Efsun, yirmi yaşına kadar baba sevgisiyle yakınlığına muhtaç ve annesinin onu terk edişini içinde taşıyarak büyüyen buruk bir genç kızdır. Evinin sınırları içerisinde, babasının kurallarını koyup belirlediği küçücük dünyasında ona arkadaş olan tek i...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Farkında olmadan kendisinin de gülmeye başladığını fark etti. Genç kızın masum ve doğal tepkilerini izlerken dudakları derince kıvrılmıştı.
İşte tam o anda göz göze geldiler.
***
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Efsun karanlığın içinde onu izleyen birisinin olduğunu fark edince gülmeyi kesti ve istemsizce çığlık attı. Bir an için önünde beliren insan silüeti onu fazlasıyla ürkütmüştü. Genç adam bu korkulu çığlıkla gülmeyi hemen keserek hızlı adımlarla öne doğru, aydınlığa çıktı.
"Özür dilerim, korkutmak istememiştim. Düştüğünüzü gördüm. İyi misiniz?"
Karanlığın içinden çıkan yabancının yüz hatları belirginleştikçe Efsun'un nabzı düştü ve kendini korumak için kasılan bedeni gevşedi. Az önce bir karabasanı andıran yabancının yerini şimdi son derece iyi görünümlü bir adam almıştı hatta yanılgısının ne denli hatalı olduğunu kanıtlarcasına oldukça yakışıklıydı.
Efsun, korkusunun yerini alan merakla ve onda bir alışkanlık haline gelen gözlem yeteneğiyle kısa bir anlığına yabancıyı inceledi.
Üzerinde bedenine tam oturan siyah bir takım elbise vardı. Açık kumral saçları çok düzgün, avurtları içine çökük olan kemikli yüzü sakalsızdı ve fazla dolgun, dikkat çekici olan pembe dudaklara sahipti.
Ama bir dakika!
Ne demişti?
'Düştüğünüzü gördüm.'
Yani düştüğü anı ve diğer rezilliklerini...
Utançla gözlerini yumup yüzüne yayılan kızıllığı gizlemek istercesine başını dizlerine doğru eğdi. "Korkutmadınız," diye mırıldandı ağzının içinden bu önemsiz bir şeymiş gibi. "İyiyim ben."
Adamın başucuna geldiğini hissetti. Başını kaldırmadan göz ucuyla kaçamak bir şekilde ona baktığında ilgiyle yanına eğildiğini gördü.
"Dokunabilir miyim?"
Efsun başını hızla kaldırıp kocaman açılmış masum mavi gözleriyle yabancıya baktı. "Hım? Nereme?"