Başka Bir Evrende

8

Günler, haftalar derken bir ay geçmişti. Bu geçen sürede Doruk ve Asiye farkında olmadan birbirlerine daha çok bağlanmışlardı. Neredeyse her gün görüşmüşlerdi.
Tez amaçlı başladıkları bu yolda birbirlerini öylesine çok tanışmışlardı ki, kendileri bile hayret ediyorlardı bu duruma.

Mesela Doruk, Asiye'nin en sevdiği renkin mavi olduğunu, en sevdiği şarkıcının sezen aksu, en sevdiği tatlı trileçe, en sevdiği yemek mantı, en sevdiği çiçek papatya ve bundan daha fazlası. Onun hakkında haddinden fazla şeyleri öğrenmişti. Aklında olmayan soruların da cevaplarını öğrenmişti.

Bundan iki hafta önceydi, Asiye okula başlamıştı. Onu okula ilk gördüğü güm gelmişti aklına.
Çok garip ama güzel bir gündü. Onun o heyecanı o mutluluğunu görünce bir kez daha aldığı karardan pişman olmadı genç adam. Bu hayatta ona huzır yoktu, babası hep bir şekilde onu zora sokacaktı. Bari ucunda birisi mutlu olsun demişti.

İlerde yanacağını bilmeden güzel geliyordu bu karar ona.

*************

Asiye dün gece yıkayıp ütüleyerek astığı formalarını alıp giymeye başladı. Bugün yıllar sonra okula gidecekti. Doruk sayesinde kayıt olduğu hatta burs kazandığı okul ona uğur ve şans getirmesi için gecelerce dua etmişti. Kuzeni ve yengesi ona mırın kırın edip artık çalışmayacağını kabullenemiyorlardı. Ama artık yorulmuştu genç kız. Yıllarca kendisi için bir şey yapmıyordu. Şimdi vakit Asiye olmaktı, kendisi olmaktı.

Aynadaki yansımasına bakıp kendisini çok tuhaf hissediyordu. 20 yaşında üniversite okuması gereken yaşta tekrar lise okuyordu.
Ama Allahtan Doruğun dediğine göre 3. Sınıftan başlayacaktı. Böylelikle çokta sırıtmazdı belki.

Telefonuna gelen bildirim sesi ile hızka açtı. Doruk geldiğini ve kapıda olduğunu söyleyen bir mesaj atmış. Hızla evden çıkmıştı.

Doruk kapıdan çıkan Asiye'yi gördüğünde yüzüne yine o kocaman sırıtmasını yerleştirdi.

"vay vay vay, Ataman Kolejinin kraliçesine bak be"

"ya ne demezsin yaşlı kraliçe"

"ne yaşlısı. Ayrıca sana bir şey diyeyim mi. Bizim okuldaki kızlar hep boya küpü gibiler. Sen bu doğal halinle onların yanında onlardan küçük kalırsın emin ol"

Asiye duydukları ile tüm samimiyetiyle 'umarım' demişti içinden.

Asiye o an dikkatini çeken şey ile Doruğun üzerindekileri incelemeye başladı. Sanki üzerinde forma mı vardı. Giydiği kot ceketinin içindeki gömlekti sanki.
Doruk onu inceleyen kıza bakıp ne yaptığını anladığında kot ceketini iki yana açarak içindeki formayı gösterdi. Asiye gördüğü forma ile kahkaha attı.

"ya bu nee. Sen neden forma girdin"

"sen okula alışana kadar bende okulda olacağım"

"sen ciddi misin"

"evet, hem özlemiştim lise ortamını iyi olur"

Asiye gülerek bakarken beraber yürümeye başladılar. Bu adamın ona çok iyi geldiğini hissetmek. Korkmadan ona teslim olmak çok güzel bir duyguydu. Sokak bittiğinde Doruk bir arabanın önüne durdu ve Asiye'ye dönerek ona yan koltuğun kapısını açtı. Asiye şaşkınlıkla bakarken açıklama yaptı.