9. PETER PAN

137 12 63
                                    

Lana Del Rey- Summartime Sadness

Amber Run- I Found

KENDİME NOT:Dünyaya inat hep kendin kal

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

KENDİME NOT:
Dünyaya inat hep kendin kal.

¤

Yaşadığım hiçbir şeyin kalbimi kırmasına izin vermezdim.


Bu kendimi bildim bileli üzerine çabaladığım bir konuydu. Ne zaman gözlerim dolsa, incindiğimi hissetsem hemen "Hayır," derdim içimden. "Kalbinin kırılmasına izin verme çünkü hiçbir şey buna değmez."

Kimse beni üzemezdi. Lisede ilk aşkım ve ilk sevgilim olan çocuk tarafından terk edildiğimde de kendime sıkı sıkı bunu tembihlemiştim. Aşk acısını bile yalnızca gururum incindiği için çekmiştim, onun için gözümden tek bir damla yaş düşmemişti. Şimdiye kadar arkadaşlarıma beni kıracak hakkı asla tanımamıştım. Sıcakkanlı ama tehditkârdım, kimsenin haddini aşmasına izin vermemiştim. Bir şekilde o çizgiyi hep korumuş ve gülümsemenin bir yolunu her zaman bulmuştum.

Ama tüm bunlar ailem söz konusu olana kadardı.

Sınırlarım o kadar dar değildi.

Onlardan başka hiç kimse beni böyle üzemezdi.

Evet, üzgündüm.

Tam tamına dört gündür kalbi kırık bir şekilde yaşıyordum ve o kırıklardan akan hüzün bir an olsun dinmemişti. Kızgın ve kırgındım. Özellikle de anneme. Beni korkunç bir şeyin içine hapsetmişti ve kurtulmak adına yapabildiğim hiçbir şey yoktu.

Pazar gününü odamdan hiç çıkmadan geçirmiş ve tüm gün depresyona girip battaniye altında ağlamıştım. Defne arada sırada yanıma gelip benimle konuşmaya çalışmıştı ama onu terslemiştim. Bana mutfaktan çikolata aşırıp getirse de bunu yapmıştım. Arkasından gelen iki gün ise tam anlamıyla korkunç bir kâbustu, böyle bir şey yaşadığıma inanamıyordum. Annem her sabah işe geç gitmek pahasına beni kampüse bırakıyor, dönüşte de kendisi alıyordu. Dün gıcıklığına akşam sekize kadar kütüphanede beklesem de katır gibi inatçı olduğu için hiç dert etmemiş ve beni yine o almıştı.

Bugün çıkışta yine aynı şeyler yaşanacaktı ama onunki inatsa ben daha inattım. Gerekirse fazladan görev alırdım ve kampüste sabahlardım. İstediği kadar bekleyip sürünebilirdi.

Öfkeyle nefes alıp verdim. Sakinleşmesini bekliyordum ama bekledikçe ben daha fazla sinirleniyor ve artık bu saçmalığa katlanamıyordum. Hırsla önümdeki karton bardağın kenarını kopardım, dibinde hâlâ kahve vardı ama umrumda değildi. Kopardığım kısmı ağzıma götürüp dişlerimle kemirmeye başladım. Herkesten nefret ediyordum.

"Karton bardak yemeye başladığımıza göre durum ciddi, ha?"

Karşımda oturan Gülşah'ı ve söylediği şeyi aldırmadan dişlerimin arasındaki parçayı bir ucundan tutarak kemirmeye devam ettim. Yüzüm beş karıştı. Üç gündür böyleydim ve ilk defa içimden zerre gülümsemek gelmiyordu.

RÜYA ÇANLARIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin