Kitaba yapılan reklamlar silinecektir. Eğer devam ederse bu hesapları engellemeye kadar gidilecektir.İyi okumalar.
Bismillahirrahmanirrahim
"hadi kızlar kalkın"
Dalia, Nergis kalfanın sesini duyunca hızla kalktı. Buraya geleli bir hafta olmuştu lakin alışmıştı. Bir hafta önce kendi bayırlarındaki bahçelerine gidiyordu. Tekti, tek amacı büyüyüp erginleşen sebze ve meyveleri toplamaktı. Bir anda karşısına çıkan Osmanlı korsanları ile kendini burada bulmuştu. İlk geldiği zaman direnmişti lakin Osmanlı sarayına girenin çıkışı kolay değildi. Evvelden, babasından kılıç kullanma, ok atma ve ata binmeyi öğrenmişti. Yan komşusu Asena ile de nakış dikmeyi ve çeşitli dansları öğrenmişti. Kendi kendine ise İtalyanca, İngilizce ve Fransızca'yı öğrenmişti. İyi bir geleceğinin için bunların şart olması, gerektiğini düşünüyordu hala da öyle. Arkasında kalan babasına ne olduğunu merak ediyordu. Annesi zaten küçüklüğünde vefat etmişti.
Diğer kızlarla beraber kalktı ve yatağını düzeltti. Herkes gibi oda Nergis kalfaya dönmüştü.
"şimdi hepiniz burayı temizleyeceksiniz. Leş gibi kokmuş. Dalia sen benimle gel malzemeleri alacağız."
Dalia başını sallayıp Nergis kalfanın peşine takıldı. Çamaşır haneye gelince kenarda duran bezleri ve kovaladı aldı. Geri kalanların ise Nergis kalfa aldı. Çamaşır haneden çıkıp hareme gidiyorlardı. Bir anda önlerinden geçen padişah Sultan Murad Han ile hızla başını öne eğdi ve yanından hızlı adımlarla geçti.
Sultan Murad Han, burnunun dibinde olan kokuyu hatırlıyordu lakin umursamayıp kendi odasına, hasodaya yola koyuldu.
Dalia, Nergis kalfa ile hareme girdi. Herkesin eline bir bez tutuşturdu. Kovalara suyu doldurdu ve temizliğe başladılar. Onlarında uyuşukluğuna karşın Nergis kalfa bağırdı.
"hadi kızlar hızlı olun Hurmişah Sultan gelecek yanında sultanzadesi ile. Temizlik çabuk bitecek daha onların odasını hazırlayacağız."
Hurmişah Sultan, padişahımız biricik ablasıydı. Zaten bir kardeşi bir de ablası vardı. Kız kardeşi Mahinev Sultan daha izdivaç etmemiş burada kalıyordu. Validesi Hanzade Sultan ile birlikte. Hanzade Sultan haremi iyi idare ediyordu. Zaten Sultan Murad Han tahta üç yıl önce çıkmıştı. Hiçbir cariyeyi de odasına almamıştı. Buna istifaden cariyeler arasında bir sorun yoktu. Artık çoğu cariye azdedilip bir paşa ile izdivaç edilmesini istiyordu. Sarayda dolaşan bir dedikodu da Sultan Murad'ın kadınlara ilgi duymadığıydı lakin Sultan Murad düşlerinde gördüğü kadına aşıktı.
Bütün temizlik bitince cariyeler kendilerini hamama attı. Hepsi kıyafetlerini çıkarıp üstüne örtü takmışlardı. Hepsi bir musluğun başına geçip şarkı söylemeye başladılar.
"Dalia senin sesin güzeldi hadi bir şarkı oku bize"
Dalia ilk kabul etmedi lakin diğer carieyelerin de isteği üzerine söylemeye başladı.
Söylediği şarkı hüzünlüydü. Bu söylerken bile anlaşılıyordu. Kendi yöresine aitti. Dilini bilmeyenler anlamıyordu. Bilenler ise ağlıyordu. En sonunda Dalia bitirince,
"ehh siz ağlıyorsunuz hadi çıkalım birazdan yemek saati başlayacak"
Kızlar üstlerini giyip hareme girdiler. Birkaç cariye mutfağa gidip yemekleri getirdi. Hep birlikte yemeğe başladılar.
〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️〰️
Sultan Murad Han, birkaç gündür o rüyaları görmüyordu tek istediği hemen uyumaktı. Bu sefer inancı tamdı görecekti düşlerinde aşık olduğu hatunu. Yemeğini yiyip üstündekileri çıkarttı. Geceliğini giyip yatağa girdi ve uzun süredir dalmak istediği düşlere daldı.
Sultan Murad karşısında ki görsele bakıyordu. Aşık olduğu kadının kucağında bir erkek evlad. Sonra yüzünü göremediği bir adam geldi ve bebeği kucağına aldı. İlk önce alnını öpüp kokusunu içine çekti. Yavaşça kulağının yanında ezan okumaya başladı.
"senin adın Ahmed, senin adın Ahmed, senin adın Ahmed"
Kadın karşısında ki görüntüyü büyülenmişcesine izliyordu.
Sultan Murad hızla gözlerini açıp doğruladı. Ne görmüştü öyle. Sevdiği kadını onun bebeğini ve yüzünü göremediği adamı. O kadını bulacaktı. Hemde en kısa sürede.
İlk bölümüm nasıl başlayacağımı çok düşündüm ve aklıma bu geldi. Umarım olmuştur. Biraz eski kelimeler katmaya çalıştım. Umarım beğenmişsizinizdir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AY YÜZLÜM (ASKIDA)
Historical FictionSultan Murat Han, rüyalarında gördüğü kıza aşık olmuştu. Ay yüzlü kadını bulamayacağını sanıyordu lakin kadın çok yakınındaydı. *Gerçek değildir, kurgudur.* #1tarihikurgu #1tarih