9. BÖLÜM

2.9K 157 66
                                    

Yorum yapmayı unutmayın lütfen ❤

-

Gözümü açtığımda aşırı derecede nefessiz kalmış hissediyordum. Şubat ayındaydık ama öyle sıcaktı ki kendimi yaz güneşinin altında hissetmiştim bir anda.

Biraz kıpırdandığımda kollarını bana dolamış, kafası yana düşerek uyuyan bedene takıldı gözlerim. Birkaç saat önce yaşadıklarımız aklıma gelmişti direkt. Uyurken onun gideceğini düşünmüştüm.

Gitmemişti.

O an Meriçi uyandırmak istemesem de gerçek anlamda nefes alamadığım için yerimde kıpırdandım. Direkt irkilerek gözlerini açmıştı. Şaşkın şaşkın etrafa bakındığında çok tatlı gelmişti bir an gözüme.

"Saat kaç?" uykulu sesle konuşunca yavaşça kendimi geri çektim ama hâlâ bir kolu belime sarılı duruyordu.

Masanın üzerindeki saate gözümü kısık baktıktan sonra yeniden gözlerimi yüzüne çevirdim. "Biri çeyrek geçiyor."

Laf ağzımdan çıkar çıkmaz resmen yerinden zıplayarak ayağa kalkmıştı. "Hassiktir!" dedi hemen üstünü düzeltirken. Kaşlarım çatılmıştı. "Ne oldu?" diye sordum ben de ayağa kalkarken.

"Annem çok merak etmiştir beni." dedi. Bana cevap veriyor gibi değil de, daha çok kendi kendine konuşuyor gibiydi. Elini cebine attı ve telefonunu çıkardı. Telefona baktığında büyükçe oflamıştı.

"26 kez aramış ulan!" Gözlerim irileşirken "Telefonunun sessizde miydi? Ben duysam uyanırdım hemen.." demiştim. Bu aralar uykum çok hafifti.

"Sen uyuyorsun diye sessize almıştım. Birisi ararsa uyandırmasın diye. Ama ben de uyuya kalmışım." dedi ve telefonu kulağına tuttu. Muhtemelen annesini arıyordu.

Söyledikleriyle istemsizce karnıma ağrı girmişti. Küçük bir hareket bile bana kendimi o kadar iyi hissettirmişti ki şu an oturup ağlayabilirdim.

"Alo, anne?" sesini duyduğumda onu dinlemeye başladım merakla.

"Arkadaşımdayım, anne. Özür dilerim, haber veremedim. Telefon sessizdeydi. Evet, evet iyiyim. Bugün gelemem muhtemelen, saat çok geç olmuş. Evet, yarın erkenden evde olurum. Öpüyorum, annem."

Söyledikleriyle ani bir afallama yaşadım. "Bugün gelemem muhtemelen..." Burada mı kalacaktı?

"Yusufun nasıl olduğunu sormayı unuttum.." dedi ben put gibi durup yüzüne bakarken.

"Burada mı kalacaksın?" dedim aniden konudan bağımsız bir şekilde. Gülümsedi.

"Evet. İstersen gidebilirim?" diye sordu eliyle kapıyı göstererek.

"Yok, yok!" diye elimi salladım panikle. "Ben... Sadece şaşırdım."

Gülümsemesi büyürken telefonunu masaya bıraktı. "Ee? Nerede uyuyacağım? Uykum açılmadan yatmam lazım." dedi.

"Ben bir şeyler getireyim. Kanepede ben uyurum. Sen de benim odamda kalırsın." O an nedense 'kanepede ben uyurum, sen rahatsız olma' diyeceğini düşünmüştüm ama o beni onaylamıştı.

Tam arkamı dönüp bir adım atmıştım ki telefonuna gelen artarda bildirimlerle afallayıp durmuştum. Ona merakla gözlerle dönerken o da telefonunu almıştı yeniden.

***

Yusuf: abi?

Yusuf: neredesin?

Yusuf: neden bugün gelmeyeceksin?

Yusuf: sen hiçbir arkadaşında yatıya kalmazsın ki...

Yusuf: abiii

Meriç: Batudayım, Yusuf.

Meriç: uykuya dalmışım, gelecektim ama geç olmuş.

Yusuf: ne?

Yusuf: neden onun yanına gittin?

Meriç: çok kötüydü ve öylesine bir bakayım dedim.

Yusuf: ben de kötüyüm abi

Yusuf: benim yanımda olman gerekirdi

Yusuf: eve gel abi

Meriç: Yusuf, saçmalama istersen.

Meriç: birkaç saat sonra zaten sabah olunca geleceğim senin yanına.

Yusuf: abi şu an eve gelmezsen yemin ederim kendime zarar veririm

Yusuf: ben senin kardeşinim

Yusuf: benim yanımda olman gerekir

Meriç: Yusuf...

Yusuf: gelmiyor musun, abicim?

Meriç: geliyorum

Meriç: bekle

Yusuf: tamam, abiciimm

Neden bilmiyorum ama şu an odadan çıkasım yoktu. O yüzden kanepede oturmuş telefonda mesajlaşmasının bitmesini bekliyordum.

Birkaç dakika sonra hızlanan nefeslerini işittiğimde kafamı kaldırıp çatık kaşlarımla yüzüne baktım. Montunu giydiğinde afallayarak ayağa kalktım.

"Gidiyor musun?" diye sorduğumda kafasını salladı. "Gitmem gerekiyor." dedi kapıya doğru giderken.

"Ne oldu birden bire?" diye sordum arkasında ilerlerken. Ayakkabısı giyinirken hâlâ bana cevap veriyordu.

"Yusuf mesaj attı. Beni çağırıyor. Görüşürüz sonra." dedi ve saçlarımı karıştırarak cevap vermemi beklemeden kapıyı açıp dışarı çıktı. Dokunuşu bir abinin kardeşine gösterdiği şefkatle eşdeğerdi.

Ne olduğunu tam idrak edemesem de kapıyı kapattım ve odama geçme gereği duymadan yeniden kanepeye uzandım.

Tam uykumu alamadığım için birkaç dakika geçmeden hemen uykuya teslim olmuştum.

______

SHA is back gaayyss

Bayağıdır bölüm yazmıyordum, resmen yazmayı unutmuşum :d

Sevgilimin Homofobik Abisi -GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin