3rd Eye | Minsung |

17

"İkisi de."

—————————————————

Minho duyduğu şeyle Jisung'un dudaklarına yapışırken Jisung inleyerek kollarını Minho'ya doladı.

Tam o sırada çalan telefonla istemeseler de ayrılmak zorunda kaldılar. Jisung merakla izlerken Minho telefonu açtı.

"Efendim?"

"Ne? Şimdi neredeler?"

Jisung merakla Minho'yu dinlerken doğruldu.

"Tabiki gelebilirler."

"Görüşürüz."

Minho telefonu kapatırken yüzünde bir gülümsemeyle Jisung'a baktı.

"Ne oldu?"

"Changbin Felix'i bulmuş."

Jisung duyduğu şeyle elini ağzına kapattı.

"Ciddi misin? Nerede şimdi? Nasılmış?"

"İyiymiş. Buraya gelebileceklerini söyledim."

Jisung mutlulukla Minho'ya sarıldı.

"Çok mutluyum!"

Minho kıkırdayarak ondan ayrıldı.

"Birazdan gelirler. Hadi aşağıya inelim." Diyip Jisung'un elini tuttu.

İkili yüzlerindeki gülümsemeyle aşağıya inip bir süre diğerlerinin gelmelerini beklediler.

Çalan kapıyla Jisung ayaklandı ve kapıya koştu. Kapıyı açar açmaz karşısında Felix'i görmesiyle kollarına atlaması bir oldu.

"İyisin!" Dedi Felix'e sımsıkı sarılırken.

Felix gülümseyerek sarılışına karşılık verirken Changbin onlara göz devirip içeriye girdi.

"İyiyim."

Jisung geri çekilip Felix'in içeri girmesine izin verdi.

Hep birlikte oturduklarında Jisung heyecanla Felix'e bakıyordu.

"Neler oldu? En son vurulmuştun."

"Kurşun geçirmez bir yelek giyiyordum. Vurulmadım ama beni yakaladılar. Changbin bir şekilde beni kurtarmayı başardı. Ağzımdan laf almak için bana yapmadıkları kalmadı ama iyiyim."

Jisung onun kolundaki morlukların farkındaydı. Onun için oldukça üzülmüştü. Bir yandan da kendini kötü hissetti çünkü birkaç gündür başka şeylerle uğraştıkları için Felix'i doğru düzgün düşünememişti bile.

"Peki sen? Görünüşe göre ortama alışmışsın."

Jisung bir anlığına Minho'ya bakıp hafifçe gülümsedi.

"Hafızamı geri alamasam da alışmaya çalışıyorum."

Felix anlayışla başını salladı.