4.8

44.1K 3.7K 896
                                    

Hoş geldiniz agalar

Sanki 70 yaşındayım her yerim ağrıyor amk

Başlıyoruz.

~~~
Odam da gelinliğimi giyinmiş, aynadan kendime bakıyordum. Keşke Kiraz olsaydı.

Saçımı yapardı biz de direkt evlenmek için giderdik.

Volkan... Benim üzümlü kekim. Her şeyden habersiz masum bir şekilde içeride oturuyordu.

Ona iç çamaşırıyla güzel bir ortam kuracağımı hayal eden Volkan az sonra hayatının şokunu yaşayacağından bir haberdi.

Gelinliğimin eteklerinden tutarak odadan çıkacağım zaman aklıma gelen tacımla duraksadım. Prenses tacımı da güzel bir şekilde kafama yerleştirip odadan öyle çıktım.

İçeriden Aşkının minik çığlıkları gelirken Volkan onunla konuşmaya çalışıyordu;

''Bak şimdi minik portakal, halanla çok az bir işimiz var. Sen de örümceğinle sessiz sakin çizgi filmini izlersen sana istediğin kadar oyuncak alırım. Anlaştık mı?'' Kahkaha atmak istesem de kendimi tutup içeri girdim.

''Geldim!'' Sesim evde yankı yaparken Volkan birden yutkundu.

Volkan anında Aşkının gözlerini kapatıp;

''Kızım birden girilir mi? Çocuk var burada! İlk benim görmem gerek.'' dedi. Kahkaha atıp etrafımda döndüm;

''Herkes görecek böyle sevgilim tek sen değil!'' Volkan kaşlarını çatıp bana baktı;

''Nasıl herkes görecek? Godoş muyu- siktir!'' Volkan donmuş bir şekilde bana bakarken Aşkının gözlerinde olan eli inmişti.

''Siktir!'' Aşkın da Volkanı tekrar ettiğinde gözlerim büyüdü. Bu sefer gerçekten siktir işte!

Volkan, Aşkını duymamış olmalı ki ağzı açık bir şekilde bana bakıyordu.

''Ne zaman aldın kızım bunu?'' Dudaklarımı büzüp, kendimi koltuğa attım.

''Bugün aldım. Olmamış mı?'' Volkan Aşkını örümceğine bırakıp, kaşlarını büzdü;

''Bana damatlık almadın mı?'' Aklıma yeni geliyor gibi elimle yüzüme vurdum. Sahiden nasıl unutmuştum bunu?

''Ben onu unuttum ya!'' Volkan hızlıca ayağa kalkıp, yanıma geldi. Belimden tutarak, ayağa kaldırdı. Bedenlerimizi tek beden yaparken;

''Hiç sorun değil ben takım elbise giyerim.'' Elimden tutup, kapıya doğru çekiştirirken zorla durdurdum.

''Volkan dur! Ne yapıyorsun?'' Volkan, ona seslenmemle durmuş olsa da heyecanla;

''Evlenmeyecek miyiz?'' Gülümserken bir elimi yanağına götürüp okşadım.

''Yasak var sevgilim. Nasıl evleneceğiz?'' Volkan hızlıca geri çekildi.

''Nikah kıyabileceğimiz bir yer bulursak kabul edecek misin evlenmeyi?'' Dudaklarımı büzdüm. Volkan birkaç gün sonra işi için bir aylık Ankara'ya gidecekti.

Onunla gidip dönmezdim işte.

''Ailemiz?'' Volkanın gözü parlarken, elimi öptü.

''Sen onu bana bırak yavrum ben her şeyi halledeceğim. Sen 'he' de bak ben neler yapıyorum!'' Dudaklarımı dişleyip, Volkana sarıldım.

''He Volkan!'' Volkan da sarılışıma karşılık verirken açılan kapıyla biraz  geriye gittim. 

Görüş hizama giren Abimlerle Volkandan biraz uzaklaştım. Abim olayı algılamak istermiş gibi çatık kaşlarıyla ilk önce beni sonra Volkanı süzdü.

En son tekrar gözleri üstümde ki gelinliği bulurken annemlerin de gelmesiyle olay başka bir boyut aldı.

''Ne oluyor lan burada?'' Abim patlamaya hazır bir bomba haline gelirken Kiraz yengem kapıdan sırıtarak öpücük attı.

Bu Kirazca da 'Ben bile kurtaramam.' demek oluyordu.

 O sıra örümceğiyle yanımıza paytak paytak gelen Aşkınla olayın yeri ayrı bir merkeze giriş yaptı.

''Siktir!'' 

Canım yeğenim zaten altı kelime biliyorsun neden yedinciye gerek duyuyorsun ki? Abim Aşkının dediği şeyle iyice kızarırken bağırmamak için kendini zar zor idare ettiği belli oluyordu.

Kiraz yengem hızlıca Aşkını kucağına alıp;

''Annecim hani yedinci ve sekizinci kelimemiz 'babam' ve 'evli' olacaktı. Ben seninle böyle mi konuştum annecim? Ben babanı sana emanet edip, parka yollayamayacak mıyım annecim?'' Kiraz yengem ruh hastası gibi Aşkını karşısına almış, ciddi bir şekilde bir şey anlatırken annem;

''Bana burada ne olduğunu açıklamanız için bir dakikanız var!'' annemin dediğiyle abimle boynunu yana yatırıp, kıtlattı.

''Kirazım sen miniğimizi odasına götür benim burada küçük bir işim var.''

Bölüm sonu

Avukat bey! -Texting ✔️Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin