8. BÖLÜM & GEÇMİŞİN İZLERİ &

36 16 0
                                    

Evet, sevgili çileklerim, 🍓🍓yeni bölüme hoş geldiniz...
Lütfen oy kullanmayı unutmayınızzzzz.

---------------

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

---------------

Aklım boştu. Her şey oradaydı. Ama, boştu. Beynim bilinmezliğe doğru gidiyordu. Hani bazen hayat avuçlarımızın içinden, kayıp gider ya aynı öyleydi benimkisi. Durmak bilmeyen kasvet, her seferinde beni bulmak için kaç takla atıyordu. Haddimi aşmıştı, benliğim. Benim haberim olmadan. Kenara savrulan bedenimi gören kişi benim ruhumdu. İnsanı kendisinden başkası tanıyamaz. Birden kendimi bulduğum bu şehir, bana neleri tatıracaktı kim bilir?
Ancak, şunu da söylemeliyim ki, ben her şeye çoktan hazırdım. Kırlacaktım, kıracaklardı beni belki de...Ne önemi vardı? Alışkın olduğun bir şey için üzülmek...

Gözlerimin içini yanarak açtım. Daha doğrusu açmaya çalıştım. Çünkü, gözlerimin içi nedensiz bir şekilde yanıyordu.
Kirpiklerimi kırptım. Sanki bedenimi uçurumdan aşağı atıp tekrar başa sarıyorlardı. Başım gümlüyordu.

Gözlerimi kapatıp, açtım. Yataktaydım. Dümdüz bir şekilde yatıyordum.
Etrafıma bakındım. Saat kaçtı? Kimse yoktu. O yoktu. Sadece ışık yüzüme vuruyordu. Bu da sabah olduğu, anlamına geliyordu.

Yatakta oturur pozisyona geldim. Dizlerim titrediğinde derin bir nefes aldım. Onun yüzünden bu hâle gelmiştim. Daha ne istiyordu ki?
Üzerime gelmesi ile ne kazanmıştı. Bana zararından başka?
Barlas, her zaman böyle mi yapacaktı?
Benim üzerime gelip, beni üzecek miydi?
Ondan ne iylik ne de kötülük bekliyordum. Sadece... Sadece beni rahat bırakmasını istiyordum. Çünkü, onun varlığı bana zarar veriyordu.

Peki ya ben nasıl yapacaktım. Buradaki herkes eğtimliydi. Tek ben yabancı kalmıştım. Bu iğrenç vakaların üstesinden nasıl gelecektim?
Hepsini zordu. Her şey zordu. Gözlerim tekrar yatağın başındaki, kadının fotoğrafına kaydı. İçim ürperdi. Gözlerimi hemen geri çevirdim. Yutkundum. Bedenimi fazlaydı ama, alışmalıydım.

Alışacaksın Aden... Her şeye alıştığın, gibi.

Bitkin bir şekilde yataktan kalktım. Onun yüzünü görmek istemiyordum.
Boğazım yandığında, su ihtiyacım olduğunu anladım.

Merdivenlerden aşağı indiğimde, onu görmemek için dua ettim.
Salonda yoktu. Mutfağa doğru yürüdüm.
Masanın üzerine yayılmış, saçları dağınık bir şekilde, üzeri çıplak, altında eşofmanıyla bir ayağını masaya atmış, içkisini rahat biçimde yudumluyordu.

Ona bakmak istemediğimden, tezgahın üzerine yöneldim. Bir bardak alarak, sürahiden su doldurdum. Arkamdaki keskin bakışlarını hissedebiliyordum.

"Uyanmışsın."

Uyanmaz olaydım. Bardağı tezgaha sertçe bıraktım. Ona önümü döndüm.
Gözleri mosmordu uymamış mıydı?

KAYBOLANLAR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin