Señorita (AlNaz)

26.Bölüm(Seans)

Ali Yiğit başta olmak üzere Odada oluşan durgunluk Nazlının gözlerinin kararıp fermanın kollarına bayılmasıyla son bulur...

ferman : (Nazlıyı tutmaya çalışır. Çenesini tutamadığı için kendine kızıp söylenir) Evet... Karnındaki çocuktan haberi yokmuş!

☆

Gözlerini sildi önce genç adam. Etrafın dağınıklığına aldırmadan yerdeki masa ve devrilmiş komidinin üstünden atlayarak lavobaya gitti. İki saat içinde kaç kere yüzünü yıkadığını bilmeksizin tekrarladı bu Eylemi. Canını acıtmak istiyordu. Hem sevdiği kadının, Hemde kendinin. Kendine fiziksel bir acı vermek isterken geride bıraktığı Açelya'ya sadece vicdan azabı çektirmek istiyordu. Gözü dönmüş gibiydi. Sadece duyduğu bir kaç cümle onu delirtmeye yetmiş gibi...

doruk : LANET OLSSUUUUNN!

Elindeki Yirmi Sekiz'inci kağıdınıda buruşturup yere savurdu. Bişeyler yazıyordu Açiye. Onu tıpkı demir gibi bir mektup parçasıyla terk etmek istiyordu. Tek fark, Onun gideceği zaman ve mekan sınırlarıydı. Bedenini dünyadaki ebediyete terk edip, Ruhuyla birlikte ayrılıcaktı burdan...
Kafaya koymuştu!
Elindeki kalemi öyle sıkı tutuyorduki sanki birazdam mürekkep fışkırıp tüpünden firar edicekti. Sakinleşmeye çalıştı bir anlığına. Mektubunu sakin bir kafayla yazıp bitirmek istedi. Usul usul uzun cümlelerle aktardı kağıdına hislerini. Gözlerinden düşen bir kaç damla göz yaşının kağıttaki mürekkebi bozmasını aldırmadı. Hâlâ okunabiliyordu. İşi bittiğinde ise kağıdını zarfa koyup yattığı yatağın üstüne bırakarak çıktı odadan.
Tek hedefi asansöydeki Teras katın numarasıydı...

YENİ BÖLÜM
🎬

Beni takip ederek spoilerlardan ve duyurulardan haberdar olabilirsiniz...

SINIR 115 VOTE
🖤

Ölmeye yatıyorum, eğer bir sonsuzluk varsa; Sonsuzluk olmak istiyorum. İsmi anılmayan, gözleri görmeyen, yaşamayan bir sonsuzluk...

Adalet Ağaoğlu

Nazlının bayılmasının ardından Ferman onu kanepeye yatırmıştı. Kolanya koklatarak kendine getirmeye çalışıyordu. Bir yandanda göz ucuyla Ali'ye bakıp, onunda nazlı gibi bayılıp bayılmayacağını kontrol ediyordu. Açelya da nazlının başını dizlerine koymuş, yüzüne yapışan saçlarını geriye atarak ayılması için hafifce yanağına vuruyor ve sarsıyordu...
Adil mi? O çoktan Sevinçle odanın içinde bir oyana bir bu yana koşturduktan sonra Selviyi bulmak için adeta hastanede depar atarak geziyordu. Torun heyecanıyla ne yapacağını şaşırıp bayılan nazlıya bile bakmadan odadan yok olmuştu.

ferman : Ali? Şşş!

Ali Yiğit Fermanın Nazlıya Hamile olduğunu söylediği zaman diliminde takılı kalmış. Yatağında oturur pozisyonda öylece donmuş bi halde bayılmış olan nazlıyı seyrediyordu.
Fermanın ikazlarına rağmen kendine gelmeyince. Açelya, Nazlının yanından ayrılarak Ali Yiğite yaklaşıp omuzlarından tutarak sarsmaya başladı.

açelya : Ulan yerimi şimdi şok geçirmenin Ali! Şşş! Kime diyorumm!!!

ali : (Başını yavaşça çevirip Açi'nin yüzüne bakar) B- Bebek!

açelya : (Gülerek) Günaydın Canım!

ali : HAMİLEYİM!

açelya : Evet! Gel koş ultrasona gidip bakalım kaç aylıkmış!