Jk Cafesine ortak arıyordu.
Cafeye ortak olmak icin gelen Tae ile tanıştıklarında yeni bir aşk başlayacaklarindan habersizlerdi.
Ve bununla birlikte en yakın arkadaşları
J hope, Jin, Namjuun ve cafenin müdürü Jimin çok yakın arkadaşı Suga ile bi...
Günlük rutin hayatlarına başlamışlardı. Ancak Jkook bazı şeylerin değiştiğini düşünüyordu. Sanki Tae ondan uzaklaşmış gibiydi. Ve ne zaman ona birşeyler sormaya çalışsa onu geçiştiriyordu.
Tae ise ne yapıcağını düşünüyordu. En sonunda Jin ile bu konuyu konuşmaya karar verdi. Birlikte başka bir cafe de buluşmak için anlaştılar.
Jin, Tae'yi düğünden sonra ilk kez görüyordu. Ama onu çok durgun ve mutsuz görmüştü.
"Dostum sen iyi misin"
Tae dalgın dalgın Jin'e baktı "sanırım aklımı karıştıran şeyler var. Ve ben ne yapıcağımı bilmiyorum. "
"Ne oldu. Jkook ile ilgili sanırım. Daha yeni evlendiniz ve seni bu kadar kötü sadece 1 kez görmüştüm. Anlat hadi "
"Jkook ile ilgili. Aslında bana birşey dediği yada yaptığı yok. O konuda Herşey yolunda. Ama sadece. Ben hata mı yaptım. "
Jin hiçbirşey anlamamıştı. Sadece Tae'nin ne demek istediğini anlamaya çalışıyordu. Jin iyice ona yaklaştı ve devam etmesini söyledi.
"Jin ben pişman olmasından korkuyorum. Evet bunun için yanlış bir zaman buldum ama şimdi farkettim. Ya ilerde çocuğu olmadığı için pişman olursa. Ya bunu ben hissedersem O zaman ben ne yaparım"
Jin donmuş kalmıştı. "Ama Tae bunu Jkook ile konuştun mu"
Tae hayır anlamında kafasını sallamıştı. "Onunla konuşmalısın Tae. Hem sende vazgeçiyorsun. İlerde ona öyle birşey yansıtır mıydın" Tae birden "aslaa ben onsuz yapamam ki"
Jin gülümsedi. "O zaman onunla öyle düşündüğünü bil. Olur mu "
Tae biraz olsun gülümsemişti. Ama Jkook ile bu aralar kopukluklar yaşadığını biliyordu. Ondan devamlı kaçıyordu.
Belki de onunla konuşmak daha iyiydi...
—- Jkook cafeden eve geldiğinde Tae onu bekliyordu. Onu üzdüğünü biliyordu ve ona hiçbirşey anlatmadığı için kendini kötü hissediyordu.
Jkook geldiğinde Tae koltukta oturmuş onu bekliyordu. Birden yerinde kıpırdandı ve"hoşgeldin" dedi. Jkook da dudaklarından öptü ve yanına oturdu.
Tae biryerden başlaması gerektiğini biliyordu. "Seni birkaç gündür üzüyorum sanırım"
Jkook ise ona bakarak" sadece bana ne düşündüğünü söylemeni istiyorum. "
"Şey.. ben bu aralar biraz fazla düşünüyorum. Yani senin ilerde bir çocuğun olmasını istersen o zaman ben..."
Jkook bunu aslında farketmişti. O kumsal da gizlice o baba ve bebeği izlediğini görmüştü. Ama böyle birşey düşüneceğini bilemedi. Aslında bu konuyu hazır olduğunda Tae'nin açmasını istemişti.
Ona doğru dönerek ellerinden tuttu ve "gözlerimin içine bak. Ben sana Aşığım. Ve hiçbir zaman bundan pişmanlık duymayacağım. Önceliğim her zaman sensin. Bunu aklından çıkarma olur mu. Hem ikimiz de birşeylerden vazgeçtik. Ama yine de bu bizim elimizde. "
Tae gözleri yaşarmıştı. Bunları duymak onu rahatlatmıştı. Birşey diyemedi. Ama birden "Herşey bizim elimizde"
"Evet Sevgilim. İstersen bir çocuğumuz olabilir. İlgiye ihtiyacı olan onu koruyan bir aile isteyen bir çocuğa sahip olabiliriz. "
Tae birden şok olmuştu. Bunu hiç düşünmemişti. Onunda birşeyler düşündüğü bir gerçekti. Ama Jkook her zaman daha mantıklıydı. Ve Jkook ondan bir cevap bekliyordu. Jkook o sırada "bana ne olursa olsun herşeyi anlatmanı istiyorum. Benden aala birşeyini saklama, kendi içinde üzülme. Ben senin için her Zaman bir yol bulucam. İkimiz için"
Tae çok mutluydu. Ağlayarak sarıldı ve "O zaman bizim de bir çocuğumuz olmasını istiyorum "
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Jkook ona sıkı sıkı sarılmıştı. Artık kocaman bir aile olacaklardı.
"Seni çok seviyorum. Sen çok güzel baba olacaksın "
