Kim Taehyungun kuzeni Kim Jisoonun en yakın arkadaşı intahar etiği düşünülür ama yaklaşık 1 yıl sonra bunun bir cinayet olduğu ortaya çıkar. Kim Taehyung kuzeninin katilini Kim Jisooda en yakın ve tek arkadaşının katilini bulmak ister.
- rahatsız ol...
Bir haber kanalıydı. Nayeonun cesedide bulunmuştu ama yanında Rosenin evindeki korumalarıda vardı. "Ne oldu Jisoo?" dedi Jin. "Eee..." dedim. "Nayeonun cesedini bulmuşlar ve senin korumalarınında cesedi ordaymış." dedim Roseye bakıp.
Taehyunga baktım ve "Ve..." dedim. "Üstelerinde senin isminin kısaltması var." dedim. "Ne?!" dedi Taehyung. "Ya suçu sana yıkmaya çalışıyor yada bir dahaki şeyi sensin." dedim. Buna asla izin vermezdim.
Dedektif arıyordu. Bu saatte mi? Her şeyi biliyordu zaten. Telefonu açtım.
"Edendim?"
"Tahmin ettiğim gibi. Okula siz mi girdiniz?"
"Evet."
"Direkt kabul ettin. Bir şey mi oldu?"
"Evet."
"Ney?"
"Bir kaç dakika önce bir şey okudum ve aklıma iki fikir geldi ikiside birbirinden korkunç."
"Gördün demek."
"Arkadaşını savunmayacak mısın?"
"İhtiyacı yok sadece aklıma ikinci gelen şeyin olduğunu fark ettim."
"Neymiş?"
"Bence ben dedektif olmalıyım sen mesleğini bırak istersen."
"Çok cesur konuşuyorsun."
"Doğruyu konuşmak ne zamandan beri cesurluk oldu?"
"Pekala arkadaşın sornaki kurban olabilir sende bunu fark etmişsindir."
"Korktuğumda bu. Şimdi ne yapmayı planlıyorsun?"
"İlk önce sizi uyarmıştım. Araştırmayı bırakın artık. Başınız belaya girdi!"
"Taehyung ordaysa ona söyle sadece evden okula gitsin."
"Duyuyor seni."
"Ne fark eder? Rosenin evi güvenlik kaynıyordu ve rahatlıkla girdi."
"O zaman bu işi çabuk çözmeliyiz."
"Diyorsunki iş birliği mi?"
"Kesinlikle."
"Karakola geliyoruz."
"Bekliyorum."
Telefonu kapadım ve Namjoona baktım. "Karakola lütfen şöför bey." dedim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Karakola gelmiştik ve dedektifin odasındaydık. "Süt falan?" dedi. "Bizi fazla hafife alıyorsunuz." dedi Jennie. "Asla." dedi. "Anlatın bakalım." dedi.
Anlattık. "Vaov. Şaşırtınız beni." dedi. "Haftalardır aradığım şeyler meğersem sizdeymiş." dedi. "Aynen. Şimdi ne yapacaksınız?" dedim. "Bu işten çıkıyorsunuz." dedi. "Nasıl?!" dedi Jin. "Şöyleki ben sizin güvenliğinizden sorumluyum ve daha 16 yaşındasınız." dedi. "Genede senden çok şey bulduk ve bizim bulduğumuz şeylerle dedektif olabileceğini mi sandın?!" dedim.
"Hayır." dedi. "Bilgilerinizi kullanacağım ve karili hızlıca bulacağım." dedi. "Şimdi bana hemen günlüğü verin. Yoksa ben günlüğü bulana kadar burdan çıkışınız olmaz." dedi dedektif.
"Kandırdın bizi." dedi Yoongi. "Siz sadece 16 yaşındasınız ve sizi kesinlikle hafife almıyorum." dedi. "O zaman devam et ve bu işin burda bitmediğini bil!" dedi Taehyung.
"Günlük." dedi. Jungkook hepimize baktı ve belinde sakladığı günlüğü çıkartıp dedektifin önüne koydu. "Artık arkadaşınız güvende." dedi. "Her şeyin o günlükte olduğuna nasıl bu kadar emin olabiliyorsun?" dedim.
"Değilim sadece tahmin." dedi. Jungkookun omzuma dokunduğunu hissedince ona baktım. Sonra arkasına. Gülümsememek için kendimi zor tutum. "Sadece şunu söyleyeyim biz bulacağız katili ama senin elinde sadece bize ait olan bilgiler olucak." dedim ve ayağa kalktım.
"Bu kadar iddalısın yani?" dedi. "İddalıyız." dedim.
Odadan çıktık. Jungkooka baktım ve "Ona ne verdin?" dedim. "Bir kaç çizimin olduğu bir defter." dedi. Yes! Yes! Yes! Jungkooka sıkıca sarıldım.
"Bir an her şeyin sonuna geldik sanmıştım." dedim.
BÖLÜMÜ OYLAMAYI UNUTMAYIN
DİĞER KİTAPLARIMADA BAKABİŞİRSİNİZ
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
