Hiç yazma şevkim kalmadı ne doğru düzgün yorum ne de okunma geliyor bıııktıııımmmm. Zaman atlaması yapıcam ve smut yazmıyorum.
Başlayalım.
_____________________________________________Eliza: AH! ANLADIM TAMAM MI, ZATEN YOLDA OLDUĞUMU MİLYAR KERE SÖYLEDİM- NE YAPAYIM BİR YERLERİME KANAT MI TAKAYIM NE YAPAYIM!?
Genç menajer: Ben çok üzgünüm yani-
Eliza: Üzgün olacağın şeyler yapma o zaman?
Genç menajer: Yani biliyorsunuz beni de ajansınız zorluyor-
Eliza: Tamam yeter ki kes sesini.
Ve telefonun kapanış sesi... Telefonu kapatmıştım. Fazla çıkışmış olabilirim, ama zaten günde bir sürü telefonla uğraşıyorum...
İlk şarkımın çıkışının üzerinden iki ay geçmişti, ve inanılmaz şekilde patlamıştı. İnsanlar saf bir ses olduğumu, devamını getirmemi ve medyaya daha çok görünmemi istiyorlardı. Tabii genel olarak albümler şeklinde çıkarılan şarkılara karşın tek olarak piyasaya sürdüğüm şarkıya nefret kusanlarda vardı. Şu aralar engelli listemde bulunuyorlar.
İnstagram platformunda 5.3 milyon, Spotify' da ise 3 milyon takipçim ve aylık 2.1 milyon dinleyicim bulunuyordu. Bu sayı her gün katbekat artıyordu. Birkaç aya göre çok iyi bir performanstı, ama bu performans neredeyse tüm hayatıma mal oluyordu.
İlk olarak gün içerisinde çok daha sinirli ve gergin oluyordum, bir kelimeye bile tahammülüm olmuyordu. Bu arkadaş çevrem arasında büyük sorun aratıyordu, Micchie ile kavgalarımız o kadar büyümüştü ki evleri ayırma derecesine ulaşmıştı. Mills ve Saididi ile konuşmuyorduk zaten, artık tüm zamanlarını diziye harcadıkları için buluşma fırsatımız olmuyordu.
Onların yanında Gaten ve Caleb de ulaşılamaz durumdaydı. Finn ile konuşmamamızın sebebi ise bambaşkaydı. Michelle' in üstüne çok gittiğimi savunuyor ve sevgilisini koruyordu. Evet tam tahmin ettiğiniz gibi oldu; Elsie yanlışlıkla Finn' i anksiyete krizine soktu ve kendisine büyük derecede zarar vermesine neden oldu, Micchie etraflarında bulunduğundan ve nasıl müdahale edilmesi gerekildiğini bildiğinden olaya karışmış vee...kıskançlık krizi.
Ayrıldıklarından 1,5 ay sonra BENİM iteklemem sayesinde sevgili oldular ama değerimi bilmiyorlar, nankör köpekler. Tüm olaylara ve küslüklere rağmen çok tatlı bir çift olmuşlardı. Ne çok yapış yapış, ne de sevmeden sevenlerdenlerdi. Birbirlerine bakamayacak kadar utangaç ve anksiyetelilerdi, nankörler ve pislikler falan ama MÜKEMMELLER-
Anlaşıldığı gibi, aram bir tek Louis' le iyiydi. Arada çok garip davranışları olsa da- bazen bana takıntı yapıp tüm haftalık programımı ezberliyor ama bazen duygularımı hiç umursamıyor- beni en iyi anlayan ve en iyi tavsiyeleri veren oydu.
Günümüze dönüyorum, insanlar beni sevdikçe ajansım üstüme daha da binip bir albüm planı hazırlamıştı. Ve şimdi, beni okulumdan çıkartıp bir şarkı için düet yapacağım kişiyle bir araya getirmeye çalışıyorlardı. Tek sorun bunu yapmak için beni on bin defa arayıp- çok üzgünüm- götümden terler akmasını sağlamalarıydı.
Sonunda klasik mavi camlı binayı gördüğümde arabadan inip binaya girdim. 7. kata çıkıp ses kayıt odalarından 2b yazana girdim. 2b, yani benim olduğum ses kayıt odası, en iyi ve en yeni yalıtıma sahip kayıt odasıydı. Ayrıca da büyüktü, bu üzerimde olan baskıyı biraz da olsa azaltıyordu.
Odaya girdikten sonra karşıma klasik beyaz ve sade döşenmiş oda çıktı. Düet yapacağım sanatçı koltukların birinde gitarlardan biriyle uğraşıyordu. Benim sesimi duyunca kafasını kaldırıp bana gülümsedi. Karşıdaki camdan edit odası görünüyordu. Oradaki çalışanlara bir bakış atıp telefonumu onlara vermek üzere cebimden çıkardığım anda ekran aydınlandı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Blood/Louis Partridge
Fanfiction"Bana güvenebilecek misin?" Bunu yapmayı senden daha çok istiyorum, inan bana. Ama nasıl yapacağım?