16. Bölüm Sürpriz Kişi...

196 15 39
                                    

"İYİ OKUMALAAAAR"

Kucağıma almak istedim ama izin vermediği için mecburen kolundan tutarak destek oldum diğer koluna da buğra girip Mr odasına doğru yürümeye başladık. Odaya geldiğimizde Rüya'yı yatırıp kıpırdamamasını söyledim.

Bende diğerleriyle birlikte Rüya'yi görebildiğimiz bilgisayar odasına geçtim. Makine hareket edince korkulu ama cesur bi şekilde kıpırtısız yatmaya devam etti.

İşlem bitince Rüya'yı alıp geri odaya döndük.

Allahtan daha birinci evre iyi huylu bi hastalık olduğunu öğrendik. Ama yinede bu Rüya'yı zorlamayacak diye bişey yoktu hemde çok zorlayacaktı.

O zaman ne diyorduk Hastalıkla Savaş Başlasın...

🌝🌝🌝 🌝🌝🌝 🌝🌝🌝 🌝🌝🌝 🌝🌝

Kaan abim çıkış işlemlerini yapmaya gidince annemleri de eve yolladım. Ayrı arabalarda gittiğimiz için beklemelerine gerek yoktu. Buğra da, Rüya için rahat bir kıyafet alıp hastaneye geldiğinde,üzerindekileri değiştirmesine yardımcı olup kucağıma aldım.
Her ne kadar istemese bile bu sefer kucak konusunda dinlemeyecektim. Çünkü yürüyecek hali bile yoktu ve bu halde yürümesine izin veremezdim.

Yine aynı şekilde Rüya ve ben arkaya, Buğra öne ve Kaan abim şöför koltuğuna geçmişti. Rüya kafasını omzuma yasladı;ben de bi yandan saçını okşuyor, bi yandan Alper abime mesaj atıyordum.

İzin alması ve yerine biri bulunasıya kadar gelmesi çok zor olduğu için gelemeyeceğini söylüyordu. İki hafta bizim için çok fazla bir süre değildi, ama şu anda bizim için oldukça zor bi süreydi.

Alper abim gelemeyince benimde aklıma ilk gelen kişiye mesaj attım. Olanlardan dolayı ona haber vermeyi unutmuştuk. Gelince kesinlikle canımızı okuyacaktı.

Kim olduğunu merak ediyor musunuz bilmem ama gelince çok şaşıracaksınız. Rüya'ya bizden daha çok değer veren birisi;üstelik onu daha hiç görmemiş biri olarak bu kadar düşkünse gerisini siz düşünün...

Eve geçmeden önce eczaneye uğrayıp Rüya'nın ilaçlarını ve bir kaç vitamin alıp eve öyle geçmiştik.

Rüya akşama kadar uyumuş,hiç tepki vermemişti. Bide Alper abinin gelemeyeceğini öğrenince iyice canı sıkılmış olmalı ki içine kapanmıştı.

Akşam saat sekiz,dokuz civarında zil çaldığında kapıya koşup açmıştım.

Dinçer abim ve yengem içeri geçince ilk Barın'ı kucağıma alıp,abim'le yengeme sarıldım. Diğerleri de kapıya gelmişlerdi ama gelişleriyle kısa bi şok yaşamışlardı. Benden başka kimse abimi beklemiyordu.

Kaan Abim ve Buğra bana kısa bir bakış attıktan sonra ben yapmam gerekeni yaptım;dercesine bi bakış atıp kenara çekildim. Abimler içeri geçince bende peşlerinden geçmiştim. Hepimiz oturmuş Dinçer abimin sakinleşmesini bekliyorduk.

Abim ise sinirli ama sakin kalmaya çalışan bir şekilde odanın içinde volta atıyordu. Sonunda konuşmaya karar vermiş olmalı ki karşımızdaki koltuğa oturdu.

"Şimdi başından sonuna kadar bana olan her şeyi anlatın. Rüya'dan benim neden haberim yoktu? Üstelik doğduğu zaman ona sizden çok,benim düşkün olduğumu bile bile bana hiçbir şey söylenmedi."

Dinçer Abim sonuna kadar haklıydı. Başından beri bunu ona söyleme taraftarıydım.

Söze Buğra'nın başlamasıyla Dinçer abim ona döndü ve değişik tepkiler vererek dinlemeye başladı.

"Abi biz sana söyleyecektik ama çok fazla şey oldu,her şey üst üste geldi. Tabi öyle böyle derken sana haber veremedik, bir de bugün Rüya'nın hastalığını öğrenince sen aklımıza gelmedin özür dileriz."

Gerçek HayatımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin