özledim sizi özledim yazmayı sizlere dolu dolu bölüm keyifli okumalar...
oy sınırı: 100her şey sanki çığ gibi yıllarca birikmiş ve şimdi son bulmuş gibiydi. Jimin'in içindeki ateş öylesine sönmüştü ki, bir daha ne olursa olsun yanmazdı o ateş.
yılların birikmişliği acı, üzüntü, hüzün, endişe, panik, boşluk hepsini tek tek bitirmişti Jungkook hemde tek bir gecede
iki haftadır dolu dolu yağan bu kar, dört kişilik bu ufak aileyi eve hapsetmiş ve onlara unutulamayacak anılar yaşatmıştı.
zira, Jungkook'un elleri bir an olsun Jiminden ayrılmıyor dudakları bir an olsun teninden çekilmek bilmiyordu. tabii Jimin'in de işine geliyordu bu durum fazlasıyla hoşnuttu sevgilisiyle ten tene olmaktan.
gülücükler suratlarından eksik olmuyor ayrı kaldıkları yılların acısını böyle çıkartıyorlardı. bebekler annelerine kavuşmuşlardı, zira ufak çocukların içindeki kurtları annelerinin Vitasına ihtiyaç duyuyordu.
iki hafta sonunda kar durmuş ve artık eve gitmelerine dair bi engel kalmadığını vurguluyordu. saatlerin zor aktığı şu anlarda Jungkook fazlasıyla heyecanlıydı, çünkü ölü olmadığını ailesine göstermeye gidiyorlardı bu gün. fazlasıyla heyecan ve panik doluydu korkuyordu, ne olacağını bilmiyordu ve kafası karışıktı.
"sakinleş deltam"
jimin'in hafifletici sesi kulaklarına ilişince hafifçe tebessüm edip sevgilisine yaklaştı delta, kolunu sahiplenircesine Jimin'in ince beline sarınca sanki yapbozun eksik parçası tamamlanmış gibiydi.
Jungkook burnunu Jimin'in kokusunun en baskın olduğu yere, boynuna bastırıp yavaşça sürttü. ince dudakların beyaz tene hediye öpücükler bırakıyordu.
Jimin bu durumdan fazlasıyla hoşnuttu.. zira teninde sevgilisinin küçük ama dolgun dudakları teninde gezinip ona öpücüklerini bırakıyordu..
Jimin kafasını yana doğru eğerek Jungkook'a mümkünmüşcesine daha fazla alan tanıdı.
"vita beni delirtiyorsun"
Jungkook'un fısıltı gibi çıkan sesi Jimin'in kulağına ilişmiş, ardından nefesi ıslak boynuna çarpmıştı. Jimin'in iki omuzunun altında sarkan elleri Jungkook'un saçlarını bulmuş yavaş yavaş okşamıştı. yumuşak saçlar Jimin'in, bembeyaz ten Jungkook'undu..
Jungkook yavaşça kafasını beyaz tenden çekip, Jimini buldu gözleri. mavi gözleri yine kısılmış kalın dudakları hafifçe aralanmıştı, ve bu görüntü enfes duruyordu.
Jimin kendine gelip Jungkook'a baktı derin nefes alıp hafifçe gülümsedi. Jungkook'un öpücüğünün aksine çok daha basit ama güzel bi öpücük kondurdu dudaklarına.
"çocuklar uyanıcak bizi böyle görmemeliler"
Jungkook kıkırdayıp tek kaşını kaldırdı sorarmışçasına Jimin'e yaklaşıp tombul yanaklarını avuçları arasına alıp yavaş yavaş okşadı. en sevdiği yanakların yerini tutmasa da bu yanakları okşadı Jungkook..
"annelerine ne kadar aşık olduğumu görüceklerseler görsünler bundan memnun olurum"
Jimin kıkırdadı o güzel melek tınısı dudakları arasından ayrılıp geniş salonda yankılanmıştı. Jimin yıllar geçse de Jungkook'un ufak bi iltifatı karşısında hemen utanıyor, saklanacak delik arıyordu bi fare gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rojo
Fanfictionilk bölümlerde noktalama işaret yok, yaz tatilinde halledeceğim, ona göre okursunuz. ✨#ukemin birincisi✨ New York'ta yaşayan en büyük silah satıcısı olan Delta Safkan Jeon Jungkook bütün devletlerden her şeyden ve herkesten güçlüydü Arkadaşları il...