ARTEMİS YAHUT DİANA

7 3 0
                                    


Zeus'un kızı ve Apollon' un kız kardeşi olan Artemis, kardeşinden bir gün evvel doğdu. Dünyaya gelir gelmez, hemen kalktı ve lohusa olan annesi Leto'ya Apollon'u doğururken yardım etti . Fakat annesinin çektiği acılar ve her yerden kovulması Artemis'i evlenmekten iğrendirdi.

 Bu yüzden babası Zeus'a daima lekesiz kalmasına ve evlenmemesine müsaade etmesini rica etti. O da kız kardeşi ve Zeka Tanrıçası Athena gibi, afif yaşamak arzusunda idi. Bir gün babasının dizlerine oturmuş olduğu bir sırada;

 - "Babacığım, dedi, kızının daima bakire kalmasını lütfet; bana bir yay ile hızlı uçan oklar ve yanan bir meşale ver. Vahşi hayvanların peşinden koşan avcılar gibi beni giydir. Dağların ve mağaraların perileri olan altmış Oreades'i benim yanıma kat, ormanlarda dolaşırken onlar bana yardım etsinler ve beni korusunlar. Hoş kaynakların ve berrak suların kızlarından yirmi Nympha'yı bana ver ki, oklarıma, yayıma, sandallarıma baksınlar, dinlenme zamanlarında köpeklerime gözcülük etsinler."

 Zeus kızının dileklerini yerine getirdi. O günden itibaren Artemis, yay ve oklarla teçhiz edildi. Ormanların ve çıplak dağların kraliçesi olan bu Avcı Tanrıçanın en büyük zevki, vahşi hayvanları kovalamak ve onları avlamaktı . 

Av, yakalamaya can atan, ateşli, çevik bir sürü av köpeğini önünden koşturarak, uçar gibi hızla koşar birçok periler etrafında olduğu halde, iki geyiğin çektiği Şarı üzerinde ava çıkardı.

 Böylece, dağları, ormanları aşar, vadileri dolaşır, karacaları, süratle koşan geyikleri sıkıştırır, yaban domuzlarını yakalar, öldürücü oklarıyla onları delik deşik ederdi.

 Bu eğlendirici av, ruhunu neşe ile doldurup vücudunu yorduğu zaman, Artemis, Kardeşi Apollon'un yanına giderdi. Yayını ve ok kınını bir ağaca asar, süslenir, püslenir ve beyaz kollu Musa'ların ve Kharitz şarkılarını dinleyerek istirahat ederdi.

 Apollon'un kız kardeşi Artemis, gün battıktan sonra , gökte dolaşan solgun ve yorgun ışıklar saçan ayın Tanrıçasıdır. Ormanların ve akşamın kraliçesi, gerek yüz ve gerekse vücut güzelliğinde bütün arkadaşlarını geçerdi.

 Gerçekten ay, etrafında bulunan sayısız yıldızların hepsinden daha güzel , hepsinden daha parlak değil midir? 

 Apollon gibi dünyayı aydınlatmakla görevlendirilmiş olan Artemis'in yahut "Ay'ın, Apollon'un hemşiresi sayılması ne kadar doğrudur. Ayın sembolü olan Artemis, gerçekten birçok hususlarda güneşin sembolü olan kardeşinin kadın şeklidir. 

O da kardeşi gibi parlaktır. O da , ışık saçar, o da, göklerde dolaşır. Fakat neden "Ay'ı bir avcı kız" olarak kabul ediyorlar? 

Çünkü gündüz vahşi hayvanların dolaştıkları yerleri geceleyin, o solgun ışıkları ile aydınlatır ve onların gizlendikleri inleri araştırır, bulur. Çünkü ormanlardaki alanlarda, tavşanlar, alageyikler onun sessiz ve solgun ışıklarının altında sıçrarlar, oynarlar.

 Gerçekten "Ay" yorulmak nedir bilmeyen ateşli bir avcı gibi, bütün gece göğün derinliklerinde, dolaşır, gezer, durur, ne olursa olsun av ve avcılığın bütün meraklı ve heyecanlı halleri Artemis'in en çok hoşuna giden şeyler ve onun en çok benimsediği görevlerdir. 

 Yolların parlak kraliçesi ve ölülerin ruhlarının gözcüsü ve koruyucusu olarak Hekate adı altında derin uçurumların kenarlarında, yüksek dağlarda, yalçın kayalıklarda dolaşan, yolunu şaşırmış insanları düşmekten, parçalanmaktan alıkoyar, onları selamete eriştirirdi.

 Bundan başka gündüz, kardeşinin okları ile vurulan ve halsiz düşen hasta çiçekleri, solgun otları, gecenin "çiy" taneleriyle besler, serinletir, onları iyi ederdi.

MİTOLOJİYE DAİR HER ŞEYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin