dokuz

29.5K 1.1K 213
                                    

Gaye'den

     "Abla hadi! Geç kalıyoruz. Süsün püsün bitmedi mi?" Dedi Derin. Hanımefendinin hazırlanması 1 saat sürdüğü için benim hazırlanmama zaman kalmamıştı.

"Geliyorum." Dedim. Aynada kendime son bir bakış attım. Bence iyiydim.

Evet, evet güzel oldum.

İlacımı içtikten sonra çantamı alarak odadan çıktım.

"Benden daha güzel olmuşsun." Dedi Derin.

"Özel nedeni var mı?" Diye ekledi. Az pislik değildi.

"Derin kes. Geç kalıyordun sen? Hadi çıkalım." Dedim.

"Annemler?" Diye sordu.

"Onlarda çıkıyorlarmış evden." Dedim. Sorup sormamak arasında kaldığı bir şey vardı. Tereddüt edercesine baktı.

Bu da ne olduğunu anlamama yetmişti.

"Merak etme o gelmiyor." Dedim gözlerimi kapatarak.

Derin'in en büyük sınavı babasıydı. Tam da babası denemezdi. Sizi doğduktan sonra terk edip 15-16 yaşına gelince ortaya çıkan bir adama baba denmezdi.

O adamdan cidden nefret ediyorum.

Hepimizin belli bir derdi vardı. Tamam ama Derin'e yüklenen dert ona göre fazlaydı.

Çünkü her kız çocuğu babasının prensesi olmak ister.

"Amcamlarda geliyor di mi?" Diye sordu. Babamla Derin'in arasında özel bi' bağ vardı. Girayla ikisinin ki gibi. Bazen kıskanmıyor değilim.

Sonuçta kimse en sevdiği iki adamı paylaşmayı istemez.

"Evet ama böyle dikilmeye devam edersek herkes kepini atacak. Sen zort diye kalacaksın." Dedim ayakkabılarımı giyerken.

Son olarak her şeyi kapattığıma emin olduktan sonra kapıyı çekip evden çıktık.

Derin ayağındaki topuklularla merdivenleri koşa koşa indiği için 'Koşma!' demeyi ihmal etmemiştim.

Arabaya doğru ilerlerken telefona bakıyordu. Kimle yazıştığına bakmak için yaklaştığımda, Giray'ın ismini görmem yetmişti.

Arabaya bindiğimizde, direkt arabayı çalıştırdım. Radyo da Evli, Mutlu, Çocuklu çalıyordu.

Ortam mükemmel değil miydi?

Tabii ki öyleydi.

Evrenin bana gönderme yaptığına yemin edebilirim.

"Giray abi yarım saate orada olurmuş. Öyle söyledi." Dedi Derin.

Onaylarcasına başımı salladım.

Okulun otoparkına geldiğimizde arabayı park edip, arabadan indik.

Derin her zaman ki gibi koşarak annemleri bulmaya gitti. Bense arkasından ağır ağır yürüyordum.

Derin babamı bulduğu gibi "Amca!" Diyerek üstüne atladı. Bu hallerine gülümsemeden duramadım.

"Herkesin tabiri ile ergen mezun oluyor dediler. Ortama bi' bakayım dedim. Yoksa senin için gelmedim." Dedi babam.

Babam yaşlandıkça küçülen bir adamdı. Çoğu zaman ciddi kalmayı sevmezdi. Döneme uygun şakaları takip etmeye bayılırdı. Onla konuşurken sanki yaşıtınız ile konuşuyor sanırdınız. Her yaşa uyum sağlama özelliğine sahipti. Sanırım onda en sevdiğim huyu buydu. Annem ciddin şanslı biriydi. Hoş babam da şanslı biriydi.

"Ya amca sende mi? Lütfen biri benim adımın Derin olduğunu herkese söyleyebilir mi?" Dedi Derin yüzünü ekşitirken.

"Tamam kızım." Dedi halam.

"Derin!" Diye ona seslenen arkadaşının peşinden gitti.

İlk anneme sonra halama sarıldım. Sona babam kalmıştı.

"O zibidi gelecek mi?" Diye sordu babam.

"Baba ondan ben boşanmak istedim." Dedim.

"Bir nedeni var ki boşanmışsın değil mi güzel kızım?" Dedi babam.

Hani bazen kendinizi gerçekleri söylememek için zor tuttuğunuz anlar olurdu ya.

İşte bu da oydu.

"Baba lütfen gelince de öyle konuşma çocukla." Dedim. Çocuk diye tabir ettiğim kişi 29 yaşındaydı. Güzel bir ironi olabilirdi bence.

"Bakarız." Dedi babam.

"Anne eşine bir şey der misin?" Dedim anneme karşı.

O ise bizim bu halimize sadece güldü. Böyle küçük atışmalarınız annemi hep güldürürdü.

"Bu sınavın sonuçları ne zaman açıklanacak?" Diye sordu annem. Kast ettiği YKS'ydi.

"En az 1-2 ayı var." Diye yanıtladım.

"Her şekilde puanı görsel sanatlara yetiyor. O yüzden sorun yok." Dedi halam.

Onları gelecek sohbetlerinde yalnız bırakarak kafeteryaya doğru ilerledim.

Çay alarak masalardan birine oturdum.

Zaman geçtikçe en başından beri olan heyecanım biraz daha artıyordu. Tamam normal bir yetişkin böyle bir şey için heyecanlanmazdı.

Ama normal biri değildim.

Ve olanlar da normal değildi.

Çayımdan bir yudum alarak sallanmakta olan ayağımı durdurdum.

Odak noktamı sadece kapıya dikmiştim.

Galiba ruh hastasının önde gideniydim ama sıkıntı yok. Sonuçta beni bu halimle seviyorlardı.

Ve babamın tabiri ile zibidi, kapıdan girişini yapmış bulunmakta.

___

Nasılsınız?

Çok iyi bir yerde bittiği değil mi? Biliyorum : ))

Bölümün geç gelmesini sağlayan voleybol maçını kazandık.

Diğer bölümü hafta sonu veya hafta içi gelir. Yazarınız taramada bu hafta ilk 10'a girmeli.  

Kusura bakmayın...

Seviliyorsunuz, görüşürüz <3

Unutamadım | yarı textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin