Durdu, ılık nefesi tenimde iz bırakan toz taneleri gibi dağılıyordu. Sustum, yaklaştı. Eli sırtımdan belime doğru kaydığında ansızın ürktüm, tüylerim diken diken olmuştu.
"Neden bu durumda olduğunu merak ediyor musun?" Sesi tehditkardı.
Bilmeme ra...
Multimedya temsili tanıtım videosu. Bir göz atın derim. *-*
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Durdu, ılık nefesi tenimde iz bırakan toz taneleri gibi dağılıyordu. Sustum, yaklaştı. Eli sırtımdan belime doğru kaydığında ansızın ürktüm, tüylerim diken diken olmuştu.
"Neden bu durumda olduğunu merak ediyor musun?" Sesi tehditkardı.
Bilmeme rağmen başımı olumsuz anlamda salladım. Hissetmiş olmalıydı ki yeşil gözlerini gözlerime mühürledi. Birden bacağımda soğuk bir metal hissetmemle donup kaldım. Kaderime boyun eğmeliydim. Peki bu kader miydi?
"Sekiz ay önce ne yaptığını biliyorum." Gülümsedi. "Ne dersin, baştan yazalım mı bu hikayeyi?"
Gözlerimi kapattım, artık kaçış yoktu. Geçmiş beni sert eliyle yakalamış cehenneme götürüyordu. Kendime bile yabancı gelen bir sesle fısıldadım.
"Öldür beni."
-
Herkesin kendi içindeki hapishanesinde, soğuk demir parmaklıklarının ardında herkesten sakladığı bir sırrı vardır. Bazı sırlar tehlikelidir; bazıları ise ölümcüldür.
İnsanlar sakladıkları sırlarının sadece kendileriyle yaşadığını zanneder ancak her sırrın kaderinde bir gün ortaya çıkmak vardır. Yer ve gök yeminlidir; gök şahit olduğu olayları, yer ise üzerinde yaşanan gizemli olayları bir gün bir şekilde açığa çıkarmaya dair ant içmiştir.
Sırlarınız sonsuza kadar gizli kalamaz. Çünkü sekiz ay önce ne yaptığınızı bilen biri var.
