Son İş

248 17 5
                                    

"Selim , Selim, Selim. Demek kendini yakacaktın ha? Hem de gidip kendini ihbar ederek. Ama takdir ettim doğrusu, adımı vermedin."

Selim Tezcan soğukkanlılıkla iç çekti. Hangi adam karşısındaki kadar ruhsuz olabilirdi ki, hangi insan bu kadar bencil ve güce tapardı ki. Sonra tekrar düşündü, kendi de ona bunları sağlayan kuklalardan biri değil miydi, o da onun isteklerini yerine getiren, sorgulamadan canlar alan biri değil miydi?

Bu kendisini de kötü biri yapmaz mıydı?Cevizci olanca gücüyle kükreyip eliyle Tezcan'ın çenesini kavradı.

"Selim beni çok zorladın. Gidip kendini ihbar etmekte ne demek!"

Cevizci dişlerinin arasından tükürükler saçarak tepkisiz kalan Selim'e son vuruşu yaptı.

"Bunu yapmakla bardağı taşırdın. Şimdi son bir iş yapacaksın ve kafana kurşunu sıkacağım. İşte o zaman istediğin huzura kavuşmuş olacaksın!"

Tezcan başını sallamakla yetindi. Cevizci elini Selim'in çenesinden çekince kıpkırmızı olmuş çenesi gün yüzüne çıktı. Ama aldırmadı Selim. Nihayetinde hiç bir acı başkasına acı vermiş olmaktan, canını almış olmaktan daha acı verici olamazdı.
Cevizci Selim'in eline bir kağıt sıkıştırdı.

"Kurban Sevda Cevizci, adres kağıtta yazılı. Bu işi bitir ve sonun için buraya dön."

"Ha bu arada, ona babasının iyi dileklerini iletmeyi unutma. Neticede biricik kızım öyle değil mi?"

Selim yanılmıştı, en büyük acıyı ancak en yakınlarından alırdın. Aynı Sevda Cevizci'de olacağı gibi. Acıtacaktı, hem de çok. Ama bittiğinde her acı gibi bu da sönecekti. Sonuçta yeni acılara yer açmak gerek..

Ses VerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin