25

3K 353 301
                                    

"Seni çok seviyorum Lee Minho."

—————————————————

Aradan geçen birkaç günün ardından Jisung çok daha iyi hissediyordu. Bu birkaç günde Felix ve Jennie kendisiyle birlikte kalmıştı. Minho onları anlayışla karşılayıp yalnız bırakmış ve üç arkadaşın birbirleriyle vakit geçirip birbirlerini iyileştirmelerine izin vermişti.

Jisung bu süreçte Jennie ve Felix ile daha da yakınlaşmış ve onlara karşı daha da açılmıştı. Jae konusunda da sürekli Jisung'a destek olmuş, ona hayatın devam ettiğini söyleyip teselli etmişlerdi. Elbette Hyunjin ve Jeongin de sık sık ziyarete gelmişti.

Minho ise daha çok Lisa ile vakit geçiriyordu. Minho'nun canını sıkan birtakım şeyler vardı ve Lisa her ne kadar birbirlerinden hoşlanmıyorlarmış gibi görünseler de hep onun yanında olmuştu.

Chan, Seungmin ve Changbin Kuzey ile alakalı meselelerle uğraşırken Hyunjin ve Jeongin Direniş için yeni ve kalıcı bir yer arayışındaydı.

Lay her ne kadar kendi başına halletmeye çalışsa da onlara ihtiyaç duyuyordu. Direniş o gün çok sayıda insan kaybetse de hâlâ birileri vardı ve onlara iyi bakmaları gerekiyordu.

Chanyeol ise kayıptı. O günden sonra çekip gitmişti. Kimse de umursamamıştı zaten. O an Jae'den daha önemli hiçbir şey yoktu. Baekhyun üzüntülerini onlarla paylaşmış ve cenazeye katılmıştı. Chanyeol hakkında söylediği şey ise gençleri cesaretlendirmişti. Baekhyun, Chanyeol'ün yakında ortaya çıkıp şifreyi kendi isteğiyle söyleyeceğini söylemişti ve bunu söylerken oldukça emindi. Birkaç gün sonraki seçimlerde gizli dosyalara ulaşacaklarını ve herkesin gözü önünde Başkan Kang'ı ifşalayacaklarına emindi.

Jisung son birkaç gündür olduğu gibi Jennie ve Felix ile birlikte oturup film izlerken Minho'nun nerede olduğunu merak etmeden edemiyordu. Tek bildiği Lisa ile birlikte olduğuydu. Onu iki gündür görmemişti ve çok özlüyordu. Aralarındaki soğukluk Jisung'u yıpratmaya başlamıştı.

"Ne düşünüyorsun?" Diye sordu Jennie başını Jisung'un omzundan kaldırırken. Pembe pijamasının içinde küçük bir kız çocuğu gibi görünüyordu.

"Hiç."

"Yalan söyleme. Filmi izlemediğinin farkındayız. Bakışlarından anlaşılıyor." Dedi Felix Jisung'un parmaklarıyla oynarken.

"Nasıl anlıyorsunuz?" Diye sızlandı Jisung.

"Uzun zamandır arkadaşınız. Bakışlarından ne düşündüğünü anlayabiliyoruz." Diye cevapladı Jennie.

"Sahi, ne zamandır arkadaşız ve nasıl tanıştık?"

"Konuyu değiştirdiğinin farkındayız. Yine de üstüne gelmeyeceğim. Jennie, sen mi anlatırsın yoksa ben mi anlatayım?"

"Ben anlatırım." Dedi Jennie.

Jisung doğrulup merakla Jennie'yi dinledi.

"Biz çok küçükken komşuyduk. Hyunjin ve ben seninle çocukluk arkadaşıydık. Yaklaşık bir iki yıl sonra da aramıza Felix katıldı. Biz sıradan Güney ailelerinin çocuklarıydık ama Hyunjin Başkan Kang'ın çocuğuydu. Hyunjin'e karşı her zaman kaba ve mükemmeliyetçiydi. Biz büyüdükçe ondan daha da nefret etmeye başladı. Daha sonra Güney'in askerleri, ajanları olarak çalışmaya başladık. Zaten çocukluktan beri hayalimiz asker olmaktı. Hayalimiz gerçekleşse de Başkan Kang hakkındaki gerçekleri öğrenince bir saniye bile düşünmeden Direniş'e katıldık. Lay bizi yanına alıp yol gösterdi. Orada da Jeongin ve Jae ile tanıştık."

3rd Eye | Minsung |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin