Sürpriz yaptım size. Bence kimse bölümü bugün atacağımı hele de final yapacağımı düşünmüyordu. Özel bölümler gelecek ama endişelenmeyin.
İyi okumalar...
Telefonun çalmasıyla gözlerimi açtım. Bir kolum hatunumun beline sarılıyken diğer kolumu kaldırıp komidinin üstünden telefonumu aradım.
Alıp yarı açık gözlerimle kim olduğuna bakmadan cevapladım.
"Alo, abi kapıyı açar mısın? Duymadınız da."
"Aylin, duymuyorsak evde değilizdir güzelim."
"Abi yeni kalkmışsın belli. Aç kapıyı işte misafir getirdim sana."
Başımı yastığa gömdüm.
"Bekle Allah'ın cezası bekle."
Telefonu kulağımdan indirdim. Geri komidine koyduktan sonra kollarım arasındaki hatunuma üzgün gözlerle baktım. Biz daha uyuyacaktık...
Şu iki gündür Aylin yüzünden erken kalkıyordum. Erken dediğim de on bir. Ne yapalım? Gelinimle yeni yeni alışıyorduk birbirimize ve haliyle gece birşeyler izliyor, eğleniyor, geç yatıyorduk. Keşke geç yatma sebebimiz başka birşey olsaydı...
Uyandırmamaya çalışarak yavaşça kolumu başının altından çektim. Kalktıktan sonra koltuğun üzerindeki tişörtü üzerime geçirdim ve odadan çıktım.
Kapıyı açtığımda Burak ile Aylin'i yan yana görünce yarı açık gözlerim şaşkınlıkla açıldı.
"Ne oluyor?"
Burak ağzını açacakken Aylin konuştu.
"Sen bana demiştin ya zamanı gelince yol gösteririm. Biz de sana yol göstermen için geldik."
"Aylin ben onu sana daha dün dedim."
"Yani?" dediğinde derin nefes verdim. Bu kız iflah olmazdı...
"Geçin içeri. Fazla ses çıkarmayın hatunum uyuyor. Bu eve gömerim sizi." deyip kapıdan çekildim ve bulanık gören gözlerimle arkalarından baktım.
Hala ayılamamıştım... Hatunum uyanık olsaydık bir saniyede ayıltırdı beni...
İkisini yalnız bırakmamak için elimi yüzümü yıkayamadan salona geçtim. Gerçi buraya gelirken de yalnızdılar. Ah Aylin...
"Ne oldu şimdi anlatın bakalım?" dedim tekli koltuğuma yaslanıp.
"Abi, ben ne yapacağıma karar verdim. Daha doğrusu biz." dedi başı eğik Burak'ın dizine bakarken.
"Sizin gibi büyüyene kadar arkadaş olacağız." dedi Burak yüzüme net bir şekilde bakarak. Bunu sevmiştim. Korkmuyordu en azından. Yiğitti.
"Annemlere ne zaman söylemeyi düşünüyorsunuz?" dediğimde birbirlerine döndüler. Göz göze gelmeleriyle başlarını eğdiler. Bunu da sevmiştim. İkisi de biliyordu nasıl davranacaklarını.
"Lise bittikten sonra diyorum ben. Üniversiteyi beraber okuyabiliriz bence. Evli olarak." dedi son cümlesini yutkunduktan sonra.
Şaşkınlıkla kaşlarımı kaldırdım. Bunlar baya baya ciddiydi. Çocuk evlenmek falan diyordu.
"Aylin?"
"Ben de öyle düşünüyorum."
Benim anlamadığım bu kız Burak'ı nasıl bir günde sevdi? Daha dün Mert için ağlamıyor muydu? İnşallah çocuk oyuncağı sanmıyordur böyle şeyleri.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MÜBREM
Short StoryBu kitap aşık bir erkeğin ağzındandır. Eren ve Melek'in hikayesi. Tanıtım için kitaba göz atmanızı isterim. Mübrem : vazgeçilmez olan, acele yapılması lüzumlu bulunan.