecekse beraberinde bu aptal adamıda götürmesi lazımdı.
Kurşunlar onu yavaşlatıyordu. Winters'ın alnından bir ter süzüldü, resmen silahın ısısını hissediyordu. Daniela o an vücudunu zar zor hareket ettirmeye başladı. Elleri ve bacakları çok üşümüştü. Acı gerçek gözler önündeydi şimdi... Kızın perişanlığı Ethan'ı cesaretlendirmişti. Kolu ağır silahı taşımaktan ağrısada aldırış etmedi. Acımasızca, canice tüfeğinin kurşunlarını Daniela'nın bedenine boşalttı. Şuan onu kurtaracak kimse yoktu, hiçkimse.
"Ölmek... istemiyorum..." sağ eli havada bir şekilde donmuşu kız... Winters donan bedenin parçalanışını izlerken terini sildi. "Böceklerden bıktım artık."
_
Leydi sıcacık odasında otururken sebepsizce yıllar önceki müzik grubunda söylediği bir şarkı sözünü hatırlamıştı. "Sadece herkes gibi hayatta kalmaya çalışmak, ki çoğumuz bunu başaramaz. Tanıdığımız hiçkimseye rastlamamak ve onları bulma ümidimizi kaybetmeye başlamak... Biz ve diğerleri , yolumuz bitene ve bu umutsuzluğu durdurmak için bir araya gelene kadar. Hayatta kalmaya odaklanmaya çalışırız, ancak yeni engeller daha yakın hale geldikçe bunu yapamıyoruz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Penumbra・ Dimitrescu' daughters│(ESKİ İSİM) (DEVAM EDİYOR)
Gizem / Gerilim"Cassandra! Buraya gel, şimdi. Oyun bitti. O adamın kafasını istiyorum, şimdi git." "Tabi ki anne." ━ Oyunda Alcina'nın kızlarını daha çok görmek isteyenler için doyurucu bir hikaye♥