sonsuzluk 12.

7 1 0
                                    

+senin burda ne işin var,ve benim burda oldugmu nerden biliyor-
Derken sözümü tamamlamama izin vermedi.
-ben bilirim su

Diyip göz kırptı ve yakınımda olan sandalyeye kuruldu.

-ee napıyosun küçük hanım?
+bugün uzun zamandır kütüphaneye gelmedigimi fark ettim ve uğramak istedim.
-hmm güzel ama bir sorunumuz var küçük hanım
+neymiş?
-hani ben yani uzay habermi versen diyorum bir yere gidiceğinde sonuçta başına bişey gelse Allah korusun seni daha çabuk bulabileyim.
+haklısın aptallık ettim

Gülümsedi ve masada duran Cemal Süreyya kitabını parmakları arasına aldı ve okumaya başladı...

-"Oysaki bir bardak su yetiyordu saçlarını ıslatmaya
Bir dilim ekmeğin bir iki zeytinin başınaydı doymamız
Seni bir kere öpsem ikinin hatırı kalıyordu iki kere öpeyim desem üçün boynu bükük."

Ve devam etti...

-insan sevdiginde bırak dokunup,öpmeyi bakmaya kıyamıyor.

Gözlerim gözlerini buldugu esnada Tebessüm etmekle yetindim.

Bazı adamlar incitmeden sevemezdi,kırardı,dökerdi yangınlar bırakırdı arkalarında...
Bazı adamlar ise tüm geçmişi unutturur,parmak uçlarından öperdi.

Uzay yerleştigi sandalyeden kalkıp elimden tuttu ve benide kaldırdı

+uzay nereye gidiyoruz?
-süpriz gidince görürsün
+ya söyle işte nereye?
-küçük hanım biraz sabırlı olmayımı deneseniz acaba?
+off iyi be tamam söyleme

Uzay sinir bozucu bir şekilde sırıtmaya başladığı anda yanına geldigimiz arabanın kapısını açıp binmeme yardımcı olmuştu...

SCHMERZlICHÖNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin