🎟
önümdeki kitabı sertçe kapattım ve yanımda oturan sunwoo'ya baktım.
"pişt," dedim kolunu dürterek, hemen sinirlenmiş ve dudaklarını büzerek konuşmuştu. sinirlenince onu ciddiye alamıyordum."ne var kızım ne var?"
"ya sen şu dünkü şeyi düşündün mü? çünkü bir cevap bekliyorum da." dediğimde gözlerini devirdi. "şaka olarak algılamıştım sumi. emin ol, sen de şaka olsun istersin. iğrenç çünkü."
gülümsedim ve kafasına kitabımla vurdum. çok acıtmadığından emin olarak. "aşırı ciddiydim. şu an en yakın arkadaşının bir sevgiliye ihtiyacı var sunwoo."
"ve bu teklifi bana sunuyorsun? salak salak konuşma sumi."
gözlerimi üzerime diken sunwoo'dan sonra koridora bakan camdan pembe saçlı birinin geldiğini görmüştüm. "choi chanhee geliyor, olamaz." diyerek telefonumu elime aldım ve temple run'da kaldığım yerden devam etmeye başladım.
"sumi, biraz konuşalım mı?" dediğinde oyunuma bakmaya devam ettim. zaten konuşmak da istemiyordum. onu asla affetmeyecektim. "meşgulüm chanhee, olmaz."
bileğimden tuttuğunda onun yüzünden karakterim uçurumdan aşağı düşmüştü.
"en yüksek rekorumu kırmak üzereydim chanhee, şaka mısın sen?" dediğimde gözlerine baktım. "bir insan öldü, senin yüzünden." gülümsedi. gülümsemesi sinirimi bozuyordu, oysaki iki gün önce o gülümsemeye bakmadan uyuyamıyordum. "iyi olmuş, ölmeyi hak ediyordu."
ağzımdan pfft sesi çıkararak yeni bir oyun açtım ama bu sefer oynamama izin vermeyecek gibi duruyordu.
"konuşalım dedim sumi."
sinirle kolunu itekledim, dün başka bir kızla lunaparkta randevuya çıkmışlardı ve karşısında beni görünce bir şey diyememişti.
bütün gece aklında senaryo uydurup geldikten sonra mı benimle konuşmak istiyordu, neden sürekli rahatsız hissediyordum, bakışları beni geriyordu.
"konuşmak istemiyor işte chanhee." kitabının üzerinde yatan sunwoo hafifçe söylendiğinde iki pembe kafa göz göze gelmişti.
"hayret, jiyoon'la ayrıldığın için bu kadar üzgün olacağını tahmin etmemiştim." sunwoo hafifçe gülümseyerek yattığı yerden başını kaldırdı.
"hayret, sumi ile ayrıldıktan sonra bile kızın peşini bırakmayacağını tahmin etmemiştim. çok aşıksın galiba."
chanhee sunwoo'nun sözlerini umursamayarak tekrar bana dönmüştü, "no sumi, zengin olduğun için insanlarla çıkıp ayrılmayı oyuncağın mı zannediyorsun? dün sadece ayrılalım dedin ve ortadan yok oldun."
"evet," dedim gülümserken, "canım istediği için birileriyle çıkıyorum, canım sıkıldığı için de ayrılıyorum. kesinlikle sen suçlu değilsin."
ciddi değildim, şu ana kadar çıktığım insanları hep sevmiştim. sevmesem zaten çıkmazdım."bir sürü insanla çıkmak övünülecek bir şey mi?"
"birini aldatmak övünülecek bir şey mi?" diyen sunwoo'ya baktım, chanhee'nin başkasıyla buluştuğunu ona söylememiştim.
"lunaparktaki oğlanın sen olduğunu bilmiyorum mu sanıyorsun?"
ne?
nasıl biliyordu?
"sumi'yi jiyoon'la aldattığın halde utanmadan ikimizin yanına gelmen şaşırtıcı."
pekala, bu benim için büyük bir şoktu. ne diyeceğimi bilemiyordum, kızın yüzünü görmemiştim ve jiyoon olabileceği aklımdan dahi geçmemişti. ve açıkçası daha güzel bir kız olmasını beklemiştim.
"ah, yani o kız jiyoon'du." dedim sırıtarak. "daha güzel birini beklemiştim, üzüldüm senin için."
"ne?" dediğinde yüzüne bakmadım ve telefonumdaki oyuna devam ettim.
"seninle ayrıldığım için hüngür hüngür ağlamamı mı bekliyordun, choi chanhee?" yanımızdan ayrılan pembe saçlı oğlanın arkasından öylece baktım.
°
sumi:
pistsunwoo:
ne var yine
ayrica kedi mi cagiriyon
pist ne amksumi:
niye sinirleniyorsun yasunwoo:
cunku yaklasik 7 senedir
yan yana oturuyoruz amk
ona ragmen bana mesaj atiyosun
yan yanayiz
okulda da evde de
malsumi:
sen kime mal diyon ocsunwoo:
ne diceksen de
sonra da defolyakalanmak istemiyorum
sumi:
dersi zaten
dinlemiyordun angut herifsunwoo:
tahtaya bos bos bakmayi tercih ederim
cunku bu hocanin ters tarafi iyi degilsunwoo:
ayrica ya yakalanirsaktelefonumu alirsa
o zaman guzel kizlari
nasil stalkliycamsumi:
yazıksumi:
eger yakalanirsan beni de yakma
aminakoyarim
gercekten
neysesunwoo:
biktim senden ya
omrumu yedinkapatiyorum artik
sumi:
hayir
bisi dicem diyorumsunwoo:
ne varsumi:
sevgilim olmayı
tekrar dusunsene biaraba alırım
cidden bak
ablama söz verdim
diyorum yasumi:
canim best friendim
olarak bana iyilik yap diyorum
sanki buyuk bi sey
iletildi. 14.32"no sumi?" seslenen kimya hocamız bay yoon'a baktım. "efendim?"
"telefonunu görebiliyorum. dersim o kadar sıkıcı mı?" dediğinde sahte bir gülümseme sundum. "hayır ahaha."
"ceza odasına git."
"peki," diyerek tam sınıftan ayrılıyordum ki sunwoo elini kaldırdı. "onunla mesajlaşan bendim."
"müthiş, o zaman ikiniz birden cezaya gidiyorsunuz. zaten cezasız geçirdiğin bir gün bile yok sunwoo."
kapıdan çıktığım anda sunwoo'ya döndüm. "bu neydi şimdi?"
"ne neydi?" dedi gözlerini devirerek.
"kendi ağzınla söylemesen yakalanmayabilirdin. ama mal gibi söyledin."
"seninle ceza odasına gitmek daha eğlenceli olur diye düşündüm."
"yani benimle sevgili olmayı kabul ediyorsun?" dedim sevinçle.
"nerenden uyduruyorsun ya?" dediği halde arkamdan gelmeye devam etmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sunwoo | shut up
Fanfiction❝bana dudaklarını ver bebeğim, böylece çenemi kapayacağım.❞ bxg 🎟 nosumix'e aittir.