NO BODY NO CRİME | TAESOO

14

I HATE U 1K OLDU!

LİSA

Jisoo ve Taehyung karakola gitmişlerdi. Bizse okulda geziyorduk. Kimse yoktu okulda. Bir tek etütlere kalan bir kaç öğrenci ve bir kaç öğretmen. "Çocuklar neden hala burdasınız?" dedi bir öğretmen.

"Biz matematik etütüne kalıyoruzda sınıfı bulamadık." dedi Jennie. "Diğer merdivenden çıkarsanız daha kolay ulaşırsınız ama madem buraya kadar geldiniz..." dedi hoca. "Bir üst katta 10-A'da." dedi hoca. Önünde saygı amaçlı eğilip teşekkür ettik.

Hızlıca yukarı çıktık. "Nayeonun dolabının anahtarı yok." dedi Namjoon. "Bir aralar en yakın arkadaştık." dedi Rose ve hızlıca merdivenlerden çıkmaya başladı. Peşinden çıkıyorduk.

Rose okula yeni geldiğinde tam zengin kızdı. Her önüne geleni eziyordu Nayeon gibi bu yüzden iyi arkadaş olmuşlardı ama Jimine aşık olunca Jennie ve benle arkadaş olmaya çalıştı sonrada iyi bir insan oldu ve Jiminle hala sevgili değil. Jimin Rosenin onu sevdiğini bile bilmiyor.

Nayeon geçen seneki yıllığa kendini öven bir yazı paylaşmıştı. Şu kızın özgüveninden binde biri bende olsa harika danslarımı internette paylaşabilirdim.

"Nereye gidiyoruz?" dedim. "Nayeonun yedek anahtarını almaya." dedi. "Spor salonuna mı?" dedim. "Evet. Dolabında insanlarla ilgili her şey vardır bu yüzden yedek anahtarını iyi bir yere saklaması gerekir." dedi Rose.

"Nerde peki bu anahtar?" dedi Jungkook. "Tam olarak." dedi Rose ve basketbol toplarını gösterdi. "Bir topun içinde ama hangisinin içinde bilmiyorum." dedi Rose. "Peki sen nasıl hala hatırlıyorsun?" dedi Jimin. "İnsanlara karşı kullanman gereken bazı şeylerin olmalı Jimin." dedi Rose ve basketbol toplarına yürüdü.

Jimin ağızı açık Roseyi izliyordu. "Çok güzel değil mi?" dedi Yoongi. Jimin kafasını salladı. "Ne? Yani hayır sadece arkadaşım!" diyip Rosenin peşine düştü. Gülmemek için kendimizi zor tutuyorduk.

"Jennie." dedi Rose. Jennie eteğinden çakı çıkardı. Çocuklarla ben şaşkınca bakıyorduk. "Rosenin bana öyle bakmayın." dedi Jennie. Hepimiz Roseye baktık.

"İnsanlar peşimde ne yapayım." dedi. Çakıyı basketbol topuna batırış şekli beni korkutmuştu. "Korkmayın size bir şey yapmam." dedi çakıyı sallayarak. Yere attı sönmüş basketbol topunu. "Namjoon." dedi Rose ve başka bir topu patlattı. "Ne? Yani efendim Rose-sshi?" dedi Namjoon.

"Nayeon senin hakkında fazla zeki bu yüzden onun bir açığını bulmamız lazım diyordu." dedi Rose ve başka bir sönük basketbol topunu yere attı. "Bulamadı." dedi ve gülümsedi. "Nayeonla kavga edince karakolluk olmuştuk bu yüzden polisler beni sorguya aldı." dedi Rose.

"Ney kavgası ettiniz?" dedi Jin. Rosenin gözünden yaşlar dökülmeye başladı. "Barda bir kaç adamı dövmüştük." dedi gülerek. "Ne?" dedi Hoseok ve gülmeye başladı. "Sonra biririmizi dövdük." dedi Rose. "Yaklaşık 1 ay küs kalmıştık sonra barıştık." dedi.

Basketbol topunu salladı. "Bunda!" dedi. Topu patlattı. İçinden küçük bir anahtar çıktı. Yoongi yerden aldı ve "Gidelim." dedi.

Jiminin telefonu çalmaya başladı.

"Edendim Taehyung?"

"Ne?!"

"Biz dolabın anahtarını bulduk şimdi Nayeonun dolabına bakacağız."

"Kapa kapa detay verme!"

"Ne olmuş?" dedi Jennie. "Sananın cesedini terk edilmiş tren yolunda bulmuşlar ama bu seferde Nayeonun cesedi kayıpmış." dedi Jimin. "Ve Sananın vücudan KJM yazıyormuş. Büyük harflerle." dedi Jimin.