Sert Çıkışma

7.6K 624 293
                                    

İyi okumalar💜💜💜

Taehyung'un ağzından;

Sabah erkenden uyanmıştım. Daha hava yeni aydınlanıyordu ancak dün Kralın dediği ile onun hizmetkarı olmuştum. Daha önce Kraliçeyede hizmet ettiğimden biliyordum ne yapılması gerektiğini ancak o bir omegaydı ve iyi anlaşıyorduk. Kral ise sert ve baskın bir alfaydı. Bu yüzden ona uysal davranacaktım amaçlarım belliydi.

Giyinip odamdan çıktım ve hızlı adımlarla Kral Jeon'un odasının önüne geldim. Muhafızlar bana baktığında onlara gözlerimi devirdim.

"Kapıyı açın ben hizmetkarı oldum bunu biliyorsunuz zaten?"

Cevap vermeden kapıyı açtıklarında hemen içeri girdim. Kral Jeon hala uyuyordu ve kalın perdeler kapalı olduğundan ışık girmiyordu. Dün geceden yakılan mumlar erimişti ve bazıları yanmaya devam edip güzel kokular yaymaya devam ediyordu. İlk gidip onları söndürdüm.

Ardından Kral Jeon'a döndüm. Uyurken bir şeytana benzemiyordu masum duruyordu ancak uyanıkken tam tersiydi.

Çok zeki, güçlü, otoriterdi vr yakışıklı. Evet gerçekleri inkar edemem ama bunlara rağmen bir o kadar da gıcık.

Cama yaklaşıp perdeleri açtım ve içeri gün ışığının girmesini sağladım, kapıyı da açtığım da içeriyi kuş cıvıltıları ve temiz hava doldurdu birde deniz sesi. Saray denize yakındı hatta kenarındaydı ancak oldukça sağlam ve korunaklı yapılmıştı.

Odası o kadar güzel bir yere bakıyordu ki bir an kendimi kaptırdım ve doğayı izledim. Benim odam kutu gibiydi. Yer yatağı - yatakta denmez bir kat yorgan serilmiş bir şey- küçük kırık bir dolap ve kırık bir ayna. Penceresi ise yoktu. Bir tane mum odamı aydınlatırdı. Buraya geldiğimden beri sabah kalktığımda gün ışığından gece yattığımda ise ay ışığı ve yıldızlardan mahrumdum. Şuan o kadar güzel gelmişti ki bana. Burada saatlerde oturup izleyebilirdim doğayı.

"Sen ne yapıyorsun orada?" Kral Jeon'un sesiyle hemen ona döndüm ve ellerimi önünde birleştirip eğildim.

"Günaydın efendim. Sizi uyandırmak için geldim."

"Uyandırmayı unuttun ama." diyip yataktan kalktı ve banyoya girdi. Ardından bir bağırış.

"Daha banyom bile hazırlanmamış! Ne kadar da beceriksizsin! Hemen gel buraya!" hemen yanına gittim.

"Üzgünüm efendim hemen hazırlıyorum."

"Çabuk olsan iyi olur omega." dediğinde alttan ona baktım. O banyodan arkası dönük çıktığında gözlerimi devirdim. Kendini bir şey sanan gıcığın tekiydi

Suyu açtıktan sonra sabunları ve havluyu da hazırladım. Dolan suyla çeşmeyi kapatıp banyodan çıktım.

Balkona çıkmış etrafa bakınıyordu.

"Efendim banyonuz hazır."

"Sonunda." diyip yanımdan geçtiğinde üstüne atlamamak için zor duruyordum bu adam gerçekten beni delirtiyordu.

Daha fazla orada durmayıp büyük dolabı açtığımda binlerce kıyafet karşıladı beni. Tanrım alfalar için olsa bile o kadar güzeldi ki...

Bende her zaman soylu omegaların giydiklerinden giymek istemiştim. O kabarık asil elbiseler. Korseler. Ayakkabılar. Taçları.

Çok güzel gözüküyordu ancak bu benim için imkansızdı. Amacım şan şöhret değildi kesinlikle şey gibi düşünün. Annesinin en güzel elbisesini ve ayakkabısını giyip makyaj yapmak isteyen minik kız çocukları gibi. Tek istediğim buydu.

Kingdom Of The Jeon -Kooktae-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin