0.2

1.9K 146 69
                                    

"Nasılsın en sevdiğim yiğenim?" dedi bana sarılan Arda Dayım. Kollarımı gülerek ona doladım.

"Yine ne işin düştü Ardacığım?" dedim gülerek. Geri çekilerek yüzüme baktı. 

"Acıktım be güzelim. Hadi çiğköfte gömelim." dedi. 

"Evet ya bende çok açım." dedi Atlas. Bu çocuk Arda Dayım'ın kopyası olmak için çok mu uğraşıyordu acaba?

"Sen de hoş geldin yakışıklı." dedim kıvırcık saçlarını karıştırırken.

"Güzelim yapma ya . Karizmamı çiziyorsun." dedi sitemle.

"Bu yaşta ne karizması lan? Ben pamuk şeker için ağlıyordum senin yaşında." dedi Lodos Dayım.

"Hoş geldin Lodoscuğum." dedim ona sarılırken. Samimi konuşmayı seviyordum.

"Hoş bulduk güzellik." dedi. Önce Lodos Dayıma sonra ise Elzem Yengeme sarıldım. Onlar salona doğru geçerken bu sefer Asaf Dayıma sarıldım.

"Hoş geldin Memur Bey." dedim gülerek.

"Kızım ne Memuru? Baş komiserim diyeceksin." dedi sitemle. Gülerek geçiştirdim. 

"Hafız Asaf diyeceksin. Hurra hafız diyeceksin. Taş gibi hafız diyeceksin." dedi arkadan Arda Dayım. Kafasına Rüzgar Dayımdan bir tokat yedi.

"Kes zevzek herif." dedi. Asaf Dayımdan sonra Bilge Yengeme, Emir Dayıma ve Berfun Yengeme sarıldım. İçeri geçerlerken Rüzgar Dayıma da sarıldım. Anneannem ve dedem bu akşam işleri nedeniyle yurt dışına çıkmak zorunda kalmışlardı. Batı, Doğu ve Mert Dayı ise işleri nedeniyle gelmemişlerdi. Kağan Dayım görevdeydi. Herkes içeri geçerken Duru'ya sarıldım.

"Çok özledim be." dedi Duru. Gülerek kafamı salladım.

"Bende ya. O kadar çok anlatacak şey birikti ki bilemezsin." dedim. Heyecanla ayrıldı benden.

"Hani şu kavga ettiğim çocuk var ya. Alex ." dedi. Kafa salladım.

"Annesi Türk babası yabancı olan." diye destekledim.

"Evet. Ay sanırım azıcık ondan hoşlanıyor olabilirim." dedi. Gözlerimi sonuna kadar açtım.

"Oha gerçekten mi?" dedim şaşkınlıkla. En son çocuktan nefret ediyordu.

"Evet ama e-" demesine kalmadan içeriden annemlerin sesi duyuldu.

"ELİS , DURU. KIZIM GELİN." dediler.

"Bu akşam bizdesin." dedim heyecanla. Kafa salladığında içeri geçtik. 

"O zaman kızlar geldiğine göre masaya geçelim. Çok acıktık biz." dedi annem karnını severken. Herkesin yüzünde bir gülümseme olurken masaya geçtik. 

Herkes yemeğini yerken Berfun abla gülümseyerek konuştu.

"Cinsiyeti belli oldu. Ya da cinsiyetleri mi demeliyim?" dedi. Herkes şokla ona baktı. Hamile olduğunu biliyordum ama haber hepimizi şaşırtmıştı.

"İkiz mi?" dedi Rüzgar Dayım.

"Üçüz." dedi Emir Dayım gülerek.

"YOK ANASININ GÖZÜ." dedi son anda değiştiren Arda.

"İyi kıvırdın gerizekalı." dedi Asaf Dayım. Herkes birbirine sarıldıktan sonra yemeğe devam ettik.

"Dersler nasıl güzellik?" dedi Lodos Dayım.

"İyi Dayı. Her şey yolunda." dedim. Kafasını salladı. 

"Küçük Karaca sende ne var ne yok?" dedi annem. Duru Polis olmak istiyordu. Bu nedenle sınavdan sonra Polis okuluna girmişti.

ElisHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin