20ci bölüm {Geçmiş anılar}

56 6 0
                                    

19 cu bölüm özeti

"Oooo Doktorumuzda teşrif etmiş. Hiç gerizeklılar ya ondan böyleler.."
Diye cevapladığımda diğerleride susmuş  bizi diniliyorlardı. Ali'de gülümseyip kafasını onaylarcasına salladı.

Kapının açılmasıyla Oraya döndüğümüzde hemşirenin geldiğini gördük. Söylediği şeyle Ali tabiri caizse yere yığıldı.......

##################################

20 ci  bölüm
"Ali bey. Abiniz Seit komiser bir kaza geçirmiş. Acilde şimdi hastaneye getiriyorlar."

Hemşirenin söylediğine karşı Ali yere yığılmıştı. Gözlerinden bir kaç damla yaş firar ediyordu. Abimler gelip onu sakinleştirmeye çalıştı. Bense su verdim. Hemşire hala kapının önünde mal mal bakıyordu

"Bir şeymi var?" Diye sorduğumuda cevapladı

"Hı? Ha şey pek bir sorun yok. Sadece kolu kırıkmış merak etmeyin zaten getiriyorlar."
Dedi telaşla

"Tamam çok teşekkürler sen git" dediğimde kapıyı kapatıp gitmişti

"Bak Ali görüyonmu hiç bir şey olmamış. Zaten ben biliyordum o 9 canlı ona ne ola bilirki? Hem hatırlamıyormusun ben burda okuduğum yıllarda araba çarpmıştı. Tam 2 ay boyunca 1 eli ve ayağı kırılmıştı ve hastane yatağından çıkamamıştı" dediğimde yüzünde bir gülümseme oluştu.

"Oha yani Nasıl dayandiki o acılara?"
Diye şaşkınlıkla soran Jungkook kafasına yediği osmanlı tokadıyla Seokjine kötü kötü bakmıştı. Bunun anlamı benden çok çekeceğin var Hyung demekti.

"AH hyung ah aldın başına belanı" dediğimde hepsi gülmüştü. Ali bile

"Ha şöyle gül biraz. Seit gelsin sende seokjin gibi kafasına birtane geçirirsin olur biter" Suga alayla konuştuğunda Ali ona kötü kötü sırıtmasını gönderip konuştu

"YOK ya kafasına geçirirsem zaten maldı şimdi koyun olacak meee diye koyun gibi melemediği kalmıştı bir"

Dediğinde öyle bir kahkaha atmıştımki kendi sesime kendim bile hayretlendim. Abimlere baktığımda " Ne gülüyon eşek gibi?" Bakışlarına maruz kaldım ." Siz gülünce güzel ben gülünce kötümü?" Bakışlarımı yolladım bende.

Sonra Ali bizi yani beni umursamayıp devam etdi

"HEM öyle bir tokat küçük kalır diğer kolunuda ben kırıcam sürpriz olarakta bir tane bacak "

Dediğinde bu sefer hepimizi birlikte gülmüştük

Kapının çalınmasıyla susmuştuk. Ben diğerlerinden mal mal bakarak  ses çıkmayacağını anladığımda  "Gel" Diye komut verdim. Benden bile boyca küçük olan bir hemşire içeri girdi.

"Ali bey  Seit komiser geldi. Şimdi kolu alçıda. Normal odaya aldık. Çok büyük bir kaza değil. Yoldan geçerken arabaya çarpmış sadece" Diyip dışarı çıktığında hepimiz bir rahatlamayla derin bir nefes almıştık

"Gideyimde diğer kolunuda ben alçılık yapayım  değilmi"

yüzündeki gülümsemeyle bize bakan Aliye gülümsedim. Odadan çıkıp gittiğinde yeniden yatağımda oturdum diğerleride koltuklarda oturdular.

"Deniz?"

Adımı duymamla kafamı Namjoon abine taraf çevirdim.

"Efendim abi?"

Soru gibi söylediğim cevaba karşılık konuştu.

"Sen seit  ve Ali'yle nerden tanışıyorsun?"

Diye sorduğunda tam cevap verecektimki Suga abimin konuşmasıyla durdum.

"En mühüm soru dün 2 saat 57 dakika boyunca ne konuştunuz?"

Çüş yani konuştuğumuz süreyimi saymış?yuhhh yani abi

"Oha abi. Yani tamamda bende merak ediyorum ne konuştuklarını , ama konuştukları süreyi nasıl saydın? Genelde Kumandayı sehpanın üzerinden almaya bile üşenip  beni çağırırsın almam için üşenmedinmi?"

Dediğinde yemişti kafasına bir yastık. Zaten bu jojukta beyn yoktu şimdi kafasına yediği abi terliği yastığı,tokatı yüzünden nasıl olucak anlamıyom. Koyun olacağına hiç şüphem yok yani.

"Sus lan sanamı sordum soruyu? Hem telefon diye bir şey var. Aaaa. Büyük bir suç işlemişim gibi ne bakıyonuz mal mal?"

Diye cevapladığında göz deviremeden edemedim.

"Ben 6 yıl önce Azerbaycana gelmiştim. Çünki Türkiye artık yalnız bana acılarımı hatırlatıyordu. Ve buda benim canımı sıkmaya yetmişti. Okul kaydımı buraya yaptırdım. Burda  arkadaşım olucağını hiç zannetmiyordum ama sınıf arkadaşlarımın hepsi sıcakkanlıydı bana karşı.  Ve 2 tane arkadaşım olmuştu. Seit ve Ali. Onlar çocukluktan beri arkadaşdılar tam 15 yıldırki arkadaşmışlar. Yani artık mevzu arkadaşlığı geç kardeşlikti. Bir yıl süren  Azerbaycan maceramdan sonra Türkiyeye geri döndüm. Ama numaralarını almayı unutmuştum. O zamanlar benim telefonum yoktu ama onların vardı. Türkiyeye dönmemle onlarla iletişimim kesildi."

Gülümsedim ve onların o meraklı bakışlarını seyrettim. Sonra yine devam etdim.

"Ve suga abi 2 saat 57 dakika boyuncada onlarla geçmiş anılarımızadan konuştuk memnun oldunmu şimdi"

"Ah şey yani ben öylesine rastgele bir saat dedim aa sizde hemen inanıyorsunuz" Dediğinde yine güldük.

Ama yine olan Jungkooka olmuştu. Sugadan yediği Daegu tekmesiyle hemen isyan etmişti.

"HYUNGGG.... NEDEN BANA VURDUN YİNE. YALNIZ BEN GÜLMEDİMKİ. ONLARDA GÜLDÜLER. ONLARA VURSANA. SAKAT KALIRSAM BANA BAKCAKMISIN?"

Suga Jungkookun söylediğine karşı oturduğu koltukta yayılmış ve konuşmuştu

"Sus Bücür. Hyunguna bir daha bağırırsan bu sefer kimse seni elimden alamaz"
Demesiyle Jungkook masum şirin Tavşan gibi susmuştu.

Hepimiz onların bu hallerine gülmüştük. Namjoona gelen aramayla dışarı çıkmıştı. 15 dakika sonra geri geldiğinde bana söylediği şeyle gözümden akan yaşları durduramamıştım. Nasıl olurduya?......
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
.
Merhaba arkadaşlar nassınız?👋💜
İyisiniz iyisiniz🐰
Bölüm nasıldı?🗽
Ben pek sevmesemde iyi gibiydi🌎

Şimdi geçelim eleştiri bölümüne

Sen Seokjin. Biraz az yemek yesen çok iyi olur. Çünki gelecek bölümlerde bu yemek yüzünden başınıza çok kötü şeyler gelebilir ha😉benden söylemesi.(spoi verdim ama olsun🥲)

BEKLEMEDİĞİM BİR MUCİZE:Abilerim🖤💜Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin