~dnf~ yakın arkadaşlar birbirine yanıktır

12> mağara adamı temas bağımlısı hareketleri sayesinde olaylar gelişiyor

- "DREAM buraya geldileRrr"

+ "sakin ol george halledeceğim şimdi"

söyler söylemez dediği gibi, yatağımızı ele geçirmeye gelen oyuncuları tek tek aşşağı atmayı başardı.

+ "OH- SONUNDÀ"

- "HAHAHAHAAAA YAŞASINNN"

yine kazanmıştı. onunla olmaya bayılıyorum. her zaman beni ellerinin içinde tutarcasına koruyarak başarıya götürüyor. heyecandan yerimde duramayarak oynaşıp, zıplayarak konuştum

- "KAZANDIK DREAÂAM"

+ "AHAHAHH- evet k-kazandık george"

kazandığımızdan beri attığı kahkahalarını yavaşlatarak durdurdu.

ona bakmak için kendimi geriye çektim.
kafası biraz eğikti
ellerimi onun omuzlarına koyup konuştum
- "dream?"

+ "hmm? efendim george"

- "çok iyi olmadı mı? ben çok eğlendim"

kafasını kaldırıp, aynı anda da kafasını kaşırken yüzüme bakarak cevap verdi

+ "evet george çok iyi oldu ahah, ben de eğlendim.. hem de çok."

- "ama çok güzel değil miydi?"

bakışlarındaki değişimi, derinleşip ciddileştiğini fark ettim. gözleri, gözlerime dudaklarıma yanaklarıma saçlarıma sonra tekrar gözlerime ve dudaklarıma bakıyordu.

+ "çok güzelsin george"

- "ben mi- teşekkür ederim"

elleriyle yüzünü buruştururken, titrek bir sesle konuştu
+ "kendime sahip çıkmakta zorlanıyorum george"

- "sen de çok güzelsin dream.."

+ "george b-ben.. dediğimi duymadın mı?"

yüzlerimiz birbirine bakıyordu. gözlerimin içine bakarak cevap vermemi beklercesine kafasını oynattı

+ "george sen böyleyken.. kendimi tutamam"

- "neyleyken?"

+ "fark etmeden ya da düşünmeden yapmış olmalısın ama.. kazandığımızda sen zıplarken.."

- "merak etme hissedebiliyorum"

+ "NE- nasıl yani? üzgünüm george, b-ben sana sadece bakarken bile yükselmemek için zor duruyorum.. ve sen kucağımda zıplayınca-"

- "biliyorum benim suçum.. zıplarken aklıma gelmedi ama.. altımdaki sertliği hissettiğimde fark ettim"

+ "üzgünüm george istersen kalkabilirsin artık...

kızarmış mahçup olmuş yüz ifadesiyle beraber, eğmiş olduğu kafasıyla, yüzündeki birikmiş terleri ise alnından aşşağı doğru yol almaya başlamıştı. benim için gerçekten de fena bir şekilde kendini sıkmış olmalı.

benim ne hissettiklerim ya da istemediklerim hakkında her ne kadar farklı şeyler düşünse de, benim onu ne kadar fazla istediğimin farkında bile değildi. artık utangaç ve çok düşünen ahlaklı versiyonumun, en azından sevdiğim çocuğun yanında beni rahat bırakması gerekiyordu. en azından onun yanında rahat olmalıyım, ikimizin de mutluluğu için.

artık bekleyecek vaktim kalmamıştı. ya kucağından kalkacak, aramızdaki gerçek yakınlaşma için farklı bir zamanı bekleyecek,, ya da şimdi ona açılıp, dreame hem onun hem benim istediğimi verecektim.

- "dream kafanı kaldırır mısın"

yine mahçupca, gözlerini gözlerimle temasdan kaçırarak kafasını kaldırdı.