12-Kaza

360 21 8
                                    

Eymen acaba nasıl bi süpriz yapacaktı , umarım güzel bir şeydir bu kadar çok heyecanladığıma değer.
O heyecanla mesaja hemen cevap verdim; "Peki gelirim :)"
Aslında hemen gitmemem gerekiyordu ama hayır diyemedim, hem Eymenin en önemli özelliğini öğrenmiştim artık, sevdiğini sahipleniyordu Eymen ve bu özelliği gerçekten çok hoşuma gitmişti, beni koruyacağını biliyordum ona güveniyordum da artık.
Umarım bir gün bu güvenimi boşa çıkarmazdı.
Aslında hala aklım almıyor Eymen gibi bir çocuk, bende ne görmüştü de bu kadar etkilenmişti, güzelliğim desem sıradan bir kızım etrafımda daha nasıl kızlar var, davranışlarım desem kimseyle konuştuğum bile yok ki davranışlarımı nerden bilebilir.
Bigün bu soruyu Eymene soracağım "Benim hangi özelliğimden etkilendin bu kadar gerçekten çok merak ediyorum, Eymen."
Uyku iyice bastırmıştı, saatte geç olmuştu zaten en iyisi uyumaktı sonuçta yarın büyük gün, kendimi iyi hissetmeliydim ve bunun için de güzelce dinlenmem gerekiyordu.
Alarmımı kurup telefonumu sarja taktım, ışıkları da kapattıktan sonra kendimi hemen yatağa attım.
O yorgunlukla hemen dalmışım, sabah alarmın sesiyle uyandım uyanmak istemiyordum ama Eymeni ilk buluşmadan bekletemezdim.
Yatağımı düzelttikten sonra banyoya gittim elimi yüzümü güzelce yıkadıktan sonra uykumun açılmasını bekledim.
Bi beş dakika boş boş oturduktan sonra kıyafetlerimi seçmek için dolabımı deşmeye başladım, çok kıyafetimin olmasına rağmen hep aynı şeyleri giyiyordum farklı birşey giyince kendimi bi tuhaf hissediyorum insan diğerlerine alışınca başkası tuhaf geliyor.
Yine farklı şeyler seçmeye çalışsamda klasik kombinim, siyah pantolan bordo gömleğimi giydim.
Saçlarıma da maşayla hafif dalgalar verdikten sonra çantamı hazırladım, makyaj yapmak istemiyordum çünkü Eymene karşı doğal görünmek istiyordum.
Ceketimi de giydikten sonra aşağı indim, ayaktan birşeyler atıştırdıktan sonra evden çıktım.
Parka yaklaştıkça kalbim daha da hızlı çarpıyordu.
Eymen çok farklıydı şuana kadar tanıdığım insanlardan bi farkı vardı bunu hissedebiliyordum, böyle birlikte vakit geçirdikce de daha yakın olacağız buna inanıyorum.
Biraz yürüdükten sonra parkın içinde Eymenin beklediğini gördüm, bi ileri bi geri gidiyordu galiba o da benim kadar heyecanlıydı.
Yavaş yavaş adımlarla Eymenin yanına gittim ne düşünüyorsa beni fark etmemişti kafasını eymiş bi ileri bi geri gidip duruyordu.
"Günaydın Eymen." diyerek onu düşüncelerinden kurtardım.
"Ah özür dilerim görmedim geldiğini seni düşünüyordum da."
Cidden beni mi düşünüyordu da bu kadar dalıp gitmişti?
Söylediği şeye diyecek birşey bulamadığım için gülmekle yetindim.
"Geldiğin için teşekkür ederim Sidelya."
"Sana inanmak istiyorum Eymen."
Ona inanmak, güvenmek hatta sevmek istiyordum, onunla mutluluğa adım atmak istiyordum.
"Herşey, senin kadar güzel olacak Sidelya."
"Umarım dediğin gibi olur Eymen."
Bi dakika bana güzel mi dedi evet gerçekten dedi, insan bi teşekkür eder tabi benim jeton biraz köşeli olunca ancak anlayabildim.
"Hadi şimdi benimle gel seni biyere götüreceğim."
"Tamam hadi gidelim çok merak ediyorum şu süprizi."
Diyip saf saf sırıttım, Eymene bakarken kendimde olmuyordum bu bir gerçekti.
Biraz yürüdükten sonra karşıda su yeşili küçük, tatlı bi motosiklet göründü.
Yoksa bu Eymenin miydi?
"Maceraya hazır mısın Sidelya?"
Ne macerası ya, bu çocuğun aklında ne var çok merak ediyorum.
"O motosiklet senin mi?"
"Evet, yoksa beğenmedin mi yada korkuyomusun binmekten?"
Ne korkması ya ben mi korkucam, aslında biraz korkuyordum ama yanımda Eymen vardı bu korkumu ona belli etmeye hiç ama hiç niyetim yoktu.
"Hayır tabiki de Eymen, ne korkması."
"O zaman sorun yok Sidelyacım hadi gel benimle."
Motosikletin yanına gittiğimiz de Eymen hemen bindi ve elini bana uzatarak;
"Hadi atla küçük hanım."
Deyip o tatlı gülümsemesiyle güldü tabiki de ben bu gülüşe dayanamayarak hemen arkasına atladım.
"Sıkı tutun Sidelya."
Tutuncak yer yoktu ki nerden tutuncaktım o yüzden, ellerimi arkama alıp Eymenin motosikleti çalıştırmasını bekledim.
Ve Eymenin dediğine göre macera başlamıştı, ilkler de gayet yavaş gidiyordu ama tek tük araba geçen bi yola saptığımızda hızlı gitmeye başlamıştı bende korkudan birden kollarımı Eymenin beline sıkıca sardım.
Cidden şuan Eymene sarılıyordum, rüzgarla birlikte kokusu burnuma çarpıyordu evet bu harika birşeydi gerçekten o kadar çok mutluydum ki.
"Nasıl gidiyor yolculuk küçük hanım?"
Eymenin sesine bakılırsa bu durumdan gayet memnundu hatta bilerek hızlı gidiyor bile olabilirdi.
Açıkcası bende halimden gayet memnundum böyle saatlerce yolculuk yapabilirdik.
"Gayet güzel, ama biraz daha yavaş gitsen daha iyi olacak sanki."
Biraz da olsa korkuyordum, gayet normal bir şeydi de korkmam.
"Bu daha ne ki şimdi izle ve gör."
Eymen birden daha da hızlanmaya başladı, şimdi biraz değil galiba çok korkuyordum Eymene seslenip yavaşlamasını söylesem de beni dinlemiyordu kendini kaptırmıştı, sanki beni duymuyordu.
Karşımızdan gelen arabayı görünce Eymene daha da sıkı sarıldım.
"Eymeeen karşıdan araba geliyor görmüyor musun yavaşla biraz."

"Eymeeen!"

"Eymeen sana diyorum, yavaşla!"

Eymen beni duymuyordu bundan gerçekten emindim, araba artık çok daha yakındı demekki ölümüm bi trafik kazasında olucakmış, o kadar çok korkuyordum ki artık korkudan sesim de çıkmıyordu, sessizce Eymenin kulağına:
"Eymen beni duymuyormusun ne olur yavaşla beni seviyosan yavaşla."
diyebildim ve son anda arabanın altına girecekken Eymen sağa doğru hızlıca döndü.
"Hayır, Eymeen!"

Soğuk Gece Masalı(DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin