8-Yarışma

569 58 2
                                    

Bana doğru yaklaşan adımlarının sesi kalbimin daha da hızlı çarpmasına neden oluyordu.

Zaten heyecanlıydım birde üstüne bu eklendi.

Of! Şimdi ben bu halde yarışmada nasıl konuşma yapacağım, üstelik o da buradayken.

Herşey üst üste gelmek zorunda mı?

Tamam sakin olmam gerek altı üstü bi çocuk bu kadar heyecan yapmaya gerek yok, zaten ne konuşacağız ki birbirimizi tanımıyoruz bile.

Adımı falan sorar herhalde.

Ah! Zaten adımı biliyor ki, ne saçmalıyorum ben ya.

Neden böyle oluyor anlamıyorum sonuçta ilk defa biriyle tanışmıyorum.

Normal sıradan biri işte.

Tabikide sıradan biri değil o. Daha önce kendime hiç itiraf edemesemde beni etkiliyor, doğum günümde bıraktığı kutunun içinden çıkan fotoğraflar da yazılar da çok güzeldi.

İlk defa biri bana boyle birşey yaptı.

Aslında onu hissetmek istiyorum, sesini duymak, gülüşünün sebebi olmak, kokusunu içime çekmek istiyorum. Ben aşık olmak istiyorum, evet şimdi tam karşımda duran adama aşık olmak istiyorum. Sabah uyanmak için, yeni bir güne başlamak için bir sebebim olsun istiyorum. Evet bu kez gerçekten ne istediğimi biliyorum.

İşte hissetmek istediğim adam tam da karşımda gözlerini hiç kırpmadan beni izliyor.

Onun bakışlarının altında dahada heyecanlanıyorum ama sakin olmam gerek, onu normal biri olarak düşünmem gerek çünkü heyecanlanırsam saçmalarım bunu çok iyi biliyorum.

Daha ilk konuşmadan kimse rezil olmak istemez, bende istemiyorum.

Zaten fazla vaktimde yok yarışma başlayacak.
"Merhaba Sidelya, ben Eymen."

Doğru tahmin etmişim biliyordum, hissetmiştim o mesajı atanla, kutuyu bırakan aynı kişi demiştim.

Ben şaşkın şaşkın yüzüne bakarken Eymen elini gösterdi.

Ah! Çocuğun eli öylece havada kalmıştı, hemen bende elimi uzatarak "Merhaba" diyebildim.

Sonuçta adımı biliyordu başka ne diyebilirdimki "Merhaba ben Sidelya" deyip rezil mi olsaydım.

Neyse rezil olmadığıma göre sorun yok.
"Duyduğuma göre yarışmada karşımda ki kız senmişsin."

Ne, hayır olamaz karşımdaki kişi Eymenmiymiş, tesadüfe bak Allahım ya!

Ben hayatta o konuşmayı yapamıcam ya biliyorum.

Karşımda Eymen varken, kelimeleri birbirine karıştırırım ben.

Eymene de bütün okula da rezil olucam.
"Öyleymişim demek ki."
"Ozaman hergün birlikteyiz, güzel bir haber bu."

Of! Hergün birlikte olmak mı?

Tamam onu hissetmek istiyorum ama her günde birlikte olunmaz ki arada bi özlemem gerek.

Kutuyu neden yolladığınıda sormak istiyorum ama buna vakit yok ki artık başka zaman sorarım nasıl olsa her gün birlikteymişiz ya.
"Hadi içeri girelim artık yarışmaya geç kalacağız."

Kaşlarımı çatarak söylediğim için Eymen gülmüştü, gülünce bu kadar tatlı olmak zorunda mı ya?
"Peki girelim, sen nasıl istersen Sidelya."

Kibar çocuk, bakalım bi kaç gün sonra nasıl olacak göreceğiz.

Birlikte okula girdikten sonra ben Özlem hocanın yanına gittim.

Eymen nereye gitti bilmiyorum ama deli gibi merak ediyorum.

Acaba hiç sevgilisi oldu mu?

Nasıl bir kızdı, neden ayrıldılar?

Bunları bilmek istiyordum, inşallah hiç sevgilisi olmamıştır.

Özlem hocanın seslenmesiyle dikkatimi ona verdim, yarışmayla ilgili büssürü şeyler söyleyip duruyordu.

İlk başlarda dikkatli bir şekilde dinledim ama daha sonra aklım Eymene kayıp gitti.

Hep böyle Eymeni mi düşünecektim?

Hayır hayır düşünmücem düşünmemem gerek zaten şuanda hiç sırası değil.

Özlem hocanın güvenini boşa çıkaramam, o yüzden ne düşüneceksem yarışmadan sonra düşünmeliyim.

Özlem hocanın anlattıklarını yarım yamalak dinlediğim için "peki hocam" diyebildim sadece.

Sonrada konuşma yapacağım yere doğru yürümeye başladım, o kadar dalgındım ki karşımdan Eymenin geldiğini bile görmedim.
"Şşşt. Ne oldu dalgın gibisin."

Beni merak mı ediyordu yoksa laf olsun diye mi soruyordu. Kafam o kadar allak bullak oldu ki.
"Yoo. Hayır birşey düşünüyordum."
"Peki bakalım öyle olsun hadi şimdi konuşmanı yap, program bittikten sonra beni bekle yanına geleceğim."

Sesi de kendi gibi güzel ya.

Çıkışta yanıma mı gelecek neden gelecek ki inşallah kötü birşey söylemez.
"Tamam beklerim Eymen."

Koridorda bi süre boş boş yürüdükten sonra konferans salonuna gelebildim, en önde Buğlemle Efe oturuyordu onlara gülümsedikten sonra konuşmamı yapmak için merdivenlerden çıktım.

İlk başta yarışma ile ilgili bilgi verdikten sonra konuşmamı yapmaya başladım, konuşurken gözlerim salonda Eymeni arıyordu ama bi türlü göremedim.

Acaba neredeydi benden sonra o çıkacaktı sonuçta.

Konuşmamı yaptıktan sonra resimlerin sergisi yapıldı, en son olarakta dinledikleri için teşekkür ettim herkes alkışlamaya başlayınca mutlu oldum başarmıştım galiba, bi aksilik olmadan konuşmamı yapabilmiştim.

Sıra Eymende olduğu için Buğlemlerin yanına gidip oturdum, onu izlemek istiyordum sesini duyunca mutlu oluyordum.

5 dakika sonra Eymen çıkınca rahatladım bi an kaçtığını falan düşündüm hatta.

Konuşmasına hemen başladı, çok düzgün konuşuyordu bikere bile takılmadı herşeyiyle harika biriydi o.

Daha yeni tanımama rağmen kendimi ona o kadar yakın hissediyordum ki gidip boynuna sımsıkı sarılmayı bile düşündüm.

Sonunda Eymende konuşmasını bitirmişti, oda benim gibi en son teşekkür etti ve aşağı indi.

Yine herkes alkışladı hatta Eymeni daha çok alkışladılar diyebilirim.

Eymeni gözden kaçırınca hemen aramaya başladım ama o çoktan yanıma gelip oturmuştu bile.

Ne kadar da güzel bir yüzü var, yeni çıkmaya başlayan sakalları belli oluyordu üstünde dar bir gömlek vardı ve kasları resmen ortadaydı.

O kadar etkiliyordu ki beni saatlerce onu izleyebilirdim.
"Sidelya akşam benimle yemeğe gelir misin?"

Vote ve yorumlarınızı bekliyorum :))

Soğuk Gece Masalı(DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin